HABER49- Bitlis’in Adilcevaz ilçesinde, Van Gölü’nün kuzey kıyısında yer alan Arin Gölü, bu yaz da doğa tutkunlarının gözdesi olmaya devam ediyor. Her yıl binlerce yerli ve yabancı kuş gözlemcisini kendine çeken göl, özellikle bu günlerde görsel bir şölene ev sahipliği yapıyor. Kuş cenneti olarak anılan Arin Gölü, su seviyesindeki azalmaya rağmen yüzlerce flamingoyu (halk arasında bilinen adıyla allı turna) ağırlıyor. Bölgeye gelen ziyaretçiler, doğanın bu eşsiz döngüsüne tanıklık etmenin heyecanını yaşarken, aynı zamanda fotoğraf karelerine yansıyan renk cümbüşüyle unutulmaz anılar biriktiriyor.
Yerel halk ve doğa fotoğrafçıları, sabahın ilk ışıklarında göl kenarında toplanarak allı turnaların zarif süzülüşünü izliyor. Gölde yaklaşık 200 farklı kuş türü tespit edilmiş durumda ve bu çeşitlilik Arin Gölü’nü Türkiye’nin en önemli kuş göç rotalarından biri hâline getiriyor. Özellikle göç dönemlerinde yoğun kuş trafiğine sahne olan göl, aynı zamanda bölge ekonomisine de katkı sağlıyor. Doğa turizminin artması, yerel esnaf ve konaklama işletmeleri açısından da büyük önem taşıyor.
Flamingoların Dört Aylık Konukluğu: Gölün Büyüleyici Misafirleri
Arin Gölü, su seviyesinin düşmesine rağmen yaşamın izlerini canlı tutmaya devam ediyor. Kuş gözlemciliği yapan doğaseverler için adeta bir cennet niteliğindeki gölde, flamingolar her yıl yaklaşık dört ay boyunca konaklıyor. Bu süre zarfında gölde renkli görüntüler oluşurken, bölge halkı da bu dönemleri fırsata çevirerek çeşitli sosyal ve ekonomik etkinlikler düzenliyor. Arin Gölü’nün bu doğal döngüsü, sadece kuş gözlemcilerini değil, aynı zamanda belgesel yapımcılarını ve ekoturizm girişimcilerini de cezbediyor.
Göl kıyısına kurulan gözlem noktaları sayesinde ziyaretçiler, flamingoları rahatsız etmeden izleme imkânı buluyor. Özellikle sabah saatlerinde oluşan yumuşak ışıkta, flamingoların pembe tüyleri ve zarif duruşları, fotoğraf tutkunları için eşsiz kareler sunuyor. Bölgede yaşayan Suat Erçetin, Arin Gölü’nün doğal bir yaşam alanı olduğunu vurgularken, “Her yıl düzenli olarak gelen flamingolar burayı terk etmiyor. Gölün suyu azalsa bile yaşam devam ediyor. İnsanlar buraya sadece kuşları izlemek için değil, doğayla yeniden bağ kurmak için de geliyor” diyerek bu alanın ekolojik önemine dikkat çekti.
