HABER49-15 Temmuz 2016 gecesi, Türk halkının hafızasına kazınan en çarpıcı anlardan biri, TRT ekranlarında spiker Tijen Karaş’ın silah zoruyla darbe bildirisi okumasıydı. Yaşananların üzerinden 9 yıl geçmesine rağmen, o gece yaşanan travma hâlâ unutulmadı. Karaş, yıllar boyunca ekran önünde yer alan bir spiker olarak tanınsa da artık hayatında bambaşka bir yolculuğa çıktı.
Spikerlik kariyerini geride bırakan Karaş, şu sıralar kişisel gelişim alanında eğitimler veriyor. Türkiye’nin dört bir yanını dolaşarak seminerler düzenleyen Karaş, katılımcılara hem kendi yaşadıklarını aktarıyor hem de bireysel dönüşüm ve psikolojik direnç üzerine eğitimler sunuyor.
Karaş, medya sektöründeki tecrübesini kişisel gelişim alanında bir avantaja dönüştürürken, toplumsal travmaların bireysel psikoloji üzerindeki etkilerini de katıldığı seminerlerde sık sık ele alıyor. Artık televizyon stüdyoları yerine konferans salonlarında yer alan Karaş, özellikle kadınlara yönelik yaptığı konuşmalarda cesaret, özgüven ve duygusal dayanıklılığın önemine vurgu yapıyor. Eğitimlerinde interaktif yöntemler kullanan Karaş, yaşam deneyimlerinden damıttığı derslerle katılımcılara ilham veriyor. Spikerlikten sahnelere uzanan bu dönüşüm, onun yalnızca bir meslek değil, hayat bakışını da değiştirdiğini gözler önüne seriyor.
“O GECENİN KORKUSU HÂLÂ İÇİMİZDE”: KARAŞ YAŞADIKLARINI ANLATTI
Kariyerinde yeni bir sayfa açan Tijen Karaş, 15 Temmuz gecesi yaşadıklarını hâlâ unutamıyor. Birçok kez verdiği demeçlerde, o geceyi “iliğimize kadar korkuyu yaşadık” sözleriyle ifade eden Karaş, o anlarda silah tehdidiyle karşı karşıya kaldığını açıkça dile getiriyor. Kendisine hâlâ sık sık “Gerçekten silah dayandı mı?” sorusunun yöneltildiğini belirten Karaş, “Kesinlikle evet! Biz orada silahın gölgesinde, hayati risk altında çalıştık. Her şeyimizi kaybedebileceğimiz bir geceydi” ifadelerini kullanıyor. Bu ifadeler, Karaş’ın yaşadığı psikolojik travmanın derinliğini bir kez daha ortaya koyuyor.
Karaş, bu korkunç deneyimi kendi iç yolculuğuna dönüştürerek, bugün insanlara duygusal travmalarla baş etme yollarını anlatıyor. Seminerlerinde, özellikle kriz anlarında sakin kalabilme, içsel güç geliştirme ve kendini yeniden inşa etme üzerine içerikler sunuyor. Bu deneyimin onda bıraktığı derin izleri konuşmaktan çekinmeyen Karaş, bunu bir yüzleşme ve toplumsal bilinçlenme fırsatı olarak görüyor. Tijen Karaş, yaşadığı süreci sadece bir mağduriyet olarak değil, aynı zamanda bir dönüşüm hikâyesi olarak tanımlıyor ve kendi ifadesiyle “korkunun üstesinden gelmenin en güçlü yolu, onunla yüzleşmek” diyor.