HABER49-Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, Mayıs ayı için toplam 6,2 milyar TL tutarındaki yaşlı ve engelli aylıklarını hesaplara yatırmaya başladı. Bakan Göktaş, yardımların insan odaklı ve hak temelli sosyal politikalar çerçevesinde sürdürüldüğünü vurguladı.
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, Mayıs ayına ilişkin yaşlı ve engelli aylıklarının hak sahiplerinin hesaplarına aktarılmaya başlandığını duyurdu. Bakan Göktaş’ın açıklamasına göre, toplamda 6 milyar 200 milyon TL değerindeki sosyal yardım ödemeleri, ihtiyaç sahiplerinin hesaplarına peyderpey yatırılıyor. Bu kapsamda, 3,5 milyar lirası yaşlı aylığı, 2,7 milyar lirası ise engelli aylığı olarak ayrıldı.
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, sosyal devlet anlayışı doğrultusunda yürüttüğü çalışmalar kapsamında yaşlı ve engelli bireylerin yaşam standartlarını yükseltmeyi hedefliyor. Bakanlık tarafından sunulan destekler, özellikle dar gelirli ailelerin temel ihtiyaçlarını karşılayabilmesi ve toplumda daha adil bir denge sağlanabilmesi amacıyla önemli bir rol oynuyor. Bu yardımlar, yalnızca ekonomik katkı sunmakla kalmıyor; aynı zamanda yaşlı ve engelli bireylerin toplumsal hayata aktif katılımını teşvik eden, sosyal dışlanmayı önlemeyi amaçlayan politikaların da temel taşını oluşturuyor.
İnsan Odaklı ve Hak Temelli Sosyal Yardım Politikaları Devam Ediyor
Bakan Göktaş’ın açıklamasında dikkat çeken en önemli vurgulardan biri, yürütülen sosyal yardım programlarının insan odaklı ve hak temelli bir anlayışla sürdürüldüğüdür. Engelli ve yaşlı vatandaşların eğitimden sağlığa, istihdamdan sosyal yaşama kadar birçok alanda desteklendiğini belirten Göktaş, bu kesimin toplum içinde bağımsız ve onurlu bir yaşam sürebilmesi için tüm imkânların seferber edildiğini ifade etti.
Sosyal yardım programlarının çeşitlendirilerek daha geniş kitlelere ulaştırılması amacıyla dijitalleşme adımları da atan Bakanlık, e-Devlet ve sosyal hizmet merkezleri aracılığıyla vatandaşlara daha hızlı ve etkin hizmet ulaştırıyor. Yaşlı ve engelli aylıkları da bu kapsamda düzenli bir takvimle hak sahiplerine ulaştırılarak, ekonomik güvence sağlanıyor. Toplumun dezavantajlı kesimlerine yönelik sürdürülen bu politikalar, aynı zamanda sosyal adaletin ve fırsat eşitliğinin güçlenmesine de katkı sağlıyor.