HABER49- 6 Şubat 2023 Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından deprem bilinci toplumun her kesiminde artarken, yeni harita vatandaşların en çok merak ettiği konuların başında geldi. AFAD tarafından hazırlanan haritada, ülke genelinde fay hatlarının yoğunluğu, deprem tehlikesi yüksek bölgeler ve düşük riskli alanlar net bir şekilde ortaya kondu. Açıklamaya göre toplam 23 il deprem riski düşük seviye olarak sınıflandırıldı. Bu şehirlerin aktif fay hatlarından uzak olması ve geçmişte büyük sismik hareketler yaşamamış olmaları dikkat çekti. Ankara, Niğde, Nevşehir, Karaman ve Aksaray gibi İç Anadolu illerinin büyük bölümü düşük riskli alanlar arasında yer aldı. Bunun yanı sıra Karadeniz kıyısında bulunan Bartın, Zonguldak, Sinop, Giresun ve Trabzon da görece güvenli bölgeler olarak öne çıktı. Ancak uzmanlar, bu illerde riskin düşük olmasına rağmen yapı güvenliği ve deprem yönetmeliğine uygun inşaatların önemini vurguluyor. Çünkü düşük riskli illerde de küçük ölçekli sarsıntılar yaşanabiliyor ve dayanıksız yapılar için bu tür sarsıntılar dahi tehdit oluşturabiliyor.
Yüksek Riskli İller Ve Fay Hatlarının Tehlikeli Güzergâhı
Türkiye, üç büyük aktif fay hattının etkisi altında bulunuyor: Kuzey Anadolu Fay Hattı (KAF), Doğu Anadolu Fay Hattı (DAF) ve Batı Anadolu Fay Hattı (BAF). AFAD’ın yeni haritasında özellikle KAF üzerinde bulunan illerin yüksek riskli bölgeler arasında olduğu açıklandı. Erzincan, Tokat, Amasya, Kastamonu, Çankırı, Karabük, Bolu, Düzce, Sakarya, Yalova, Kocaeli ve İstanbul; deprem riski en yüksek iller arasında gösterildi. Marmara Denizi çevresindeki bu yoğun fay hattı, tarih boyunca büyük depremlere yol açtı. 1999 Gölcük ve Düzce depremleri, bu fay hattının ne kadar tehlikeli olduğunu bir kez daha hatırlatmıştı. Doğu Anadolu Fay Hattı üzerinde ise Hatay, Osmaniye, Gaziantep, Kahramanmaraş, Adıyaman, Elazığ, Bingöl ve Muş gibi iller kritik risk altında bulunuyor. Son olarak Batı Anadolu Fay Hattı, özellikle Ege Bölgesi’nde ciddi bir tehlike oluşturuyor. İzmir, Aydın, Denizli, Manisa ve Muğla gibi iller bu fay hattı üzerinde yer alıyor. Uzmanlar, söz konusu bölgelerde hem zemin yapısının zayıf hem de yapılaşmanın yoğun olmasının, deprem riskini artıran en önemli faktörlerden biri olduğunu vurguluyor.
DEPREM RİSKİ DÜŞÜK İLLER HANGİLERİ? 2025 HARİTASINDA ÖNE ÇIKAN GÜVENLİ ŞEHİRLER
AFAD’ın yayımladığı verilere göre deprem riski en düşük iller arasında Karaman, Aksaray ve Niğde ilk sıralarda yer aldı. Bu şehirler 4. ve 5. derece deprem bölgesinde bulunuyor ve büyük sarsıntı ihtimali oldukça düşük seviyede. Nevşehir de 4. derece deprem riskiyle dikkat çekerken, Ankara’nın bazı ilçeleri özellikle Mamak ve Etimesgut bölgeleri 4. derece risk sınıfında değerlendiriliyor. Karadeniz’in kuzey kıyılarında yer alan Bartın, Zonguldak, Sinop, Giresun ve Trabzon ise sismik aktivitesi düşük, görece güvenli alanlar arasında öne çıkıyor. Uzmanlara göre bu şehirler, fay hatlarına uzaklıklarıyla güvenli kabul edilse de yapı kalitesi ve kent planlaması konusunda tedbirli olunması şart. Deprem riski düşük olan şehirlerde özellikle tarım arazilerinin üzerine yapılan plansız yapılaşmalar ilerleyen dönemlerde sorun oluşturabilir. Ayrıca Karadeniz’in dalgalı iklim yapısı, zemin özelliklerini doğrudan etkileyerek yapı güvenliği açısından ek riskler yaratabiliyor. Bu nedenle uzmanlar, deprem riski düşük illerde bile olası afet senaryolarına hazırlıklı olunması gerektiğini hatırlatıyor.
SON DEPREMLER VE BALIKESİR ÖRNEĞİ: RİSK DÜŞÜK OLSA DA TEHLİKE DEVAM EDİYOR
Balıkesir’in Sındırgı ilçesinde 10 Ağustos 2025’te meydana gelen 6,1 büyüklüğündeki deprem, AFAD’ın yeni deprem haritasının önemini bir kez daha gündeme taşıdı. Depremin ardından bölgede 237 artçı sarsıntı kaydedildi. AFAD yetkilileri, bu tür depremlerin Ege ve Marmara bölgesindeki aktif fay hatlarının halen hareketli olduğunun göstergesi olduğunu belirtti. Balıkesir, hem Kuzey Anadolu Fay Hattı’na hem de Batı Anadolu Fay Hattı’na yakın konumuyla yüksek riskli iller arasında yer alıyor. Uzmanlar, deprem riski yüksek illerde yaşayan vatandaşlara, zemin etütleri yapılmamış bölgelerde yapılaşmadan kaçınılması gerektiğini, mevcut binaların ise mutlaka denetlenmesi gerektiğini hatırlatıyor. Ayrıca DASK tarafından zorunlu deprem sigortasının teşvik edilmesi, olası büyük depremlerde maddi kayıpların azaltılması açısından kritik bir önlem olarak öne çıkıyor. Türkiye genelinde art arda yaşanan depremler, düşük riskli illerde dahi güvenli yapılaşmanın ne kadar önemli olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi. AFAD’ın yayımladığı yeni harita, hem vatandaşlar hem de yerel yönetimler için yol gösterici bir kaynak olarak değerlendiriliyor.