Sağlık

Muşlu diyetisyen Büyüközer’den yeme bozukluğu ve sağlıksız diyet uyarısı

Muş’ta uzun yıllardır beslenme ve diyet danışmanlığı yapan Uzman Diyetisyen Veysel Büyüközer, son yıllarda toplumda artış gösteren yeme bozukluğu ve sağlıksız diyet alışkanlıkları üzerine önemli açıklamalarda bulundu.

Abone Ol

HABER49- Muş’ta uzun yıllardır beslenme ve diyet danışmanlığı yapan Uzman Diyetisyen Veysel Büyüközer, son yıllarda toplumda artış gösteren yeme bozukluğu ve sağlıksız diyet alışkanlıkları üzerine önemli açıklamalarda bulundu.

Büyüközer, özellikle popüler kültürün ve sosyal medyanın etkisiyle gençler ve kadınlar arasında hızla yayılan yanlış kilo algısı ve diyet yöntemlerinin ciddi sağlık sorunlarına yol açabileceğine dikkat çekti.

Büyüközer, yeme bozukluğu denildiğinde akla gelen 'Anoreksiya Nevroza', 'Bulimia Nevroza' ve tıkınırcasına yeme gibi tıbbi tanımlı rahatsızlıkların yanı sıra son dönemde toplumun beslenme alışkanlıklarındaki değişimin de dikkate değer boyutlara ulaştığını vurguladı. Büyüközer, özellikle sosyal medyada yayılan “detoks”, “su diyeti” ve “tek tip beslenme” gibi geçici ve sağlıksız diyet yöntemlerinin, bireylerin hem fiziksel hem psikolojik sağlığını tehdit ettiğini belirtti.

FİZİKSEL KAYGILAR VE SOSYAL BASKI ETKİSİ

Uzman Diyetisyen Büyüközer, son 10 yılda danışanlarının beslenme kaygılarının hızla değiştiğini ve bu değişimin özellikle son 3 yılda belirginleştiğini ifade etti. Özellikle kadın danışanların “Kiloluyum, obezim” gibi ifadelerle başvuru yaptığını söyleyen Büyüközer, bu algının büyük oranda çevresel baskılardan kaynaklandığını aktardı. Büyüközer, toplumda çocuklar için bilinen akran zorbalığının, yetişkinler arasında fiziksel kaygı bozukluğu olarak yaşandığını belirtti. Bu duruma çözüm olarak vücut ölçümleri ve profesyonel analiz yöntemlerinin kullanılmasını öneren Büyüközer, rastgele yapılan yağ ölçümlerinin ve uzman olmayan kişilerin değerlendirmelerinin bireylerde yanlış ve zararlı kilo algılarına yol açtığını vurguladı.

Büyüközer, “Mutlaka bir uzmanın değerlendirmesiyle hareket edilmesi gerekir. AVM’de ya da sosyal medyada karşınıza çıkan diyet listelerine ve ölçüm sonuçlarına itibar etmeyin" diyerek uyardı.

SAĞLIKLI BESLENME BİLİNCİ NASIL KAZANILIR?

Büyüközer, bireylerin diyetisyen kontrolü olmadan da sağlıklı beslenme bilgisine sahip olabileceğini belirterek, doğru kaynaklardan edinilecek bilgilerle sosyal medyada yayılan sağlıksız diyet trendlerinin önüne geçilebileceğini ifade etti. Günlük kalori ihtiyacı, protein, yağ ve karbonhidrat oranlarının bilinmesi gerektiğini söyleyen Büyüközer, bu bilginin sadece uzmanlara bırakılmaması, toplumun da temel düzeyde bu konuda donanımlı olması gerektiğini dile getirdi.

“Bir diyetin günlük kalori miktarı aşırı düşükse veya tek tip beslenme dayatıyorsa, bu sağlıksızdır. Bireyler doğru bilgiyle hareket edip bu diyetleri uygulamadan önce değerlendirmeyi öğrenmeli" diyen Büyüközer, sosyal medyadaki yanıltıcı içeriklerin diyet ve sağlıklı yaşam konusunda toplumda ciddi algı bozukluklarına neden olduğunu da ekledi.

POPÜLER DİYET ÇILGINLIKLARI VE TEHLİKELERİ

Muşlu diyetisyen, son yıllarda sıkça gündeme gelen ketojenik diyet, sıvı diyeti ve protein diyetleri gibi beslenme modellerinin kontrolsüz ve uzun süre uygulanmasının ciddi sağlık sorunlarına neden olabileceğine dikkat çekti. “Her diyet her bünyeye uygun değildir. Diyet, kişiye özel olmalı ve bir sağlık kontrolünden geçtikten sonra başlanmalıdır" diyen Büyüközer, özellikle kronik rahatsızlığı olan veya sporcuların mutlaka kan tahlili yaptırıp diyetisyen kontrolünde beslenme düzeni oluşturması gerektiğini söyledi.

Ayrıca, bireylerin vücut yağ oranı, kas kitlesi ve su oranı gibi değerlerinin yaş, cinsiyet ve fiziksel aktiviteye göre değiştiğini ifade eden Büyüközer, standart kilo hesaplama yöntemlerinin her zaman doğru sonuç vermediğini belirtti. Büyüközer, “Bir sporcunun ya da ileri yaştaki bir bireyin yağ oranı, standart değerlere göre farklılık gösterebilir. Bu yüzden herkesin ideal kilosu kişiye özeldir" diyerek önemli bir uyarıda bulundu.

KİLO TAKINTISI VE GERÇEK İDEAL KİLO NEDİR?

Toplumda sıkça dile getirilen “Ben kiloluyum, obezim” ifadelerinin çoğu zaman yanlış ve eksik bilgilere dayandığını belirten Uzman Diyetisyen Büyüközer, kilo ölçümünde sadece beden kitle indeksi (BKİ) değerinin yeterli olmadığını vurguladı. Özellikle kadınlarda bel-boy oranı gibi farklı ölçütlerin de değerlendirilmesi gerektiğini kaydeden Büyüközer, danışanlarına her zaman “Senin ideal kilon bu” demediğini, vücut yapısı ve sağlık değerlerine göre yönlendirme yaptığını vurguladı.

Büyüközer, “Sosyal medyada gördüğünüz zayıf modeller veya influencer’lar üzerinden kendi bedeninizi kıyaslamak sizi sağlıksız psikolojik süreçlere sokabilir" diyen Büyüközer, bu konuda toplumun bilinçlendirilmesi gerektiğini aktardı ve kontrolsüz kilo verme çabalarının kas kaybı, sıvı eksikliği ve hormonal dengesizlik gibi birçok sağlık sorununa yol açabileceğini söyledi.