HABER49-Erzurum Teknik Üniversitesi ev sahipliğinde düzenlenen "Doğu Cephesi Tarihî Alanları Çalıştayı" tarihi alanların korunması, belgelenmesi ve turizme kazandırılması adına önemli kararların alındığı bir buluşma oldu. Erzurum'un tarihî mirası, akademisyenler ve yerel yönetimler tarafından sahiplenildi.
Erzurum Teknik Üniversitesi (ETÜ) ev sahipliğinde, Erzurum Valiliği ve Erzurum Büyükşehir Belediyesi iş birliğiyle düzenlenen "Doğu Cephesi Tarihî Alanları Çalıştayı" büyük bir katılım ve ilgiyle gerçekleşti. Çalıştay, bölgedeki tarihi alanların korunması ve bu mirasın gelecek nesillere aktarılması hedefiyle organize edildi.
Doğu Cephesi’nin Tarihî Önemi ve Stratejik Konumu
Erzurum'un tarihî dokusu, özellikle Doğu Cephesi'nin kritik rolüyle şekillenmiştir. 93 Harbi, I. Dünya Savaşı ve Millî Mücadele sırasında bu bölge, askeri mücadelelerin yanı sıra kültürel ve toplumsal hafızanın da taşıyıcısı olmuştur. Çalıştayda ele alınan Doğu Cephesi, Kop Dağı'ndan Palandöken'e, Kargapazarı'ndan Allahuekber Dağları'na kadar uzanan bir hat boyunca, savaşların izlerini taşıyan önemli bir coğrafya olarak ön plana çıkmaktadır. Bu alanların korunması ve belgelenmesi, hem kültürel hafızanın sürdürülebilirliği hem de bölgenin turistik ve bilimsel değerinin artırılması açısından büyük önem taşımaktadır.
Çalıştayda Öne Çıkan Görüşler ve Sunumlar
Çalıştay, katılımcıların tarihî alanlarda yerinde incelemelerde bulunmasıyla başladı. Uzun Ahmet Tabyası'na yapılan alan ziyaretinin ardından, Erzurum Valiliği protokol ziyareti ve çalıştay oturumlarıyla devam etti. Erzurum Teknik Üniversitesi yerleşkesinde gerçekleştirilen oturumlara; Erzurum Vali Yardımcısı Ahmet Özdemir, Erzurum Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Zafer Aynalı, Erzurum Teknik Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Bülent Çakmak gibi önemli isimler katıldı. Ayrıca, akademisyenler ve tarihî alanlara ilgi duyan birçok davetli de programda yer aldı.
Erzurum İçin Bir Meşale Yakıldı
Rektör Prof. Dr. Bülent Çakmak, çalıştayın önemine vurgu yaparak, üniversitelerin yalnızca akademik üretim merkezleri değil, aynı zamanda tarihî ve kültürel mirası koruma noktasında da aktif rol oynamaları gerektiğini belirtti. Erzurum'un tarihî mirasını sahiplenmek ve bu mirası geleceğe taşımak için ciddi bir çaba sarf edilmesi gerektiğini ifade eden Çakmak, "Bu çalıştayla Erzurum için bir meşale yakıldı; üniversitemiz, bu sürece bilimsel katkı sunmaya devam edecektir." dedi.
Tarihî Alanların Korunması ve Toplumsal Hafıza
ETÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Naim Ürkmez, tarihî alanların korunmasının yalnızca fiziksel yapıları korumakla sınırlı olmadığını, aynı zamanda toplumsal hafızanın inşasını da içerdiğini belirtti. Çalıştayda, disiplinlerarası bir yaklaşımın benimsenmesi gerektiği vurgulandı. Ayrıca, Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihî Alan Başkanı Sayın İsmail Kaşdemir, Erzurum'da da benzer bir tarihî alan yönetim yapısının kurulabileceğini belirterek, bu tür projelere teknik destek vermeye hazır olduklarını ifade etti.
Çalıştay Sonuçları ve Öne Çıkan Başlıklar
Çalıştayın bilimsel koordinatörlüğünü üstlenen ETÜ Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Murat Küçükuğurlu, oturumlar boyunca elde edilen görüşler doğrultusunda bir sonuç raporu hazırladı. Raporun öne çıkan başlıkları arasında, Doğu Cephesi’nin tarihî alan sınırlarının netleştirilmesi, 93 Harbi, I. Dünya Savaşı ve Millî Mücadele dönemine ait yapıların restorasyonu, ve disiplinlerarası bir danışma kurulunun oluşturulması gibi önemli maddeler yer alıyor. Ayrıca, yerel halkın sürece aktif katılımının sağlanması gerektiği vurgulandı. Erzurum Valiliği, alınan kararların kitapçık haline getirilerek kamuoyuyla paylaşılacağını duyurdu.
