HABER49-Kars Çayı’nda son haftalarda artan yosun istilası, hem çevre sağlığını hem de halkın yaşam kalitesini tehdit ediyor. Vatandaşlar yetkililerden acil müdahale bekliyor.
Kars Çayı’nda Yosun Alarmı: Su Kaynağında Görülen Değişim Bölge Halkını Tedirgin Etti
Kars’ın en önemli doğal su kaynaklarından biri olan Kars Çayı, son günlerde yoğun yosun istilasıyla karşı karşıya kaldı. Özellikle Akçalar köyü çevresinden geçen çay yatağında görülen aşırı yosunlanma, bölge sakinleri arasında endişe yarattı. Normalde berrak ve hızlı akan çayın suyu, neredeyse tamamen yeşil bir tabakayla kaplanmış durumda. Görsel ve koku kirliliğine neden olan bu durum, hem çevre sağlığını hem de halkın gündelik yaşamını doğrudan etkiliyor.
Kars Çayı’nda oluşan bu ekolojik değişim, sadece suyun görüntüsünü değil, aynı zamanda çevredeki yaşam dengesini de olumsuz yönde etkiliyor. Bölgede yaşayan vatandaşlar, geçmişte çocukların yüzdüğü ve serinlediği çayın artık yaklaşmaya bile çekinilecek hale geldiğini belirtiyor. “Eskiden su tertemizdi, şimdi hem yoğun kokuyor hem de yosunlar nedeniyle su yüzeyi bile görünmüyor” sözleriyle durumun vahametini dile getiren bölge halkı, yetkililerden acil müdahale talep ediyor. Çayın debisinde gözle görülür bir artış olmasına rağmen bu durumun yosun oluşumunu engellememesi ise dikkat çeken bir diğer detay.
Uzmanlar Yosunlanmanın Nedenlerine Dikkat Çekti: Kirlilik, Sıcaklık ve İklim Değişikliği Başrolde
Kars Çayı’nda gözlemlenen yoğun yosunlaşmanın nedenlerine dair uzmanlar da çeşitli açıklamalarda bulundu. Çevre mühendisleri ve ekosistem uzmanları, bu durumun temelinde birden fazla çevresel etkenin yattığını belirtiyor. İlk olarak, iklim değişikliği kaynaklı sıcaklık artışlarının yüzey sularının sıcaklığını yükselttiği ve bu durumun yosunların çoğalması için uygun ortam yarattığı ifade ediliyor. Ayrıca çaya bırakılan evsel ve sanayi atıkları, su içerisindeki besin maddelerini artırarak alg patlamalarına yol açıyor. Bu da yosunların hızla çoğalmasına ve suyun oksijen dengesinin bozulmasına neden oluyor.
Bununla birlikte dere yataklarının düzenli olarak temizlenmemesi ve çevresel denetimlerin yetersizliği de yosun sorununun büyümesinde önemli rol oynuyor. Uzmanlar, acil olarak Kars Çayı’nda kapsamlı bir temizlik çalışmasının başlatılması ve çevre kirliliğiyle mücadele kapsamında önleyici tedbirlerin alınması gerektiğini vurguluyor. Ayrıca çay çevresinde bulunan sanayi tesisleri ve yerleşim alanlarında atık kontrolü sağlanmadan, bu tür doğa tahribatlarının önüne geçilemeyeceği ifade ediliyor.
Yosunlar Koku ve Sivrisinek Getirdi: Vatandaşlar Eski Günlerini Özlüyor
Kars Çayı’nda oluşan yoğun yosun birikimi sadece görsel kirlilik değil, aynı zamanda çevresel sağlık sorunlarını da beraberinde getiriyor. Çayın bazı bölümlerinde adeta bir halı gibi serilen yosun tabakaları, zamanla çürüyerek çevreye kötü kokular yaymaya başladı. Özellikle yaz aylarının etkisiyle birlikte bu kokular daha da belirgin hale gelirken, yosunlar sivrisineklerin de üreme alanı haline geldi. Akşam saatlerinde çay kenarına yaklaşan vatandaşlar, yoğun sinek istilasından şikayet ediyor.
Vatandaşlar, yetkililerden çözüm beklerken, Kars Çayı’nın yeniden eski berrak günlerine dönmesi için temizlik, bakım ve denetimlerin artırılmasını talep ediyor. “Çocukluğumuzda bu çayda balık tutardık, şimdi yanına yaklaşamıyoruz” diyen köylüler, hem doğaya hem de insan sağlığına yönelik olası tehditlerin önüne geçilmesini istiyor. Belediyeler ve çevre koruma birimlerinden beklenen müdahale ise her geçen gün daha da acil hale geliyor. Kars’ın simgelerinden biri olan bu çayın, doğal dengesine kavuşması için kamu ve yerel yönetimlerin eşgüdüm içinde hareket etmesi gerektiği görüşü kamuoyunda giderek güçleniyor.