HABER49-Millî Eğitim Bakanlığı, Türkiye Yüzyılı vizyonu doğrultusunda ailelerin eğitim sürecindeki etkinliğini artırmak amacıyla “Maarif Modeli Ebeveyn Okulu” kurslarını başlattı. Eğitimde yeni bir bakış açısı sunan bu model, yalnızca öğrencileri değil, ebeveynleri de sürecin aktif bir paydaşı haline getirmeyi hedefliyor. Bu kapsamda hazırlanan ilk kurslardan biri olan “Hane İçi Dijital Eğitim” başlıklı program, Erzurum’da Atatürk Üniversitesi Nene Hatun Kültür Merkezi'nde gerçekleştirildi.
Kursun açılışında konuşan Millî Eğitim Bakanlığı Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürlüğü Öğretim Materyalleri Daire Başkanı Hikmet Azer, 2025 yılının “Aile Yılı” ilan edildiğini hatırlatarak, “Aile, son sığınağımız, son kalemiz. Onun güçlenmesi, geleceğimizin güvence altına alınması demektir” ifadelerini kullandı. Aile bireylerinin eğitim sistemine daha bilinçli ve donanımlı şekilde dâhil edilmesini hedefleyen bu adım, eğitimde kalitenin artırılması kadar toplumsal bağların güçlendirilmesine de katkı sunmayı amaçlıyor. Kurslarla birlikte ebeveynlerin hem çocuklarıyla olan ilişkilerini kuvvetlendirmeleri hem de dijital çağın risklerine karşı daha bilinçli hale gelmeleri hedefleniyor.
DİJİTAL OKURYAZARLIK AİLEDE BAŞLIYOR
Dijital dünyanın hızla gelişmesi, ebeveynlerin çocuklarıyla kurduğu iletişim dinamiklerini kökten değiştiriyor. Bu değişime dikkat çeken Anadolu Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Levent Eraslan, etkinlikte yaptığı konuşmada teknolojinin çocukların yaşamlarına doğrudan etkisini vurguladı. Eraslan, “Çocuklarımız artık ekranlarla büyüyor. Sosyal medya, dijital oyunlar, çevrim içi içerikler hayatlarının bir parçası. Bu noktada ebeveynlerin dijital okuryazar olması, çocuklarını doğru yönlendirebilmeleri için hayati önem taşıyor” dedi.
Dijital okuryazarlık, bireysel bir yetkinlikten öte aile içindeki iletişimin temel taşlarından biri haline gelmiş durumda. Kurs kapsamında verilen eğitimlerle ebeveynlere, dijital içerikleri nasıl değerlendirecekleri, çocuklarının dijital dünyadaki davranışlarını nasıl analiz edecekleri ve doğru sınırlar çizebilecekleri konularında rehberlik sunuluyor. Program aynı zamanda aile içi ilişkileri zedeleyen dijital bağımlılıkla mücadelede de önemli bir adım olarak görülüyor. Katılımcılar, eğitim süreci sonunda hem teorik bilgiyle donatılıyor hem de uygulamalı örneklerle dijital farkındalıklarını artırma şansı yakalıyor.
