Yönetimden memnun musunuz?

Haber49 bu hafta Muş sokaklarında Muşlulara Muş’un sorunlarını sordu. Muhabirimiz Sena Zorlu’nun, “Sizce Muş’un öncelikli sorunları nedir, nasıl çözülür”, “Yöneticilerden memnun musunuz, yeterince çalıştıklarını düşünüyor musunuz?”, “Siz yönetici olsaydınız Muş için öncelikli olarak neler yapardınız?” gibi sorularına Muşlulardan hem ilginç hem düşündürücü yanıtlar geldi.

İşte Muş sokaklarının kentin sorunları ve bu sorunlara çözüm önerileri…

Ayşe Hanım: 8 yıldır Muş’tayım. Benim için en büyük sorun işsizlik. Bunu gidermek için Muşlu işadamları başka şehirlerde yatırım yapmak yerine Muş’a yatırım yapmalı. Fabrikalar kurulsun. Yol yaptık dediler, yolu yama yaptılar. Geçmişte kırılan dökülen yerlere yama yaptılar. Yürürken bile düşeceğiz diye korkuyoruz. Çözüm önerim; baştakilerin çalışması ve buraya yatırım yapılması, korkmadan yatırım yapmaları gerekiyor. Burası başkasının ülkesi değil, bizim. Afrin’e ne kadar sahip çıkıyorsak buraya da sahip çıkmalıyız. Muş da bizim. Afrin’den önce Muş da bizim.

Ayşe Hanım: Kendileri için ne yapıyorlar bilmiyorum ama bizim için çalışmıyorlar.

Muhabir: Sorunların çözümünde halkın katkısı ne olmalı?

Ayşe Hanım: Çalışacak. Bazı işler de halkın tembelliği de var. İşsizlik olduğundan dolayı burada üç beş tane iş alanı da düşük ücret veriyor. Vatandaş karnımı mı doyurayım yoksa ne yapayım. Hükümet habire çocuk parası veriyor, yardım veriyor millet de habire çocuk parası veriliyor diye doğurmayı tercih ediyor. Üretmek o değildir. Üretmek sadece o değildir, onu da yapacaksın ama sadece can üretmek değil imkan da üretmek. Halk korkmadan isteklerini belli etmeli. İnsanlar korkuyor işten atılırız diye. İşi olanlar da kimse şu sorun var demek istemiyor. Rahat konuşamıyor insanlar.

Yakup Bey: Muş’un birçok sorunu var. Bunun yanında çözümü de var tabi ki. Öncelikle bizim bir doğalgaz sorunumuz vardı. Çok şükür o çözüldü. Bunun yanında asfalt sorunumuz var. Bunun için sezon bekleniyor. İnşallah yollar da yapılacak. Bunun yanında su sorunumuz vardı. Ona da çok şükür, hemen hemen o da çözüldü, çalışmalar devam ediyor. Hava soğuk olduğu için aksamıştı.

Yakup Bey: Başta çalışmıyorlardı daha doğrusu yıllardır çalışmıyorlardı. Şimdi 2017’den beri çalışmalar başladı. Parklar yapıldı, alt yapı çalışmaları oldu. Yeni yeni asfaltlar yapılıyor. Farklı yerlerde farklı farklı işler yapılıyor. İnşallah devamını da bekleriz.

Yakup Bey: Halkımız konuşabilmeli, anlaşabilmeli. Örneğin; yetkililerin buraya gelmesi, esnafları ziyaret etmesi, insanların dedikodu yapmadan bize yardım edebilir misiniz diyebilmeli. Birisi belediye başkanı olduğu zaman millet hemen kışkırtmaya gidiyor. Yok yollar bozuk da yok sular akmıyor da yok başkan çalışmıyor da… Birçok sorunlarımız var, sorunlar yavaş yavaş giderilmeli. Birdenbire olacak iş değil. Esnaflar yanlış anlıyor her şeyi. Her şey bir anda yapılacak diye bir şey yoktur. Türkiye büyük ülkedir, dünya çapında. Tayyip Erdoğan, bir buçuk aydır Afrin’de mücadele ediyor. Biz bir günde, on günde Muş’u mu yapacağız. Biz suyu mu yapacağız, alt yapıyı mı yapacağız, asfaltı mı yapacağız! Ben sosyal medyadan takip ediyorum, çok dedikodu dönüyor. Halkın yardım etmesi gerekiyor. Muş’u üstte tutmaları gerekiyor. Muş güzel bir memleket. Tarihi yerleri var, insanları güzel. Öğrencilerin de şehre katkı sunmaları lazım, sürekli siyasetle ön plana çıkarıyorlar. Esnafa, insanlara destek olmamalılar, birlik olmaları gerekiyor. Nasıl ki Afrin’e özel harekat gönderdiğimiz zaman gece 12’den 3’e kadar dışarda kalıyorsak, darbe olduğu zaman dışarda kalabiliyorsak ülkemize sahip çıkabiliyorsak Muş’a da destek vermeliyiz. Ama bunu halkımızda göremiyoruz. Halk küçük düşürüyor şehrini. Biz Muşluyuz dediğimiz zaman dışarda, yüzünü ekşitiyor insanlar. Bu konuda halkın desteklerini bekleriz.

Elif Ateş: Muş’ta bir alt yapı çalışmamız var. Onun bir an önce bitmesini istiyoruz. Çok mağdur oluyoruz, günlerce sularımız kesik oluyor. Bu alt yapı çalışmaları bitsin artık.

Elif Ateş: Yani çalışıyorlar mı? Çalışıp çalışmadıklarını görmüyoruz. Zaten üç caddemiz var. Üç defa kazıp üç defa açıp kapattılar, bitmedi. Ben üniversite öğrencisiyim, Türkiye’de ne kadar patates üretiliyor ve bizim üniversiteye ne kadar düşüyor çok merak ediyorum.

Elif Ateş: İnsanlar bilinçlendirilmeli. Körü körüne bir şeye inanç var. İnsanlar siyaset, güncel her konuda kendini geliştirmeli. Muş’un sosyal aktiviteleri çok az. Bir AVM yapılması gerekiyor. Halk duyarlı olmalı.

Muşun sorunları ve bu sorunlar için çözüm önerileriniz nelerdir?

İlyas Yavuz: Muş’un en büyük sorununu görmek istiyorsanız sokaklara bakın. Sokaklardaki çöplere baktığımızda en büyük sorunu göreceksiniz. İnsanın sağlığı her şeyden önemlidir. İkinci sorunumuz; Şeker Fabrikasının özelleştirilmesi. Halk olarak özelleştirilmemesi gerektiğini düşünüyoruz. Halkın menfaati her şeyden üstündür, daha önemlidir. Zaten bir tek fabrikamız var. Çok sayıda kişi buradan ekmek yiyor. Özelleştirildiği zaman işçiler etkileniyor, çiftçiler etkileniyor. Üçüncü sorunumuz; Muş Belediyesinde Beyaz Masa kurulmuş ama bunun hiçbir işlevi yok, hiçbir anlam ifade etmiyor. Neden diye soracak olursanız, aradığınızda mesela bir kanalizasyon patladığı zaman saatlerce arıyorsunuz, saatlerce bekliyorsunuz ki belediyenin çalışanları gelsin bir çözüm bulsun. Fakat bir çözüm bulamıyorlar. Bu halkın menfaatine değildir. Hiçbir yararı yok, boşu boşuna kurmuşlar. Muşlu insanlarımız birbirlerinin arkasından çok konuşuyor. Kendi sorunlarını konuşsalar sıkıntı yok. Dedikodu yapacaklarına çözüm üretsinler. Çözümü kim üretiyorsa onun yakasın yapışsınlar, kardeşim bu sorunu çöz diye. Çözüm arkadan konuşmak değil, yüz yüze geldiklerinde sorunları birbirine söylemektir. Muş Türkiye’nin en büyük üçüncü ovasına sahip, toprakları da verimli ama hiçbir şey yapamıyorlar. Şeker Fabrikasını kapatacaklarına bir tane ay çiçek fabrikası da ekleyebilirler. Ay çiçek ekip yağını üretebilirler. Sonuçta o fabrika kurulduğunda en azından iki üç bin insana ekmek kapısı açılır. Böylelikle göç azalır. Kendi insanlarımıza ihtiyacımız var. Biz büyük şehirlere kazandırıyoruz. Muş 81.sırada yoksullukta. Bir fabrika olsa, yatırım yapılsa yoksul olmaz.

İlyas Yavuz: Ben yeterli çalışma göremiyorum. Su, çöp sorunu var. Bunların çözümü için Cumhurbaşkanlığımıza kadar halkımız yazıyor. Fakat hiçbir çözüm bulunmuyor. Hiçbir şey olmamış gibi adamlar akşama kadar keyiflerine bakıyorlar. Keyfi olarak bazı işleri yürütüyorlar.

Şükran Hanım: Muş’un birçok sorunu var. Görülebilecek sorunlarından biri çöp kutularının az olması. Cadde üzerindeki kaldırımların kahvelerce işgal edilmesi. Bu yüzden yolda yürümek zorunda kalıyoruz bu da bizim için tehlike oluşturuyor. Kahvehanelerdekilerin bilinçlendirilmesi lazım. Bunun nedeni işsizliğin olması diyebiliriz. Örneğin daha fazla fabrika açılabilir. Mesela Muş’ta bir fabrika var. Muş’ta sadece şeker değil birçok şey üretilebilir. Birçok olanağımız var. Belediye Başkanımızın bir şeyler yaptığını görüyoruz ama halkın yetkisiz kalması, bilinçsiz olmasına neden olmuş. İşsizliğin yanında Muş Ovasını gerçekten değerlendirebiliriz. Hayvancılık ve tarımda etkin kullanabiliriz.

Eylem Ağkan: Belediye olarak evet ama kişisel olarak hayır. Herkes kendi çıkarını düşünüyor. Alt yapı çalışmaları çok uzun sürdü. Yaz boyunca toz içinde kaldık.

Şükran Hanım: Daha çok burayı terk etmemeliyiz. Eğitimimizi burada alıp dışarıya aktarıyoruz. Tam tersine Muş’ta kalıp Muş’taki halkı eğitmemiz lazım. Muş’tan gitmemeliyiz. Muş için çok şey istiyoruz ama yapmıyoruz. Öncelikle kendimiz Muş’a bir şeyler yapmalıyız.HABER49