HABER49-Sanayi, inşaat ve ticaret-hizmet sektörlerinin toplamında ücretli çalışan sayısı geçen yılın aynı ayına göre yüzde 1,2 oranında artış gösterdi. 2024 yılı Mayıs ayında 15 milyon 698 bin 674 olan toplam ücretli çalışan sayısı, 2025 yılının aynı döneminde 15 milyon 883 bin 683’e yükseldi.
Bu artış, istihdamın özellikle hizmet ve inşaat sektörlerinde yukarı yönlü hareket ettiğini gösterirken, sanayi tarafında ise bir daralma yaşandığı gözlemlendi. TÜİK’in yayımladığı verilere göre, inşaat sektöründeki pozitif ivme yüzde 4,6 artışla dikkat çekerken, ticaret-hizmet alanında da yüzde 2,9’luk bir büyüme kaydedildi. Ancak sanayi sektöründe ücretli çalışan sayısında yüzde 3,1 oranında bir düşüş yaşandı. Bu durum, sanayi üretiminde daralma veya otomasyonun etkilerinin istihdam rakamlarına yansımış olabileceğini akıllara getirdi.
AYLIK VERİLERDE SABİT SEYİR: İNŞAAT VE HİZMETTE MİNİ ARTIŞ, SANAYİDE KÜÇÜLME
2025 Mayıs ayı verileri, önceki aya kıyasla ücretli çalışan sayısında genel bir değişim olmadığını ortaya koydu. Sanayi, inşaat ve ticaret-hizmet sektörleri toplamında ücretli çalışan sayısı Nisan ayına göre aynı seviyede kaldı. Ancak detaylara inildiğinde sektörler arasında küçük çaplı farklılıklar görüldü.
Sanayi sektöründe aylık bazda yüzde 0,6 oranında düşüş yaşanırken, inşaat sektöründe yüzde 0,1 ve ticaret-hizmet sektöründe ise yüzde 0,3’lük artış kaydedildi. Bu tablo, Türkiye'de özellikle hizmet ve inşaat alanlarında iş gücü talebinin sürdüğünü, sanayide ise daralmanın devam ettiğini gösteriyor. Sanayi sektöründe devam eden bu azalma, hem üretim süreçlerine hem de dış ticaret dinamiklerine ilişkin yeni değerlendirmeleri beraberinde getiriyor.
İnşaat sektöründeki hareketlilik ise mevsimsel etkilerle beraber büyük şehirlerde devam eden kentsel dönüşüm projeleri ve kamu yatırımlarının etkisiyle açıklanabilir. Ticaret ve hizmet sektörü ise özellikle perakende, konaklama, ulaştırma ve yiyecek-içecek gibi alanlardaki büyüme eğilimi ile destekleniyor. İşverenlerin hizmet sektöründe istihdamı artırmaya devam etmesi, iç talebin canlı kalmaya devam ettiğini gösteriyor.