Gerek reklamlarla gerek özentiyle bütün benliğimizi sarmış tüketim çılgınlığı bu Pandemi dönemiyle biraz ara vermiş görünüyor.  Beynimize "Alışveriş yapan mutlu olur" cümlesini yerleştirmişiz. Belki de bu bize dikte edilmiş. Depresyona giren alışverişe koşmuş. Daha çok daha çok derken bütçesini aşmış aksine daha da mutsuz olmuş. Bu alışveriş çılgınlığına açıkçası benim de 'Çok fazla olmasa da' bazen kendimi kaptırdığım zamanlar oldu. Kendimi bu konuda takdir ediyorum. Çevremizde bizi buna iten etkenler karşısında durmak gerçekten zor. Tam da bu konuyu düşünürken geçen gün bir haber kanalında özellikle bayanlara uzatılan mikrofona alışveriş yapıp yapmadıklarını soruyorlardı. Cevaplar hep aynıydı. Uzun bir süre bir şey almamak ve olanla yetinmek. Çevremde de hiç bir şey almıyorum lafını çok duyar oldum. Zamanında çok fazla gereksiz harcamalar yapılmış, stok oluşturulmuş bir sürü kullanılmayı bekleyen eşyalar evimizi işgal etmiş. Şimdi ise onu kullanmaya bile ihtiyaç yokken neden yenisini alalım demeye başladı insanlar. Bir yere gitmiyoruz, birilerini kabul etmiyoruz ki ne gerek var kıyafete, eşyaya demeye başladık. 2003 senesinde Kıbrıs'ta görev yaparken üst kat komşum tam bir tüketim çılgınıydı. Bir keresinde alışverişe beraber çıktık. İlk ve son çıkışımız oldu zaten. Bir daha onunla alışverişe asla çıkmadım. Çılgınca yaptığı alışveriş beni çok yormuştu. Bu alışverişte hiç unutmuyorum aynı ayakkabının 5 rengini almıştı. Daha sonra güneş gözlüklerinden aynı modelin farklı renklerinden almıştı. Elimiz kolumuz o kadar dolu geldik ki kapıda bizi gören arkadaşlarımız benim de alışveriş yaptığımı sanmıştı. Maalesef böyle bir alışveriş deneyimi de yaşamış oldum. Daha sonra tayinle hepimiz farklı yerlere ayrıldık. O arkadaşım devam etti mi bu çılgınlığa, Pandemi de ne yaptı bilemiyorum tâbi. Alışveriş çılgınlığı bir hastalık mıdır normal midir uzmanlar bunu daha iyi bilir mutlaka ama bu yaşıma gelmeme kadar olan tecrübeme göre de insanın kendisine ve çevresine verecek her zararlı davranış hastalıktır. Kişi buna göre tedavisini olmalı ve normal standartlarına dönmelidir… Velhasıl tüketim çılgınlığı son senelerde bizi esir etmişken Pandemi sayesinde bir mola vermemize neden oldu. Pandemi sayesinde diyorum çünkü Pandeminin yaptığı en iyi şey bu olsa gerek. Umarım herkes bu konuda dersini almıştır… Sevgiyle kalın.