Ekonomi

Türkiye, Biyometanla Sanayide Karbon Salımını Önemli Ölçüde Azaltabilir

Atık Yönetimi ve Atıktan Enerji Üreticileri Derneği (TAYED) Yönetim Kurulu Başkanı Ali Rıza Öner, Türkiye’de biyogaz tesislerinde üretilebilecek biyometanın, doğal gaza alternatif olarak sanayide kullanılmasının karbon salımını önemli ölçüde azaltacağını vurguladı.

Abone Ol

HABER49-Öner, biyometanın özellikle çimento, cam, seramik, demir-çelik, gıda ve gübre gibi yüksek enerji tüketen sektörlerde kullanıldığında karbon ayak izini düşürmede kritik rol oynayacağını belirtti. Sanayide doğal gaz yerine biyometan kullanımının yaygınlaştırılması, hem çevresel hem de ekonomik açıdan stratejik bir adım olarak değerlendiriliyor. Öner, “Biyometan sayesinde sanayi kuruluşları hem karbon emisyonlarını azaltacak hem de uluslararası pazarlarda rekabet avantajını koruyacak” ifadelerini kullandı.

SINIRDA KARBON DÜZENLEMESİ VE TÜRK SANAYİSİNE ETKİSİ

2026 yılında yürürlüğe girecek Sınırda Karbon Düzenlemesi Mekanizması (SKDM), Türk sanayicilerini doğrudan etkileyecek. Öner, biyometanın sanayide kullanılmasıyla Türk firmalarının karbon cezası ödemekten kurtulacağını ve ihracatta rekabet avantajı kazanacağını belirtti. Avrupa ülkeleri biyometana milyarlarca avroluk yatırımlar yaparken, Türkiye’nin halihazırda 200’ün üzerinde biyogaz tesisine sahip olduğunu hatırlatan Öner, küçük ölçekli ek yatırımlarla biyogaz tesislerinin biyometan üretimine hızla geçebileceğini ifade etti.

AVRUPA’DA BİYOMETAN YATIRIMLARI VE TÜRKİYE’NİN AVANTAJI

Ali Rıza Öner, Avrupa ülkelerinin biyometanı stratejik bir enerji kaynağı olarak gördüğünü ve AB’nin 2030 hedefi doğrultusunda yıllık 35 milyar metreküp biyometan üretmeyi planladığını açıkladı. İtalya, Fransa, İspanya ve Almanya gibi ülkeler, enerji güvenliğini sağlamak ve sanayilerini karbon vergilerinden korumak için biyometana yatırım yapıyor. Türkiye ise mevcut biyogaz altyapısı ve teknolojisi sayesinde Avrupa’ya kıyasla daha avantajlı bir konumda bulunuyor. Öner, “Altyapı hazır, teknoloji mevcut; küçük ölçekli yatırımlarla biyogazı arıtarak biyometan üretmek mümkün. Tek gereken şey hızlı ve net yasal düzenlemeler” dedi.

YASAL DÜZENLEMELERLE BİYOMETAN ÜRETİMİ HIZLANABİLİR

Yenilenebilir Enerji Kaynaklarını Destekleme Mekanizması (YEKDEM) desteği sona eren biyogaz tesisleri için biyometan üretimi yeni bir fırsat olarak öne çıkıyor. Öner, yapılacak düzenlemelerle birçok tesisin kısa sürede biyometan üretmeye başlayabileceğini ifade ederek, Türkiye’nin biyometan stratejisine acilen ihtiyaç duyduğunu belirtti. Şebekeye enjeksiyon ve yeşil gaz sertifikasyonunun bir an önce yürürlüğe girmesi gerektiğini vurgulayan Öner, belediyeler, özel sektör ve yatırımcıların iş birliğiyle bu alanın hızla büyüyebileceğini söyledi.

BİYOMETAN, KARBON NÖTR VE DÖNGÜSEL EKONOMİ İÇİN KRİTİK

Sınırda Karbon Düzenlemesi, karbon yoğun üretim yapan Türk ihracatçıları için milyarlarca dolarlık ek maliyet riski içeriyor. Öner, biyometanın karbon nötr bir yakıt olduğunu ve atıkların enerjiye dönüşmesi sayesinde hem iklim dostu hem de döngüsel ekonomiye katkı sağladığını ifade etti. Düşük karbonlu çözümlere yönelmeyen firmaların rekabet gücünü kaybetme riskiyle karşı karşıya kalacağına dikkat çeken Öner, Türkiye’nin biyometan üretiminde stratejik adımlar atmasının önemini vurguladı.