HABER49-Malatya Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Oğuzhan Ata Sadıkoğlu, zirai don sonrası yaşanan yıkımın şehir ekonomisini tehdit ettiğini belirterek, Malatya’nın "Genel Hayata Etkili Afet Bölgesi" ilan edilmesi için Cumhurbaşkanlığı ve bakanlıklara resmi başvuruda bulunduklarını duyurdu. Sigorta kapsamının yetersizliğine dikkat çeken Sadıkoğlu, üreticinin yalnız bırakılmaması gerektiğini vurguladı.
Sadıkoğlu: “Afet Bölgesi Talebimizi Resmi Olarak İlettik”
Malatya Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) Yönetim Kurulu Başkanı Oğuzhan Ata Sadıkoğlu, 12 Nisan gecesi meydana gelen ve başta kayısı olmak üzere birçok tarımsal üründe ciddi tahribata yol açan zirai don nedeniyle Malatya’nın "Genel Hayata Etkili Afet Bölgesi" ilan edilmesi için Cumhurbaşkanlığı ve ilgili bakanlıklara resmi başvuruda bulunduklarını açıkladı. Yaşanan felaketin sadece tarımsal üretimi değil, tüm şehir ekonomisini etkileyecek boyutta olduğunu vurgulayan Sadıkoğlu, “Bu zararın altından kalkabilmemiz için devlet desteği şart. Üreticimiz, tüccarımız, ihracatçımız büyük bir ekonomik krizin eşiğinde. Talebimizi sözlü olarak değil, yazılı ve resmi şekilde ilgili tüm makamlara ilettik. Sürecin sonuna kadar takipçisi olacağız” ifadelerini kullandı.
Zirai Donun Ekonomiye Etkisi: “İkinci Büyük Afeti Yaşadık”
6 Şubat depreminin yaraları henüz sarılmamışken, Malatya 12 Nisan gecesi ikinci büyük afeti yaşadı. Sadıkoğlu, özellikle yüksek rakımlı bölgelerde eksi 12 dereceleri gören hava sıcaklıklarının, Malatya’nın sembol ürünü olan kayısıyı yok ettiğini belirtti. Ancak felaket sadece meyve ile sınırlı kalmadı; ağaçların fizyolojik yapısında da ciddi hasarlar oluştu. Başkan Sadıkoğlu, “Bu yıl rekolte sıfıra düştü. 50 binden fazla ailenin doğrudan geçimini sağladığı kayısı üretimi durma noktasına geldi. Şehrin ekonomisi, sadece çiftçilerle sınırlı değil; esnaftan tüccara, nakliyeciden zirai ekipman üreticisine kadar yüzlerce sektör etkilenecek” dedi. Malatya’da tarımın çökmesi, şehir ekonomisinin genelini tehdit ediyor.
Sigortasızlık Sorunu: “Zarar Büyük, Koruma Yetersiz”
Zirai don sonrası zarar gören kayısı üreticilerinin büyük çoğunluğunun sigortasız olduğu ortaya çıktı. Sadıkoğlu, Malatya genelinde sadece 19 bin 500 adet TARSİM poliçesi bulunduğunu, bu poliçelerden ise sadece 8 bin 720’sinin kayısı üreticisine ait olduğunu belirtti. Yani kayısı üreticisinin yalnızca yüzde 20’si ürünlerini güvence altına alabilmiş durumda. Üstelik poliçelerin önemli bir kısmı yalnızca dolu yağışını kapsıyor; zirai don teminat dışında bırakılmış. Bu durum, zarar gören üreticilerin büyük kısmının herhangi bir tazminat alamayacağı anlamına geliyor. Sadıkoğlu, “Sigortalı ya da sigortasız fark etmeksizin tüm üreticilerin mağduriyeti giderilmeli. Aksi halde tarımda güven kalmaz, üretici üretimden çekilir” dedi.
Malatya Ekonomisi İçin Acil Destek Şart
Malatya’da yaşanan zirai felaketin etkileri yalnızca kırsal alanlarla sınırlı değil. Tarıma dayalı sanayi, lojistik, ambalaj, ilaçlama, gübre, branda, çadır ve tarım makineleri sektörü de zincirleme şekilde ekonomik sıkıntıya girmiş durumda. Sadıkoğlu, “Malatya’nın kalkınması, sadece kayısının tarlada yetişmesiyle değil, onun ihracat zincirinde rol alan tüm sektörlerin ayakta kalmasıyla mümkündür” ifadelerini kullandı. Bu nedenle afet bölgesi ilanı sadece bir formalite değil, şehir ekonomisini ayakta tutacak hayati bir adımdır. Başkan Sadıkoğlu, üreticiye yönelik doğrudan desteklerin yanı sıra, tüm sektörlere özel ekonomik destek paketlerinin hazırlanması gerektiğini belirterek, “Şehir olarak dayanışma içindeyiz ama bu yarayı sadece şehir değil, devlet de birlikte sarmalı” diye konuştu.
