Bölge

Van Gölü’nde Su Seviyesi Düşüyor

Van Gölü’nde su seviyesi son yıllarda ciddi şekilde düşerken, ekosistem ve insan sağlığı tehlike altında. İnci kefali gibi canlı türleri de su kaybından olumsuz etkileniyor.

Abone Ol

HABER49-Van Gölü’nde su seviyesi son yıllarda ciddi şekilde düşerken, ekosistem ve insan sağlığı tehlike altında. İnci kefali gibi canlı türleri de su kaybından olumsuz etkileniyor.

Van Gölü’nde Su Çekilmesi Ekosistemi Tehdit Ediyor

Türkiye’nin en büyük gölü olan Van Gölü, son yıllarda yaşanan su çekilmesi nedeniyle ciddi ekolojik tehlikelerle karşı karşıya. Göldeki su seviyesinin her geçen yıl azalması, kıyıdan metrelerce uzaklaşan sularla birlikte hem doğal yaşamı hem de bölge halkını etkiliyor. Uzmanlar, su kaybının başlıca nedenleri arasında iklim değişikliği, artan kuraklık ve yoğun sulama faaliyetlerini gösteriyor. Bu durum, özellikle Van Gölü’ne özgü olan ve nesli korunmaya çalışılan inci kefali balığı başta olmak üzere birçok canlı türünü tehdit ediyor. Su seviyesinin düşmesiyle gölde yaşam alanı daralıyor, balık türlerinin üreme ve beslenme döngüsü olumsuz etkileniyor. Ekosistemin dengesinin bozulması, sadece su altındaki canlı yaşamını değil, çevreyi ve kıyı ekosistemini de etkiliyor. Gölün çekilmesiyle birlikte ortaya çıkan toprak ve çamur alanları, rüzgarla birlikte havaya karışarak bölgedeki hava kalitesini düşürüyor ve ekolojik dengenin bozulmasına yol açıyor.

İnsan Sağlığı ve Çevresel Riskler Artıyor

Van Gölü’nün su çekilmesi sadece ekosistemi değil, insan sağlığını da doğrudan tehdit ediyor. Halk Sağlığı Uzmanı ve SARAKAY Derneği Bitlis İl Başkan Yardımcısı Doç. Dr. Cihan Önen, göl tabanında ortaya çıkan toz ve topraklı alanların rüzgarla birlikte havaya karışarak solunum yolu rahatsızlıklarına yol açabileceğini belirtti. Ayrıca, suyun azalmasıyla birlikte su altında kalan atıklar ve endüstriyel kirleticiler yüzeye çıkıyor, bu da çevresel sorunları daha da derinleştiriyor. Uzmanlar, iklim değişikliğiyle mücadelede geniş çaplı ağaçlandırma faaliyetlerinin önemine dikkat çekiyor. Ağaçlandırma çalışmaları, havadaki nem oranını dengeleyerek kuraklığın etkilerini azaltabilir. Bunun yanı sıra, uluslararası iş birlikleri ve sivil toplum kuruluşlarının desteğiyle sürdürülebilir çözümlerin uygulanması gerektiği vurgulanıyor. Yerel yönetimler ve halkın ortak çabalarıyla, gölde meydana gelen su kaybının ve ekosistem üzerindeki olumsuz etkilerin azaltılması mümkün olabilecek.

Van Gölü’nde Canlı Türleri ve Ekolojik Denge Üzerine Etkiler

Van Gölü, sadece Türkiye’nin değil dünyanın da en büyük sodalı göllerinden biri olarak ekolojik açıdan büyük öneme sahip. Ancak son yıllarda yaşanan su çekilmeleri, gölde yaşayan canlı türlerini ciddi şekilde etkiliyor. İnci kefali gibi bölgeye özgü türler, yaşam alanlarının daralması nedeniyle beslenme ve üreme döngüsünde sorunlar yaşıyor. Gölün kıyıdan uzaklaşan suları, özellikle üreme döneminde balık popülasyonunu doğrudan etkileyerek ekolojik dengeyi bozuyor. Ayrıca, göl tabanında ortaya çıkan yeni alanlarda erozyon ve toprak kaymaları gözlemleniyor. Bu durum, göl çevresindeki kıyı ekosisteminin uzun vadede geri dönüşü olmayan zararlar görmesine yol açabilir. Uzmanlar, Van Gölü’nün korunması için hem bölgesel hem de ulusal önlemlerin acilen alınması gerektiğini ifade ediyor. Sürdürülebilir bir ekosistem için iklim değişikliğine karşı alınacak tedbirler ve ekolojik dengeyi koruyacak projeler kritik önem taşıyor.