HABER49-Van’da ilk kez hayata geçirilen yapay zekâ destekli sistem, horlama sesinden yola çıkarak uyku apnesi tanısını yüzde 98,5 doğruluk oranıyla dakikalar içinde koyuyor.
Van’da hayata geçirilen devrim niteliğindeki bir proje, horlama seslerinden yola çıkarak yapay zekâ desteğiyle uyku apnesi tanısını saniyeler içinde koymayı mümkün kılıyor. Van Eğitim ve Araştırma Hastanesi ile Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi’nin iş birliğiyle geliştirilen sistem, hem Türkiye’de bir ilk olma özelliği taşıyor hem de ölümcül risklerin önüne geçerek sağlık alanında çığır açıyor. Yapay zekâ destekli bu yeni sistem, uyku laboratuvarlarındaki yoğunluğu azaltırken, hastalara uzun bekleme sürelerinden kurtulma şansı tanıyor.
Horlama Sesiyle Başlayan Yenilikçi Tanı Yöntemi
Van’daki uzman doktorlar ve akademisyenler, uyku apnesi gibi ciddi sağlık sorunlarına karşı devrim yaratan bir sistem geliştirdi. Van Eğitim ve Araştırma Hastanesi Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Siahmet Atlı, Klinik Nörofizyoloji Uzmanı Dr. Leyla Köse Leba ile Van YYÜ Mühendislik Fakültesi öğretim üyeleri Dr. Hasan Hataş ve Dr. Ramin Rajabioun’un öncülüğünde yürütülen bu çalışma, derin öğrenme tabanlı yapay zekâ teknolojisine dayanıyor. Yeni sistem, horlama seslerinden hareketle uyku apnesini yüzde 98,5 gibi yüksek bir doğruluk oranıyla teşhis edebiliyor. Bu sayede, normalde aylarca hatta yıllarca süren randevu bekleme süreci, sadece dakikalar içerisinde tamamlanabiliyor. Akciğer yetmezliği, felç ve kalp ritim bozuklukları gibi ciddi riskler taşıyan uyku apnesinin erken tanısı, hayat kurtarıcı öneme sahip. Uzmanlar, Türkiye’de ilk kez hayata geçirilen bu projeyle hastaların gece boyunca uyku laboratuvarında kalmasına gerek kalmadığını, dolayısıyla sağlık personelinin iş yükünün hafiflediğini vurguluyor.
Sağlıkta Zaman Avantajı: Dakikalar İçinde Sonuç
Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Siahmet Atlı, yeni tanı sisteminin Van’da ve Türkiye’de sağlık sektöründe büyük bir dönüm noktası olduğunu belirtiyor. Dr. Atlı, “Hastalar gece boyunca nefes durmalarıyla uyanıyor, sabah yorgun kalkıyor ve baş ağrısı, stres gibi ciddi şikâyetler yaşıyor. Normalde tanı süreci aylar alıyor. Şu anda hastalarımıza altı ay sonrasına randevu verebiliyoruz. Ancak bu sistemle dakikalar içinde sonuç elde edebiliyoruz. Horlama sesinden yola çıkılarak yapılan analiz, yatak ve personel ihtiyacını da ortadan kaldırıyor” diye konuştu. Türkiye’de ilk olma özelliği taşıyan bu sistem, uyku merkezlerinin kapasitesini katbekat artırırken, ölümcül riskleri de önleme potansiyeline sahip. Uzmanlar, horlamanın yanında gece boyunca yaşanan ani solunum durmalarının kalp krizi ve felç gibi hastalıklara zemin hazırladığına dikkat çekerek, yeni sistemin sağlık alanında devrim yarattığını dile getiriyor.
Görsel Analizle Yüksek Doğruluk: Yapay Zekânın Gücü
Van YYÜ Mühendislik Fakültesi Elektrik-Elektronik Mühendisliği öğretim üyesi Dr. Hasan Hataş, yapay zekâ destekli sistemin nasıl çalıştığını detaylandırıyor. Dr. Hataş, “Obstrüktif uyku apnesi, sınıflandırılmış verilerle görselleştirilip yapay zekâ algoritmalarına tanıtıldı. Böylece hastanın hangi grupta olduğu hızlıca tespit ediliyor. Normalde bir hastanın tanısı için 1-2 yıl beklemesi gerekebilirken, bu yöntemle günde yaklaşık 250 hastanın verisi analiz edilebilir. 7-8 saatlik horlama sesi kaydını 5 dakikada görsele çevirip analiz ediyoruz” diyor. Bu süreçte hem tanı süresi kısalıyor hem de maliyetler ciddi ölçüde düşüyor. Hekimlerin iş yükü de hafifliyor; çünkü bu yöntemle hasta başında uzun süre kalmalarına gerek kalmıyor. Yeni sistemin Van’daki hastalar için sağladığı kolaylık, sağlıkta dijital dönüşümün en somut örneklerinden biri olarak dikkat çekiyor.