MEMLEKETİN SAHİBİ KİM?

Bu kentte kim ağzını açsa “memleketimiz sahipsiz” diyor. Bu sözden kasıt, yöneticilerin görevlerini yapmadığıdır. Yani kenti iyi yönetemedikleri, kentin sorunlarını çözemedikleri ya da kentin gelişimine bir katkı sunamadıklarıdır. Bir şehir geliştirilmek, hatta daha da ileriye götürülmek isteniyorsa; Öncelikle o şehirde yaşayan insanlar ile diyaloğa geçilmeli… Halk ile iç içe olunmalı… Esnaf ziyaret edilip dertleri dinlenmeli… […]

MEMLEKETİN SAHİBİ KİM?
Emrullah Özbey
Yayınlanma

14:11 - 10 Ekim 2018

Güncelleme

15:03 - 04 Ekim 2023

Okuma Süresi

4 dakika

Bu kentte kim ağzını açsa “memleketimiz sahipsiz” diyor.

Bu sözden kasıt, yöneticilerin görevlerini yapmadığıdır.

Yani kenti iyi yönetemedikleri, kentin sorunlarını çözemedikleri ya da kentin gelişimine bir katkı sunamadıklarıdır.

Bir şehir geliştirilmek, hatta daha da ileriye götürülmek isteniyorsa;

Öncelikle o şehirde yaşayan insanlar ile diyaloğa geçilmeli…

Halk ile iç içe olunmalı… Esnaf ziyaret edilip dertleri dinlenmeli…

Devlet kapıları sonuna kadar halka açılmalı…

Şehirdeki vatandaşların sorunları iyi anlaşılıp analiz edilmeli…

Sahipsiz memleket dediğimiz memleketin sahibi aslında bizleriz. Yani bu memleket kimsenin değil, bu memleket burada yaşayan herkesin ve her kesimin memleketi… Fakat ne hikmetse adamcılık, menfaatçılık ve çıkarcılık toplumsal hizmetlerin önüne geçtiği için bu memlekette hiçbir zaman ilerleme olmamıştır. Böyle giderse de olmayacaktır. Bu memleket bizim memleketimiz. Buradan başka bir yere yerleşemeyeceğimiz için herkes elini taşın altına koyması lazım. Siyasetçilerimizin arkasında ne isek önlerinde de aynı tavrı sergilememiz lazım. Bizim kaybettiğimiz hususların başında da siyasetçilerin peşinden çok koşup onlardan toplumsal hizmetler değil sadece kişiler menfaatlerimiz doğrultusunda isteklerde bulunmamızdır…

Kurumlara atanan idareci ve yöneticilerin işi ehli ve liyakat sahibine bakılmaksızın siyasetçilere yakın olması bu memleketin en temel talihsizliklerinden bir tanesidir. Tabi ki, bazı kurumlarda işini bilen ve yapan idarecilerimiz var. Herkesi aynı kefeye koymamak lazım. O yüzden genelleme yapmak yanlış olur. Vatandaşların kendi haklarını savunamaması veya haklarını bilmemesi ise farklı bir dert…

Burada asıl görev elbette ki siyaset ve siyasetçilere düşer fakat sivil toplum örgütleri, idareciler, kurum amirleri ve vatandaşlara da büyük görevler düşüyor. Bir kentte yaşanan olumsuzlukları göz artı etmek, yanlışları gördüğü halde dile getirmeyip gerekenleri yapmamak o yanlışı yapanlarla ortak olmaktır.

Siyaset ve siyasetçilerimize destek verirken benim adamım senin adamın diye destek verilmesi yanlıştır. Bu memlekete yaptıkları hizmetlerle siyasetçilere destek verilmeli… fındıkzade escort yanlış iş ve işlemlerde ise herkes üzerine düşeni yapması gerekir. Bu memlekette bir iki kişi kalkınacak diye memlekete zarar verenlere karşı durulmalı ve gerekenlerin yapılması lazım…

Bu memleket üç beş kişinin değil içinde yaşayan her kesimin memleketi… O yüzden kişisel hizmetler değil toplumsal hizmetler yapılmalı. Her seçimde kim gelirse gelsin onun adamı olanlara artık pirim verilmemeli. İhaleler şeffaf yapılmalı. İhaleler yapılırken şirketlerin hangi konularda daha uzman olduğu, araç ve gereçlerin şartı aranmalı. Bu benim adamım al sana bu işi verdim yap mantığından uzak durulmalı…

Bu memleket içinde yaşayan herkesin ve her kesimin ise her kese ve her kesime eşit mesafede yaklaşmak ve hizmet etmek lazım. Adamcılık kavramlarının kaldırılması lazım… topkapı escort Verilen sözlerin takipçisi olmak lazım…

Gelin hep beraber bir olalım ve memleketimizin sorunları için çaba sarf edelim. Kişisel çıkarlarımız için değil memleketimizin çıkarları için hep birlikte çalışalım. Siyasetçilerimizi de takip edelim. Seçim öncesinde verdikleri vaatlerin takipçisi olalım.

Aynı düşüncede olanların değil, aynı düşü görenlerin yenibosna escort birlikteliği bu makus talihi değiştirecek. Bunu unutmayın…