9 Temmuz itibarıyla yeni sisteme geçtik. Bakanların kimler olacağı da büyük bir merak konusuydu. Listenin açıklanmasıyla birlikte ortalık bazıları tarafından çalkalanmaya başlandı. Su bulanmasa rahat etmeyeceklerdi, gecikmediler bunda da. Yeni isimler, tanınmayan yüzler bazılarının planlarını bozsa da motivasyonlarını yüksek tutup listeye kulp bulma gayretleri hızlı sonuç verdi. Öyle ki AK Parti içindeki akp’liler de hemen bu furyaya dâhil olmakta gecikmedi. Öncelikle hâlâ Doğu-Batı, Türk-Kürt, fitnesinin peşine takılanlar olduğunu görmüş olduk. Tarihten ders almayan insanlar, yıllarca bu ülkede o’cu, bu’cu diye birbirine kırdırılan hatta neticesi darbelere uzanan olaylar yaşandığını unutup bu fitne tohumlarının yeşermesine yardımcı oluyor, ülkenin üstünde uçuşan leş kargaları da bundan nemalanıyor. Hiç kimseye hemşerisi olduğu için, önemli bir aşirete mensup olduğu için, akrabası olduğu için görev verilmez. Biz bunu özellikle son 16 yıldır tabanda net bir şekilde olmasa bile üstlerde gördük. “Listenin şu kadarı Karadeniz’den, listede Kürt yok, listede Doğu unutulmuş” gibi söylemler kötü emelleri besleyen yanlış söylemlerdir. Esas olan liyakattir. Bakanlarımızın özgeçmişlerine baktığımızda ise hepsinin ne kadar donanımlı olduğunu görüyoruz. İşin, ehline verilmiş olması da birilerini korkutmuş olacak ki listeye kulp bulma noktasında Berat Albayrak hedef seçildi. Berat Albayrak’ın nerelerden mezun olduğu, hangi projelere imza attığı, elde ettiği başarılar ve etkili bakanlık süreci göz ardı edilerek “damat” oluşuna takılanlar var. Berat Albayrak ne yaptı da bu kadar rahatsız oldular?
-Türkiye’yi enerji güzergâhı haline getiren TANAP ve Mavi Akım projeleri
-Enerjide dışa bağımlılığı bitirecek olan Akkuyu Nükleer Projesi ile toplamda üç nükleer santral
-Enerjide arz çeşitliliğini artırıp “milli ve yerli” kararlılığı ile maden rezervlerinin doğru kullanımını ve standartlarının artırılması
-Kıbrıs Rumlarının ve İsrail’in birlikte organize ettiği doğalgaz sondaj projesine müdahil olup ülkenin menfaatini korumak adına dik duruşunu sergiledi ve iş birliği konusunda meydan okudu
-Türkiye’ye son teknoloji ile donatılmış bir sondaj gemisi kazandırdı
-Konya’da dünyanın en büyük enerji santrali yapımının alt yapısını hazırladı
-Ankara’da kurulan ve 2019’un sonunda da devreye girecek olan yerli, en son teknoloji ile üretilmiş güneş panellerini hem yurt içi hem yurt dışı pazarlarına çıkarmayı planladı
Peki, ekonomide çok sağlam çalışmalar yapacağını düşündüğünüz birini sırf damadınız diye vatana hizmet olan bu görevden alıkoymak ne derece doğru? Sayın Cumhurbaşkanının yıllardır millet ve ümmet için yaptıkları unutularak, bu görevlendirmenin “kasayı damada emanet etme” planı olarak görülmesi mahalle kahvesi siyasetidir. Yeni Dünya düzeninde en etkin rol alan Erdoğan’ın, hatta çok açık bir ifadeyle dünyayı titreten bu adamın böyle basit, trajikomik ve nefsî düşünmesi size de komik gelmiyor mu? Ne diyelim, hayırlı olsun…