HABER49- Türkiye Gazeteciler Cemiyeti'nin (TGC) basın özgürlüğünün önemini vurgulamak amacıyla 1989 yılından bu yana verdiği Basın Özgürlüğü Ödülleri törenle sahiplerini buldu.
TGC'nin Basın Özgürlüğü Ödülleri töreni, 24 Temmuz Basın Özgürlüğü İçin Mücadele Günü’nde yapıldı. Kişi dalında gazeteci Adnan Özyalçıner ve tutuklu gazeteciler, Kurum dalında ise Halk TV, Now TV, Sözcü TV, Tele 1, sosyal medyada yayın yapan Onlar TV, Fatih Altaylı, Nevşin Mengü ve Özlem Gürses ödüle değer görüldü.
MUNYAR: BAĞIMSIZ GAZETECİLİĞİ SAVUNMAYI SÜRDÜRECEĞİZ
TGC Başkanı Vahap Munyar, törenin açılışında yaptığı konuşmada şunları söyledi:
“Bugün 24 Temmuz Basın Özgürlüğü İçin Mücadele Günü. Sansürün ilk kez kaldırılışının 117’nci yıl dönümündeyiz. 24 Temmuz’ları uzun yıllardır Basın Özgürlüğü İçin Mücadele Günü olarak değerlendiriyoruz. 24 Temmuz 1908’de sansür memurlarını gazetelerine ve matbaalarına sokmayarak özgür bir basın için mücadele veren dönemin gazetecilerini saygıyla anıyoruz. Kuruluşundan bu yana bağımsız bağlantısız gazetecilik anlayışıyla çalışan Türkiye Gazeteciler Cemiyeti 37 yıldır 24 Temmuz’da basın özgürlüğü ödülleri veriyor. Çünkü ülkemizde kamu yararına eşik bekçiliği yapan, hak ihlallerini, gündeme taşıyan, yurttaşlarımıza gerçeği ulaştırmaya çalışan gazeteciler sürekli hedef alınıyor. Haberin serbest dolaşımı engelleniyor. Sözlü ve fiziksel saldırılarla gazeteciler baskı altına alınmaya çalışılıyor. Haksız gözaltı ve tutukluluk uygulamalarıyla mesleklerini yapmaları engelleniyor. Gazetecilere yönelik saldırılar cezasız kalıyor. Basın ve düşünceyi ifade özgürlüğüne yönelik tüm engellemeler demokrasimizi aşındırıyor, yurttaşlar habere erişemiyor. Türkiye Gazeteciler Cemiyeti olarak basın özgürlüğünü, bağımsız gazeteciliği savunmayı sürdürmeye devam edeceğiz. 24 Temmuz aynı zamanda Kurtuluş Savaşı’nı tescilleyen Lozan Antlaşması’nın da yıl dönümüdür. Türkiye Cumhuriyeti’nin kurulmasında emeği geçen başta Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere İsmet İnönü ve arkadaşlarını saygı ve şükranla anıyoruz. Filistinli Gazeteciler Sendikası’nın açıklamasına göre, İsrail’in sivillere yönelik saldırılarında bugüne kadar 225 gazeteci öldü. Gazze’de görev yapan Filistinli gazeteciler de yardımlar engellendiği için halkla birlikte açlıkla karşı karşıya. Yardımların en kısa sürede Gazze halkına, sağlık çalışanlarına ve gazetecilere ulaştırılmasını umut ediyoruz. İsrail’in sivil halka, sağlık çalışanlarına ve gazetecilere yönelik insanlık dışı saldırılarını kınıyoruz. Türkiye Gazeteciler Cemiyeti olarak basın özgürlüğünü, bağımsız gazeteciliği savunmayı sürdüreceğiz.”
GÜNEŞ: GAZETECİ OLMANIN TUTUKLULUK NEDENİ OLDUĞU BİR ÜLKEDE BASIN ÖZGÜRLÜĞÜ ÖDÜLLERİ’Nİ VERİYORUZ
Törenin sunuculuğunu yapan TGC Genel Sekreteri Sibel Güneş, ödüllerin her yıl titiz bir çalışmayla belirlendiğine dikkat çekerek şöyle konuştu:
“Türkiye Gazeteciler Cemiyeti, basın özgürlüğünün önemini vurgulamak amacıyla her yıl Basın Özgürlüğü Ödülleri veriyor. Ödüller basın özgürlüğünü savunan, bu uğurda çaba harcayan gazete, dergi, ajans, televizyon, radyo ve internet siteleriyle, düşünceyi ifade özgürlüğü için çaba harcayan akademik kuruluşlara, bu kuruluşlarda çalışmalarıyla öne çıkan kişilere veriliyor. Ödül verilecek kişi veya kuruluşun basın özgürlüğünü savunma yolunda son bir yıl içinde yaptığı çalışmalar değerlendiriliyor. Bir 24 Temmuz Basın Özgürlüğü İçin Mücadele Günü’nü de çok zor koşullarda karşılıyoruz. Gazeteciliği iktidarların ve tüm güç odaklarının kamu yararına olmayan faaliyetlerini görünür kılmak için yapıyoruz. Haksızlıklara rıza üretmek için yapmıyoruz. Tüm zor koşullara rağmen umudumuzu hiç yitirmiyoruz. Basın özgürlüğü için, gazetecilerin görevlerini yapabilmesi için mücadelemize devam edeceğiz. Gazetecilik yapmanın tutukluluk nedeni olduğu bir ülkede Basın Özgürlüğü Ödülleri veriyoruz.”
ÖZYALÇINER: YÜREĞİMİZİ KARARTAMAYACAKLAR
Konuşmaların ardından ödüllerin verilmesine geçildi. Kişi dalında ödüle layık görülen gazeteci-yazar Adnan Özyalçıner’e ödülünü TGC Başkanı Vahap Munyar verdi. Özyalçıner ödülünü alırken duygularını şu sözlerle dile getirdi:
“Bu yılki 24 Temmuz Basın Özgürlüğü Ödülü'nün 72 yıldır kalemi elinden bırakmayan bir yazara, yani bana verilmiş olmasından dolayı çok mutluyum. Türkiye Gazeteciler Cemiyeti ile değerlendirmeyi yapan seçici kuruldaki arkadaşlarıma candan teşekkürlerimi sunarım. Yazarlık yaşamım boyunca bir ülkede düşünce ve ifade özgürlüğü yoksa insan hak ve özgürlüklerinin de olmadığına tanık oluyorum. Halk gözü kör, kulağı sağır, dilsiz bırakılmak isteniyor. Haksızlıklar, yolsuzluklar görülmesin, duyulmasın konuşulmasın diye cezalandırılıyor. Bütün bu haksızlıklar, adaletsizlikler karşısında tek silahımız halka güvenmek; basın-yayın meslek örgütleri, sanat-edebiyat kurumları ile birlikte sesimizi yükselterek demokrasi ve özgürlükler yolunda mücadele etmektir. Her yeri, her şeyi karartabilirler, ama yüreklerimizi karartamazlar.”
TUTUKLU GAZETECİLER ADINA VERİLEN ÖDÜL BASIN MÜZESİ’NDE SERGİLENECEK
TGC Başkanı Munyar, tutuklu gazeteciler adına verilen ödülü TGC Basın Müzesi Müdürü Saadet Altay’a müzede sergilenmek üzere takdim etti.
KURUM DALINDA VERİLEN ÖDÜLLER:
Halk TV adına ödülü Genel Yayın Yönetmeni Suat Toktaş aldı. Ödülünü TGC Başkan Vekili Doğan Şentürk’ten alan Toktaş, “Bu ödülü Halk TV adına alıyorum. Patronundan editörüne, kameramanından, muhabirine, grafikerine kadar geniş bir kadroyla bu işi yapıyoruz. Türkiye'de her zaman gazetecilik zor oldu. AKP iktidara geldiğinde Türkiye basın özgürlüğü endeksinde 182 ülke arasında 99. sıradaymış. Bu 23 yılda iktidar değişmedi. Bu yıl 182 ülke arasında basın özgürlüğünde 159. sıradayız. Sadece son üç ayda 16 gazeteci ve karikatürist gözaltına alındı. Altı gazeteci tutuklandı. Bizler bir taraftan gazeteci olarak tarihe tanıklık ederken, bir yandan da kendi kişisel gazetecilik tarihimizi yazıyoruz. Asıl soru şu: Halkın yanında mı yer alacağız, yoksa gücün yanında, zorun yanında mı hizalanacağız? Gazeteci her zaman barışı, demokrasiyi, basın özgürlüğünü, ifade özgürlüğünü savunmalı" dedi.
Now TV’nin ödülünü Ankara Temsilcisi Tülay Öçten TGC Genel Sekreteri Güneş’ten aldı. Öçten şöyle konuştu:
“Çok zor zamanlardan geçiyoruz. Cezalar, akreditasyon uygulamaları oluyor. Haber kaynaklarına ulaşmakta önümüze engeller getiriliyor, ötekileştiriliyoruz. Muhabir, kameraman arkadaşlarımız, mahkeme salonlarında haberlerini savunmak zorunda kalıyor. Ama her şeye rağmen biz sadakatle halka bağlıyız. İzleyicimize sadakatimiz var. İzleyicimiz için habercilik ilkeleriyle sormaya, gerçekleri sorgulamaya devam edeceğiz. Haber alma hakkı için çalışmaya devam edeceğiz.”
SÖZCÜ TV’NİN ÖDÜLÜNÜ GENEL YAYIN YÖNETMENİ ÖZGÜR ÇAKMAKÇI ALDI
Basın Özgürlüğü Ödülü'nü Sözcü TV adına Genel Yayın Yönetmeni Özgür Çakmakçı aldı. Ödülünü TGC Başkan Yardımcısı İhsan Yılmaz’dan alan Çakmakçı, 10 gün ekranlarının karartıldığını hatırlatarak şunları söyledi:
“Sözcü TV’nin 10 gün kapatılmasından çok üzgünüm. Yaptığımız haberlerle ödül alıyoruz. Ancak aldığımız cezalarla, ekran karartılması nedeniyle bugün de basın özgürlüğü ödülünü alıyoruz. Bunu Türkiye'nin durumunu anlatmak için söylüyorum. Bu ödülü hakikati arayan gazeteciler için alıyorum. Sokakta copa karşı direnen muhabirler, kameramanlar, sansüre direnen editörler, haber müdürleri için alıyorum. Gerçek demokrasilerde basın özgürlüğü bir lütuf değildir. Bu olması gereken bir şeydir. Biz de onun için direnmeye devam edeceğiz.”
TELE 1’İN ÖDÜLÜNÜ GENEL YAYIN YÖNETMENİ MERDAN YANARDAĞ ALDI
TGC Genel Sekreter Yardımcısı Uğur Güç, Tele1 adına ödülü Genel Yayın Yönetmeni Merdan Yanardağ’a verdi. Türk basınında 24 Temmuz’un önemine işaret eden Yanardağ, “24 Temmuz, Abdülhamit sansürünün kaldırıldığı gündür. Türkiye’de bir aydın geleneği vardır. Gazetecilik de bir aydın mesleğidir. Egemen güçler, her zaman bu mesleği yapanları teslim almak isterler. Namık Kemal’den, Tevfik Fikret’ten, Orhan Kemal’den Uğur Mumcu’dan gelen, teslim alınmayan bir aydın geleneğimiz var. Bu nedenle Türkiye halkı çok şanslı. Aydınlar hapsediliyor, öldürülüyor, işkence görüyor. Ama yine de toplumuna bağlılığı, ülkeye bağlılığı sürüyor. Küsmüyor, teslim olmuyor. Bu törene gelirken RTÜK yine bize ceza verdi. Bir yıl içinde bir ceza daha alırsak lisansımız iptal edilecek. Tele1’in birçok cezaevinde izlenmesini engelliyorlar. Eleştirmeyen, eleştirel bir çizgiyi esas almayan bir gazetecilik olabilir mi? Gerçeğe sadakatimiz, habere sadakatimizle insanları koruyabiliriz. Gazeteciliği bunun için yapıyoruz" diye konuştu.
SOSYAL MEDYADA YAYIN YAPAN ONLAR TV, FATİH ALTAYLI, NEVŞİN MENGÜ VE ÖZLEM GÜRSES ÖDÜL ALDI
Onlar TV adına Şule Aydın ödülünü Türkiye Yayıncılar Birliği Başkanı Kenan Kocatürk’ten aldı. Barış Pehlivan’a ödülünü PEN Yazarlar Derneği 2. Başkanı Halil İbrahim Özcan verdi. İstanbul Tabip Odası Başkanı Osman Küçükosmanoğlu, Barış Terkoğlu’nun ödülünü sundu. Murat Ağırel’in ödülünü Türkiye Yazarlar Sendikası 2. Başkanı Mustafa Köz verdi. Timur Soykan ise ödülünü TGC Başkan Vekili Doğan Şentürk’ten aldı.
Onlar TV ekibi ödüllerini alırken görüşlerini şöyle dile getirdiler:
Şule Aydın: “Ben bu ülkede saat 05.45'ten sonra uykuya dalabiliyorum. Çünkü ‘Onlar TV ekibine 05.45’e kadar bir şey olmadıysa, saat 06.00’dan sonra da bir şey olmaz’ duygusuyla yaşıyorum. ‘Hangisinin eşi arayacak, hangisinin avukatı arayacak, hangisinin kardeşi arayacak, gözaltına alındılar mı, tutuklanıyorlar mı?’ diye. Bunca baskının olduğu bir ortamda bu mesleğin onuruna, ilkelerine sahip çıkan herkese selam olsun.”
Barış Pehlivan: “Bu ödüle bizi layık gördüğünüz için çok teşekkür ediyorum. Biz Onlar TV ekibi olarak başka bir yayıncılık mümkün demek istedik. Galiba bunu da başardık. Bu ödül bizim için çok değerli, sağ olun.”
Barış Terkoğlu: “Hukuksuzlukları, yolsuzlukları durduramadıkları için, bizi, gazetecileri hapsediyorlar. Bu mahkemelerin hakimlerini kimse hatırlamayacak. Bugün burada her şeye rağmen bedel ödeyerek gazetecilik yapmaya devam edenler, başta cezaevindeki meslektaşlarımız olmak üzere gelecek kuşaklar tarafından hep hatırlanacak.”
Murat Ağırel: “Kalemin namusuna, meslek ilke ve ahlakına sahip çıkan tüm meslektaşlarımın Basın Özgürlüğü Günü’nü kutluyorum.”
Timur Soykan: “Gazeteciliğin bayrağını taşımak için direnen insanlar var. Gazetecilerin susmadığını görüyorum. Hiçbir zaman susmayacağımızı biliyorum. Bu da onlara dert olsun. Her zaman kuyruğu dik tutacağız. Korkmayacağız, sonuna kadar gerçeği savunmaya devam edeceğiz. Mücadele edeceğiz, iyi ki varsınız.”
FATİH ALTAYLI’NIN ÖDÜLÜNÜ KIZI ZEYNEP ALTAYLI ALDI
Tutuklu gazeteci Fatih Altaylı’nın ödülünü kızı Zeynep Altaylı, TGC Basın Özgürlüğü Ödülleri Seçici Kurul Başkanı Nazan Moroğlu’ndan aldı. Zeynep Altaylı, “Babamı bu ödüle layık gördüğünüz için teşekkür ederim. Umarım bir daha hiçbir genç hapiste olan anne babası yerine ödül almak durumunda kalmaz” diye konuştu.
Zeynep Altaylı, törende babasının cezaevinden gönderdiği mesajı okudu. Fatih Altaylı'nın mesajı şöyle:
“Değerli meslektaşlarım bir gazeteci olmaya ve kalmaya çalışarak geçirdiğim 43 yıllık meslek hayatımda sizlerle beraber olmaktan her zaman mutlu oldum. İyi ki varsınız, iyi ki hâlâ bir aradayız. Öncelikle birkaç gün önce kaybettiğimiz sevgili Altan Öymen için saygılarımı ve rahmet dileklerimi sunmak istiyorum. Altan abinin arkasından söylenenlere bakınca; bu meslekte onurumuzu korumanın ne kadar değerli bir miras olduğunu görüyorum. Beni bu onurlu ödüle layık görmeniz çok değerli. Bu meslekte 28 yıl önce TGC’nin bana verdiği Sedat Simavi Ödülü’nü de evimdeki kütüphanede saklıyorum. Basın Özgürlüğü Ödülü de onun yanında yerini alacak. Silivri’den en içten sevgi ve selamlarımı gönderiyorum. Merak etmeyin Silivri soğuk değil.”
NEVŞİN MENGÜ ADINA ÖDÜLÜ EKİBİNDEN ALPASLAN AKKUŞ ALDI
Nevşin Mengü mazereti nedeniyle törene katılamazken, ödülünü ekibinden Alpaslan Akkuş aldı. Akkuş’a ödülü TGC Denetim Kurulu üyesi Hilmi Hacaloğlu takdim etti.
Akkuş, “Bu ülkede basın özgürlüğü her zaman sorunluydu. Biz basın özgürlüğü için daha fazla gazetecilik yapacağız. Bu mücadelenin içerisinde bizi de ödüle layık gördüğünüz teşekkür ediyoruz. Bu ödülü mesleği yaparken hayatını kaybedenlere ve cezaevindeki meslektaşlarımıza adıyoruz” dedi.
ÖZLEM GÜRSES: HAYATIMIN EN DEĞERLİ ÖDÜLÜ
Ödülünü TGC Başkan Yardımcısı İhsan Yılmaz’dan alan Özlem Gürses de şunları söyledi:
“Bizi izlemekten, bize güvenmekten, bizi desteklemekten hiçbir şekilde vazgeçmeyen değerli izleyicilerimize çok teşekkür ediyorum. Hayatımın en değerli ödülü olarak kütüphanemde, çalışma masamda yerini alacak. Bu ödüle beni layık gören TGC Yönetim Kurulu’na, Seçici Kurul'a, bize bu yolları açan, bu uğurda hayatından olan, cezaevinde yatan tüm meslektaşlarıma teşekkür ediyorum.”
Medya takip sponsorluğunu Dijital Basın’ın yaptığı tören, toplu fotoğraf çekimi ve ikramlarla sona erdi.