Sivil Toplum Kuruluşu (STK) ve basın mensuplarıyla bir araya gelen Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) 1. Sıra Muş Milletvekili adayı Yılmaz Çetinkaya: “Görüşümüz şudur ki en büyük yalan yarım hakikattir” dedi.

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP)  1. Sıra Muş milletvekili adayı Yılmaz Çetinkaya, kentteki Sivil Toplum Kuruluşu (STK) temsilcileri ve basın mensuplarıyla, düzenlenen kahvaltı programında bir araya geldi. CHP Muş İl Başkanı İsmail Adanur ve parti yöneticilerinin de hazır bulunduğu kahvaltı programında konuşan Çetinkaya: “Öncelikle demokrasinin ve halkın yegâne temsilcileri STK´larımızdır. Ancak STK´larımız ciddi yer ve ekonomik sıkıntılar yaşamaktadır, yandaş olmadıkları için bu kutsi görevlerini maalesef yerine getiremeyip amaçlarını gerçekleştirememektedir. Aynı şey maalesef yerel basınımız içinde geçerli. Görüşümüz şudur ki en büyük yalan yarım hakikattir. Bunları dile getirirken bundan sonra söyleyeceklerimi kaleminiz ile belgeleyin, günü geldiğinde önüme koyun. STK´lar ve basın emekçilerimiz için ortak bir fon oluşturup (havuz) eşit bir şekilde hiçbir görüşe ve yandaşlığa bakılmaksızın aylık olarak hesaplarınıza aktarılacaktır. Takdir edersiniz ki vakıfçılıktan geliyorum. Vakıf ve yerel yönetimlerin israf olunan, yandaşlara dağıtılan fonları bu taahhüdümüz kaynak yapacağız. Dışarıdan, sermaye dünyasından hibelerle STK´larımızı ekonomik bağımsızlıklarına kavuşturacağız” dedi.

"GÖÇÜN SEBEBİ; İŞSİZLİK, YOKSULLUK VE EKONOMİDİR"

Konuşmasının devamında, Muş Ovası´nda ottan başka tarımın görülmediğini dile getiren Çetinkaya: “Arkadaşlar; acemi birliğimiz tabiri caizse bacasız fabrikamız nerede? Cevap Bitlis´e gitti. Şeker fabrikamızı satanlar istihdam sözü verebilir mi? Kamuoyunun takdirine bırakıyorum. Tekel´i kapatanlar, tarımdan, tütün üreticisinden söz edebilir mi? 16 yıldır gelişmişlik açısından ilimiz 79-81 arasında gidip geliyor. Son 5 yıldır Türkiye´nin en çok göç veren iliyiz. Göçün sebebi nedir? İşsizlik, yoksulluk, ekonomi değil midir? Organize sanayimiz nerede? Kaç işletme aktif? Soruyorum sizlere, takdir kamuoyunun. Araştırma hastanesi deniliyor! Temelinin Bitlis´te atıldığını duyuyoruz. Koca Muş Ovası´nda ottan başka tarım gören varsa bize de göstersin, bizde görelim. Hayvancılık, süt üreticileri kan ağlıyor. Aldığımız bilgiler dahilinde Muş´ta tek yatırım Ceza İnfaz Kurumu yapılacak. Zaten ülke yarı açık cezaevine dönüşmüş. Peki, adalet vicdanlar da adil mi? Halkımıza sormak lazım.  Sormak lazım OHAL ile yapılanlara baktığımızda; kanun gitti, kararname geldi. Seçilmişler gitti, atanmışlar geldi, Bakanlar gitti, danışmanlar geldi. Ortak akıl gitti, tek akıl geldi. İstişare gitti, talimat geldi. Meclis gitti, külliye geldi. Adalet gitti, mağduriyet geldi. İşte biz gidenleri getirip, getirdiklerimizi adil bir şekilde yeniden inşa edeceğiz. Tüketen değil, üreten toplumu inşa edeceğiz. İlimizin sorunlarını biliyoruz, bu sorunlar için mesai gözetmeden makamın değil milletin vekili olacağız. Bugün ülkenin milli görüşü milliyetçi kesimi ve sosyal demokratı bir araya gelmişse ve adını Millet İttifakı koymuşsa artık tamam diyoruz. Bayramı kimse ağız tadıyla kutlayamıyor. Çünkü ülkede yoksul sayısı artmış, herkes yoksullaşmış zenginin zengin olduğu, fakirin daha da fakirleştiği bir dönemi yaşıyoruz. O ülkede demokrasi olmalıdır ki herkes özgürce düşüncesini ifade edebilsin. Ülkede, hak, hukuk, adalet üzerine ambargo konmuş ve işlemez hale getirilmiştir. CHP iktidarında, öncelikle ülkenin en çok ihtiyacı olan demokrasi gelecektir. Eğer bu iktidardan kurtulmak istiyorsak, seçim kurullarının önünden ayrılmamalıyız. Artık haksızlığa tahammülümüz kalmadı. Kullandığımız oya sahip çıkmalıyız. Birleştirme tutanakları ile seçim kurullarındaki sonuçları karşılaştırıp, oyumuza sahip çıkmalıyız. Sadece parti görevlilerimiz, sandık müşahitlerimiz değil, tüm yurttaşlar olarak oylarımıza sahip çıkmalıyız. Sandık başlarında karşılaşacağımız tüm yanlışlıkları, anında tutanaklara geçirtmek zorundayız” şeklinde konuştu.

Çetinkaya´nın konuşmasının ardından düzenlenen toplantı, hatıra fotoğrafının çekilmesiyle sona erdi.HABER49