Prof. Dr. Ahmet Davutoğlu öncülüğünde kurulan Gelecek Partisi heyeti bir dizi ziyaret ve incelemelerde bulunmak üzere geldiği Muş’ta basın mensupları ile bir araya geldiler. Basın mensupları ile bir araya gelen heyet, daha sonra esnaf ziyareti ve Sivil Toplum Kuruluşları (STK) temsilcileri ile bir araya gelerek, kentte yapılan ve yapılması gereken çalışmalar hakkında bilgi alış verişinde bulundular.

Kahve kuşağında yapılan basın toplantısına, Gelecek Partisi Genel Başkan Yardımcısı Parti İçi Eğitim Başkanı Mehmet Ali Pulcu, Yerel Yönetimler Sorumlu Başkan Yardımcısı Ayşe Övündür, Etik Kurulu Başkanı Ahmet Oğuz Karaoğlu ve Gelecek Partisi Muş İl Teşkilatı katıldı. Toplantıda konuşan Genel Başkan Yardımcısı Parti İçi Eğitim Başkanı Mehmet Ali Pulcu, "Parti olarak 75 ilde teşkilatlanma çalışmamızı yaptık. Tüm illerimizde, teşkilatlanma çalışması kapsamında başlatılan ziyaretlerde vatandaşlarımızla bir araya geliyoruz. Vatandaşlarımızın sorun sıkıntılarını dinliyoruz. Yaptığımız ziyaretler sonrası ülkenin panoramasını çıkaracağız" dedi.

Pulcu, “Bugün Muş’ta bulunmamızın esas nedeni şudur, biz dönem dönem Anadolu’ya çıkıyoruz. Genel Başkanımızın talimatıyla Anadolu’yu 18 bölgeye böldük. Genel Başkan Yardımcılarımızın başkanlığında çeşitli guruplar oluşturduk ve 18 bölgenin tamamında genel başkan yardımcılarımız ve ilgili arkadaşlarla bütün Anadolu’yu geziyoruz. Muradımız şudur; vatandaşla hasbihal etmek, ülkenin durumunu konuşmak ve biz ülkenin kalkınması için neler teklif ediyoruz? onları anlatmaktır" sözlerini ifade etti.

“TÜRKİYE'NİN GENEL PANORAMASINI ÇIKARMAK İSTİYORUZ”

Gelecek Partisi Genel Başkan Yardımcısı Pulcu, konuşmasının devamında ülkenin genel panoramasını çıkarmak istediklerini belirterek şöyle konuştu: “Biz Muş, Siirt, Bitlis ve Van olmak üzere 4 ili gezeceğiz. Orada hem STK’larla hem de vatandaşlarla hasbihal edeceğiz ve bunları raporlayarak Türkiye’nin genel panoramasını çıkarmak istiyoruz. Sayın Genel Başkanımız TBMM’de halen AK Parti milletvekili iken son yaptığı basın toplantısında şunu dedi “Ben şu ana kadar bütün bildiklerimi, inandığım doğruları, gördüğüm yanlışları başta sayın cumhurbaşkanı olmak üzere partinin yetkili kurullarına devam illetim. Bunları sadece sözlü olarak iletmekle kalmadım, yazılıda ilettim. Önümüzdeki dönemde milletvekili adayı olmayacağım ama siyaseti bırakmayacağım, bu gördüğüm yanlışları ve doğruları iletmeye devam edeceğim. Eğer sözlerimin bir makes bulmadığına kanaat getirirsem bu kanaatlerimi kamuoyuyla paylaşacağım” dedi. 31 Mart seçim sonuçları üzerine tespit ve tavsiyelerimiz adı altında verdiği sözü tutarak AK Partinin içindeki yanlışları kaleme alarak bir metin hazırladı. O metin yayınlandıktan birkaç gün sonra kamuoyu bu metni manifesto olarak adlandırdı. Orada genel başkanımız parti içerisindeyken parti yetkililerine neyi dillendiriyorsa son basın toplantısında verdiği sözü tutarak o dillendirmelerin hiç makes bulmadığını görerek bütün bu kanaatlerini kamuoyuyla paylaştı.”

“HERKES BİLİYOR Kİ MANİFESTODA YAZILANLAR HEPSİ DOĞRUDUR”

Başkan Pılcu, “Bize sık sık sorulan soru, 'niçin ayrıldınız?' Hatta buna ihanet hainlik diyorlar. Ben şahsım olarak ihanet hainlik partiden ayrıldınız diyen arkadaşlara şöyle diyorum; bizim yayınladığımız manifestoyu bir okuyun, manifestoda şu madde yanlış, şurada haksızlık ediyorsunuz, bu doğru değil dediğiniz tek madde varsa bana söyleyin bende sizinle yüzleşmeye hazırım diyorum. Herkes biliyor ki manifestoda yazılanlar hepsi doğrudur. Manifestoda şöyle bir cümlesi var hocanın; “önümüzdeki dönem siyaset, zamanın ruhunu kavrayarak onu yönetenlerle zamanın ruhundan kopup akışta sürüklenenler arasında olacak” diye bir ifade var. Şu anda iktidar partisindeki arkadaşlar zamanın ruhundan ve içinden doğdu milletten hızla uzaklaşmaktadır. Millete hizmet sözüyle gelen bir iktidarın, kendi çevresi dışında hiç kimseye yardım eli uzatmadığını söyleyebiliriz.  Biz bugün Muş teşkilatımızla birlikteyiz. Hem partimizi kurduk hem de teşkilatlandık 75 ilde teşkilatımız var ve çok kısa bir zamanda 81 ili tamamlayacağız. 12 Aralık 2019’da partimizi kurduk 10 ay sonrada partimizin 1’inci olağan kongremizi yaptık. Parti kuramazlar dediler kurduk, teşkilatlanamazlar dediler teşkilatlandık ve hızla gidiyoruz. Şu anda 75 ilde teşkilatlandık, bütün Anadolu’yu dolaşıyoruz. Buraya gelmemiz hakikaten büyük bir fedakarlığın neticesidir.  Biz parti kurduktan ve konuşmaya başladıktan sonra bir sene içerisinde 25 tane parti kuruldu. Sesimizi yükselttikten sonra insanlar dedi ki; “Cesur insanlar alana çıkarsa sesimiz makes bulacak” diye peşimizden gelenler oldu” diyerek partisinin çalışmalarından bahsetti.

“BİZ GELECEK PARTİSİ OLARAK KİMSENİN CESARET EDEMEDİĞİ DOĞRULARI DİLE GETRİME YÜKÜMLÜĞÜNÜ ÜSTÜMÜZE ALDIK”

Gelecek Partisi olarak kimsenin cesaret edemediği doğruları dile getirme yükümlülüğünü üstlendiklerini vurgulayan Pulcu konuşmasını şöyle sürdürdü;

“Biz Edirne’den Van’a raporları topladık. 3 meselenin öne çıktığını gördük. Bir, ekonomik darlık hat safhada, iki, artık bu eş dost hısım akraba partici kayırmalarından bıktık usandık, üç, çok ağır bir korku iklimi var. Bu korku iklimini ne yapın edin bu korku iklimini kırın diyorlardı. Hamdolsun biz bu sene o korku iklimini kırdık. Biz gelecek partisi olarak kimsenin cesaret edemediği doğruları dile getrime yükümlüğünü üstümüze aldık. Nedir bu doğrular? İktidar bağrından çıktığı yapıdan hızla uzaklaşmaktadır. Hoca da buna işaret ediyor “Başbakan olduğum zaman önüme gelen dosyalardan usulsüzlüklerin çok fazla artmış olduğunu gördüm ve başbakanlık yetkime dayanarak ben bu gidişata dur derim, müsaade edemem diye inisiyatif koydum” onun için imar yasası, siyasetlik yasası, şeffaflık yasası çıkarmaya gayret etti ama hiç birini çıkaramadı. Şeffaflık yasasında şöyle bir madde var, teşkilatta görev alan arkadaşlar işe başlarken mal bildirimde bulunacaklar. Biz belli bir süre sonra mal bildirimine bakacağız, açıklanamayan bir servet kazanmış ve mal bildiriminde ilginç bir artış olmuş arkadaşlar partide görev alamazlar. Bunu sürekli kontrol edeceğiz.” Genel Başkanın Şeffaflık yasası getirelim mal bildiriminde bulundurma zorunluluğu getirelim, kimsede olağan üstü mal artışı olmasın kamu hizmeti yaparken teklifine cumhurbaşkanının verdiği cevap “çalışacak ilçe başkanı bulamazsın” dedi. Bu cevap herhangi bir Avrupa ülkesinde bir iktidarı yerinden etmeye yeter. Çünkü şu demektir, bizim başkanlarımız böyle çalışır demektir. Buna rağmen dal kıpırdamadı. Aksine bu teklifi yapan kimse o partide barınamadı.”HABER49