HABER49- Van Gölü sahilinde 8 yıl önce görkemli bir törenle açılan halk plajı, bugün yerini kuruyan dev bir toprak parçasına bırakırken, göldeki çekilme kuraklığın boyutlarını gözler önüne seriyor.
Bir Zamanların Gözde Plajı Artık Tarih Oldu
Edremit Kaymakamı ve Belediye Başkan Vekili Atıf Çiçekli tarafından 22 Temmuz 2017 tarihinde Dilkaya Mahallesi’nde açılan halk plajı, yaz aylarında hem Vanlıların hem de çevre illerden gelen ziyaretçilerin uğrak noktasıydı. Renkli görüntülere sahne olan plaj, gölde yüzen insanlar ve güneşin tadını çıkaran ziyaretçilerle dolup taşarken, 8 yılın sonunda gölün çekilmesi sonucu dev bir kara parçasına dönüştü.
Küresel Isınmanın Göl Üzerindeki İzleri
Van Gölü’nde yaşanan su seviyesi düşüşü, küresel ısınma ve azalan yağışlar nedeniyle her geçen yıl daha belirgin hale geliyor. Bir zamanlar rengarenk manzaralar sunan plaj alanları, bugün gölden yüzlerce metre uzaklaşmış durumda. Bu dramatik değişim, bölge halkı ve çevrecilerde büyük endişe yaratıyor.
Türkiye’nin En Büyük Gölü Alarm Veriyor
Dünyanın en büyük sodalı gölü ve Türkiye’nin en büyük gölü olan Van Gölü, kuraklık tehdidiyle karşı karşıya. Uzmanlar, göldeki çekilmenin temel nedenleri olarak küresel iklim değişikliği, artan buharlaşma, yanlış su kullanımı ve azalan yağışları işaret ediyor. Çekilme, yalnızca su kaybına yol açmakla kalmayıp, yüzyıllardır su altında kalan mikrobiyalitler ve eski kıyı izlerini de gün yüzüne çıkardı. Bilim insanları, bu oluşumların korunmasının kritik önem taşıdığını vurguluyor.
Edremit Sahillerinde Gözle Görülür Fark
Van Gölü’nde en fazla su çekilmesinin gözlendiği bölgelerden biri Edremit sahilleri. Halk, 8 yıl önceki göl manzarasını hatırladıkça bugünkü durumu karşısında büyük üzüntü yaşıyor. Plaj alanına ulaşmak artık yüzlerce metre yürümeyi gerektiriyor.
“Su Kaybı Yalnızca Buharlaşmayla Oluyor”
Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Öğretim Üyesi Dr. Mustafa Akkuş, göldeki çekilme sürecini değerlendirdi:
“Son yıllarda yağışların azalması ve sıcaklıkların mevsim normallerinin üzerinde seyretmesi, iç su kaynaklarımızın büyük oranda küçülmesine neden oluyor. Van Gölü, 3 bin 712 kilometrekarelik yüzey alanıyla ülkemizin en büyük gölüdür. Ancak kapalı bir havza yapısına sahip olduğu için tek su kaybı buharlaşmayla gerçekleşiyor.”
2025 Yılı Kritik Bir Dönem
Akkuş, göldeki su kaybının boyutlarına dikkat çekerek:
“Yaz aylarında artan sıcaklıklar buharlaşmayı ciddi şekilde yükseltti. Şubat ayındaki yağışlar yüzde 60 oranında azaldı. Göl kıyısına olan uzaklık bir, hatta iki kilometreye kadar ulaştı.” dedi.
Kirlilik, Çekilmeden Daha Büyük Tehdit
Akkuş, asıl tehlikenin sadece su çekilmesi olmadığını belirterek:
“Van Gölü kapalı bir göl olduğu için göle ulaşan her damla atık su burada hapsolur. Su seviyesi yükselse bile kirlilik telafi edilemez. Arıtma tesislerinin tam kapasiteyle çalıştırılması gerekiyor.” ifadelerini kullandı.
2017 yılında gölde yüzen yelkenliler ve kanoların artık kilometrelerce uzakta kaldığını belirten Akkuş, Van Gölü’nün geri dönülemez bir tahribattan korunması gerektiğini vurguladı.
