HABER49-Çalışma çağındaki her 100 kişiye düşen yaşlı sayısını gösteren yaşlı bağımlılık oranının yüzde 15,5’e ulaşması, ekonomik ve sosyal sürdürülebilirlik için yeni politikaların gerekliliğini ortaya koyuyor.
Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürü Ömer Faruk Ergün’ün açıklamalarına göre, demografik değişim sürdürülebilir kalkınma hedeflerini zorlayan boyutlara ulaşırken, Türkiye’de doğurganlık hızının 1.51’e kadar düşmesi nüfusun yenilenmesini engelliyor. Yenilenme için gereken en az oran 2,1 olarak belirlenirken, bu eşiği aşan il sayısı sadece 10 ile sınırlı kalıyor. Bu durum, Türkiye’nin nüfus politikalarında köklü strateji değişikliklerini zorunlu kılıyor.
Türkiye’de yaşlı nüfusun artışı, sağlık, sosyal hizmetler ve ekonomik sistem üzerinde baskı yaratırken, aile kurumunun önemi de bu değişimle birlikte daha da öne çıkıyor. Toplumun temel yapı taşı olan aileyi güçlendirecek yeni eylem planları, önümüzdeki dönemde devlet politikalarının merkezinde yer alacak.
ELAZIĞ’DA 2025 “AİLE YILI” PROGRAMINDA AİLENİN ÖNEMİ VE YENİ STRATEJİLER MASAYA YATIRILDI
Elazığ’da, Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü tarafından 2025’in “Aile Yılı” olarak ilan edilmesi kapsamında gerçekleştirilen program, aile yapısının güçlendirilmesi yönündeki yeni politika ve stratejileri kamuoyuna sundu. Etkinlik, Elazığ Belediyesi Bünyamin Eroğlu Kültür ve Kongre Merkezi’nde geniş katılımla düzenlendi ve yaşlanan nüfus ile azalan doğurganlık oranlarının toplumsal etkileri derinlemesine tartışıldı.
Elazığ Valisi Numan Hatipoğlu, konuşmasında aile kurumunun toplumun çekirdeği ve hücresi olduğunu vurgulayarak, korunması ve geliştirilmesi gereken en önemli sosyal yapı olduğunu belirtti. Hatipoğlu, son 22 yılda özellikle engelliler ve korunmaya muhtaç çocuklar için yapılan devlet yatırımlarının büyük ilerleme sağladığını ifade etti. Ancak buna rağmen doğum oranlarının düşüşünün önüne geçmek için kapsamlı çalışmaların devam edeceğini dile getirdi.
Ailenin korunması ve güçlendirilmesi için hazırlanan 2024-2028 eylem planının, doğum oranlarının artması ve toplumun sosyoekonomik yapısının sağlamlaşması adına hayati önem taşıdığına dikkat çekildi. Program kapsamında, aileye dair yeni perspektifler ve politika önerileri geniş katılımla tartışılarak, toplumun tüm kesimlerine yayılması hedeflendi.
KÜLTÜREL ETKİNLİKLER VE SOSYAL HAYAT AİLE YILI PROGRAMINA RENK KATTI
Elazığ’da düzenlenen “Aile Yılı” programı sadece demografik ve sosyal konuların ele alındığı bir platform olmakla kalmadı, aynı zamanda kültürel zenginliklere de sahne oldu. Programda, Çocuk Evleri Sitesi Müdürlüğü Halk Oyunları Ekibi, izleyicilere coşkulu bir gösteri sundu. Halk oyunları ile kültürel değerlerin yaşatılması ve toplumsal bağların güçlendirilmesi amaçlandı.
Aynı zamanda, Çam ailesi tarafından gerçekleştirilen Türk Halk Müziği dinletisi, etkinliğe farklı bir anlam kattı. Müziğin birleştirici gücüyle, aile kavramının ve toplumun birlikteliğinin önemine vurgu yapıldı. Bu tür sosyal ve kültürel etkinliklerin, aile değerlerinin genç kuşaklara aktarılması ve toplumda dayanışmanın artırılması açısından önemi büyük.
Program boyunca yapılan sunumlar ve sergilenen performanslar, katılımcılar arasında olumlu geri dönüşler aldı ve aileye yönelik politikaların sosyal hayatla iç içe gelişmesi gerektiğini bir kez daha gözler önüne serdi.