HABER49-Türkiye’de çöp gazından elde edilen 2,9 milyar kWh elektrikle 1,2 milyon hanenin yıllık ihtiyacı karşılanıyor. Metan gazının enerjiye dönüştürülmesi hem çevreyi koruyor hem de ekonomik kazanım sağlıyor.
Türkiye’de katı atık sahalarından çıkan metan gazının enerjiye dönüştürülmesi son yıllarda en hızlı büyüyen çevreci yatırımlar arasında yer alıyor. Atık Yönetimi ve Atıktan Enerji Üreticileri Derneği (TAYED) Başkanı Ali Rıza Öner’in verdiği bilgilere göre, bu tesisler yıllık yaklaşık 2 milyar 955 milyon kilovatsaat elektrik üretiyor. Bu miktar ortalama 1 milyon 200 bin hanenin yıllık elektrik ihtiyacına denk geliyor. Çöp gazından enerji üretimi, yalnızca atıkları bertaraf etmekle kalmıyor; aynı zamanda ortaya çıkan metanı yakalayarak sera gazı salımını da önemli ölçüde azaltıyor. Çünkü metan, karbondioksite göre 28 kat daha güçlü bir sera gazı etkisine sahip. Türkiye’de neredeyse tüm büyükşehir belediyeleri, katı atık depolama sahalarında kurdukları tesislerle bu potansiyeli enerjiye çeviriyor. Kurulu güç kapasitesi 355 megavata ulaşan bu tesisler, her yıl düzenli olarak elektrik üretimini artırıyor. Tesisler, atıkların çürümesi sonucu ortaya çıkan çöp gazını özel sistemlerle topluyor, arıtıyor ve jeneratörlerde elektrik enerjisine dönüştürüyor. Bu süreçte çevre kirliliği önlenirken, sürdürülebilir ekonomi modeli de desteklenmiş oluyor. Çöp gazından elde edilen enerji, ulusal elektrik şebekesine aktarılıyor ve böylece fosil yakıtlara olan bağımlılık azalıyor. Enerji kaynaklarının çeşitlenmesi, yerli üretimin artması ve atıkların ekonomik katma değere dönüştürülmesi, Türkiye’nin çevreci enerji politikalarının en güçlü örnekleri arasında yer alıyor.
Türkiye Neden Bu Alanda Öncü? Dünya Türkiye’yi Model Almaya Neden Geliyor?
TAYED Başkanı Ali Rıza Öner’in açıklamalarına göre Türkiye sadece elektrik üretiminde değil, teknoloji ve sistem altyapısı açısından da çöp gazından enerji üretiminde dünya çapında örnek gösteriliyor. Avrupa, Orta Doğu ve Afrika’dan gelen enerji heyetleri Türkiye'deki tesisleri yerinde inceliyor ve benzer sistemleri kendi ülkelerinde kurmak için iş birliği teklifleri sunuyor. Bu durum, Türkiye’nin bu alanda bölgesel bir lider haline geldiğini gösteriyor. Birçok ülke, atık yönetimi ve yenilenebilir enerji üretimini aynı sistemde birleştiren bu modelin sürdürülebilir kalkınmaya büyük katkı sağladığını fark etmiş durumda. Türkiye’de çöpten yalnızca elektrik üretilmiyor, aynı zamanda doğal gaz eşdeğeri biyometan (yeşil doğal gaz) üretimi de hızla gelişiyor. Organik atıklardan elde edilen biyogazın metan oranı ortalama yüzde 55 civarında iken, doğalgazın metan oranı yüzde 95 seviyesinde. Gelişmiş arıtma teknolojileriyle bu biyogaz saflaştırılarak doğrudan BOTAŞ iletim hatlarına veya şehir doğalgaz dağıtım sistemlerine enjekte edilebilecek kaliteye getiriliyor. Bu da enerji bağımsızlığına büyük katkı sağlıyor. Çöpten enerji üretiminin yaygınlaşmasıyla birlikte hem karbon ayak izi düşüyor hem de belediyelerin atık yönetimi maliyetleri azalıyor. Devlet teşvikleri, özel sektör yatırımları ve yerel yönetimlerin iş birliği bu başarının temelini oluşturuyor.
