HABER49-Ancak engelli vatandaşlar için devletin sağladığı Özel Tüketim Vergisi (ÖTV) muafiyeti, bu durumu önemli ölçüde hafifletiyor. 2025 itibarıyla güncel koşullarla hangi engelli bireylerin bu haktan yararlanabileceği, şartların neler olduğu merak ediliyor.
ÖTV muafiyeti, engelli bireylerin toplumsal hayata katılımını kolaylaştırmak ve ulaşımda bağımsızlıklarını desteklemek amacıyla uygulanıyor. Bu uygulama, engel oranına göre farklı koşullar içeriyor. %40 ila %89 arasında engeli olan bireyler, özel tertibatlı araç alabilmek için sağlık kurulu raporu ve yeni tip sürücü belgesine sahip olmalı. Bu kişiler, araçlarını yalnızca kendileri kullanabiliyor veya noter aracılığıyla bir yakınına yetki verebiliyor.
Öte yandan %90 ve üzeri engeli bulunan bireyler, ehliyet sahibi olmasa bile ÖTV muafiyeti ile araç alabiliyor. Bu durumda, araç hem kendisi hem de eşi, çocukları veya noter üzerinden atanmış bir şoför tarafından kullanılabiliyor. Bu düzenleme, engelli bireylerin ekonomik yükünü azaltmak ve onların toplumsal hayata katılımını artırmak amacıyla yürütülüyor.
ÖTV’siz Araç Alımında Uyulması Gereken Kurallar
ÖTV muafiyeti, önemli bir avantaj sağlasa da belirli sınırlamalar içeriyor. Satın alınan araç en az 10 yıl boyunca satılamıyor; aksi takdirde ödenmeyen ÖTV devlete geri ödenmek zorunda. Ayrıca, rapor sahibinin dışında aracı kullanan kişilere yönelik yaptırımlar uygulanıyor. Uzmanlar, bu düzenlemenin hem vergi kaybını önlemek hem de yardımın gerçekten ihtiyaç sahiplerine ulaşmasını sağlamak açısından kritik olduğunu belirtiyor.
Ayrıca ÖTV muafiyetli araçların bakım ve sigorta süreçleri de genellikle daha avantajlı oluyor. Bu sayede hem alım hem de kullanım maliyetinde uzun vadeli tasarruf sağlanıyor. ÖTV muafiyetinden yalnızca fiziksel engelliler değil, görme, işitme, zihinsel veya kronik hastalığı bulunan kişiler de yetkili sağlık kurulu raporuyla faydalanabiliyor.
Sosyal Destek ve Ekonomik Fırsat Bir Arada
Uzmanlar, ÖTV muafiyetinin sadece ekonomik bir avantaj değil, aynı zamanda engelli bireylerin toplumsal hayata katılımını destekleyen bir sosyal politika aracı olduğunu vurguluyor. Ulaşımda özgürlük ve bağımsızlık hissi, yaşam kalitesini doğrudan etkiliyor. Yetkililer, uygulamanın kötüye kullanılmaması gerektiğine dikkat çekiyor ve engelli bireylerin adına araç alınmasına yönelik denetimleri sıkılaştırıyor.
2025 itibarıyla ÖTV’siz araç alımı, engelli vatandaşlar için hem sosyal bir destek hem de ekonomik anlamda nefes aldıran bir fırsat sunuyor. Bu haktan yararlanmak isteyenlerin, engel oranlarını ve sağlık raporlarını güncel olarak kontrol ettirmeleri öneriliyor.