HABER49-Doğu Anadolu Gazeteciler Cemiyeti, EİT Zirvesi sonrası yaptığı açıklamalarla Zengezur Koridoru’nun bölgesel kalkınmada üstleneceği stratejik rolü vurguladı. Koridor, sadece ulaşımı değil, ekonomi, kültür ve sosyal yapıyı da dönüştürecek potansiyele sahip.
EİT Zirvesi’nin Ardından Zengezur Koridoru ve Bölgesel Kalkınma Gündemde
Doğu Anadolu Gazeteciler Cemiyeti (DAGC) Başkanı Ayhan Türkez, Ekonomik İşbirliği Teşkilatı (EİT) 17. Zirvesi'nin ardından yaptığı açıklamalarla bölgenin geleceğine ışık tutan önemli mesajlar verdi. Azerbaycan’ın Hankendi kentinde düzenlenen zirvede Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın yaptığı konuşmaya atıfta bulunan Türkez, özellikle Zengezur Koridoru’nun sadece Türkiye ve Azerbaycan için değil, tüm bölge için ekonomik bir dönüm noktası olduğunu vurguladı. Türkez’e göre, bu koridorun açılmasıyla Doğu Anadolu'nun stratejik önemi daha da artacak, hem sosyo-ekonomik kalkınma ivme kazanacak hem de bölge ülkeleri arasında köprü kurulacak.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 2035 Vizyon Belgesi’ne gönderme yaparak belirttiği ekonomik işbirliği hedefleri, Türkez’e göre bölgenin kalkınmasında yol gösterici bir rol üstlenecek. Zengezur Koridoru’nun da bu hedefler doğrultusunda kritik bir bağlantı noktası olacağına işaret eden Türkez, Doğu Anadolu’nun yeniden şekillenen ticaret yollarında kilit bir aktör haline gelme potansiyeline dikkat çekti. Bu noktada DAGC olarak bölgesel medya ve yerel dinamiklerin daha etkin rol alması gerektiğini belirten Türkez, stratejik farkındalığın artırılmasının altını çizdi.
Zengezur Koridoru, Kıtalararası Ekonomik Entegrasyonun Temel Taşı Olacak
Ayhan Türkez, Zengezur Koridoru'nun yalnızca bir ulaşım projesi değil, kıtalar arası entegrasyonun da anahtarı olduğunu belirterek, Süveyş Kanalı ve Cebelitarık Boğazı gibi küresel denizyolu ticaret yollarıyla entegre olabileceğini dile getirdi. Bu entegrasyon sayesinde Uzak Doğu’dan gelen ürünlerin, Türkiye’nin İzmir, İstanbul ve Trabzon gibi limanları üzerinden demiryolu aracılığıyla Avrupa’ya taşınabileceğini vurguladı. Böylece, “Denizden ve Demirden İpek Yolu” modeli canlandırılacak ve Türkiye’nin ulaştırma gücü yeni bir evreye taşınacak.
Koridorun açılması, Türkiye ile Azerbaycan arasındaki ticaret hacmini doğrudan etkileyecek. Bugün yaklaşık 7,5 milyar dolar seviyesinde olan ticaretin, 15-20 milyar dolara ulaşması mümkün hale gelecek. Bununla birlikte, yapımına başlanan Kars-Iğdır-Nahcivan demiryolu hattının Zengezur Koridoru’na bağlanması, Türk Cumhuriyetleri ile olan bağlantıları daha da güçlendirecek. Bu gelişme yalnızca ticari ilişkileri değil, aynı zamanda turizm, eğitim ve kültürel etkileşimi de artıracak. Türkez, bu bağlamda Karabağ’ın yeniden inşasında Türkiye’nin müteahhitlik gücünün etkin rol oynayacağını ve bu sürecin maliyet avantajlarıyla destekleneceğini belirtti.
Erzurum ve Şuşa Arasında Yeni Medya ve Kültür Köprüleri Kuruluyor
Zirvede öne çıkan bir başka başlık ise Erzurum ile Azerbaycan’ın kültürel başkenti Şuşa arasındaki iş birliğiydi. DAGC Başkanı Türkez, Erzurum Büyükşehir Belediyesi ile Şuşa Belediyesi arasında imzalanan kardeş şehir protokolünün sadece kültürel değil, aynı zamanda medya alanında da iş birliğini geliştirme yönünde atılmış stratejik bir adım olduğunu vurguladı. Türkez’e göre bu iş birlikleri, Doğu Anadolu’nun uluslararası arenada daha fazla tanınmasına ve bölgesel değerlerin yurt dışında daha güçlü temsil edilmesine katkı sağlayacak.
Şuşa'nın 2026 yılında EİT Turizm Başkenti ilan edilmesi ve Erzurum’un da 2025 Turizm Başkenti olması bu süreci daha anlamlı hale getiriyor. Bu iki şehir arasında yapılacak medya projeleri, ortak festivaller ve kültürel etkinlikler, Doğu’nun uluslararası vitrine taşınmasında kilit rol oynayacak. Özellikle yerel basının bu noktada alacağı sorumluluk, kamuoyu bilincini yükseltmenin yanı sıra bölgenin ekonomik dönüşümüne de katkı sunacak. DAGC’nin öncülüğünde yürütülen bu diplomatik temaslar, medya üzerinden kurulacak halklar arası bağların önemini yeniden ortaya koyuyor.
Organik Tarımdan Sağlık Turizmine: Zengezur, Doğu’nun Ekonomik Lokomotifi Olacak
Zengezur Koridoru'nun açılmasıyla birlikte yalnızca ulaşım değil, bölgesel üretim alanlarında da ciddi bir dönüşüm yaşanması bekleniyor. Türkez, bu koridorun Türkiye ile Azerbaycan arasında “organik tarım” ve “organik hayvancılık” entegrasyonunu mümkün kılacağını, dolayısıyla Doğu Anadolu Bölgesi’nin bu alanlarda ticari merkez haline gelebileceğini ifade etti. Erzurum, Iğdır, Kars gibi illerin doğal ve temiz üretim yapısı, bu yeni lojistik ağ sayesinde uluslararası pazarlara çok daha hızlı ve düşük maliyetle ulaşabilecek.
Bunun yanında, sağlık turizmi de koridorun açılmasıyla ivme kazanacak sektörlerden biri olacak. Nahcivan’dan Bakü’ye uçakla ulaşımın 4-5 bin TL olduğu günümüzde, demiryolu ile bu maliyetin 1000 TL’ye kadar düşebileceği öngörülüyor. Bu gelişme, sadece iç turizmi değil, aynı zamanda Erzurum gibi sağlık altyapısı güçlü illere olan uluslararası ilgiyi artıracak. Koridorun sosyal ve kültürel yansımaları da dikkat çekici: Ortak Nevruz kutlamaları, eğitim ve sağlık alanında iş birlikleri, Nahcivan ve Karabağ rotalı turlar gibi pek çok yeni proje hayata geçebilecek. Türkez’e göre, bu gelişmeler sadece ticari değil, aynı zamanda sosyo-kültürel dönüşümün de önünü açacak.