HABER49-Kanser, tüm dünyada ölüm oranlarıyla önemli bir sağlık sorunu olmaya devam ederken, farklı kanser türlerinin ölüme etkisi de değişiklik göstermektedir Akciğer kanseri, özellikle sigara kullanımının etkisiyle ilk sıradaki yerini korurken, mide kanseri gelişmiş hijyen ve sağlık hizmetleri sayesinde geriliyor. Ancak yaşlanan nüfus, kanserle mücadelenin gelecekte daha karmaşık hale geleceğini gösteriyor.
2021 yılı itibariyle, dünya genelindeki ölümlerin yüzde 15’i kanserden dolayı oluyordu. Kanser, anormal hücrelerin kontrolsüz şekilde büyümesiyle başlayan ve tüm vücudu etkileyebilen bir hastalık grubu olarak insan hayatını tehdit ediyor. Artan dünya nüfusu ve yaşlanan toplumlar ise kanserin daha yaygın hale gelmesine yol açıyor.
KANSER ÖLÜM ORANLARINDA AZALMA: ERKEN TANI VE TEDAVİ İYİLEŞMELERİ
Ancak umut veren bir gelişme var: Kanser ölüm oranları, yaşa göre düzenlendiğinde, birçok ülkede azalmaya devam ediyor. Erken tanı, gelişmiş tedavi yöntemleri, halk sağlığı kampanyaları ve risk faktörlerinin kontrol altına alınması bu başarıda önemli bir rol oynuyor.
AKCİĞER KANSERİ ZİRVEDE
Verilere göre, akciğer kanseri dünya çapında en fazla ölüme yol açan kanser türü olmaya devam ediyor. Sigara kullanımının bu duruma büyük katkı sağladığı açık. Akciğer kanserini, kolorektal, mide ve meme kanserleri takip ediyor.
Erkeklerde akciğer kanseri çoğu ülkede ilk sırada yer alırken, bazı bölgelerde prostat, karaciğer ve mide kanserleri de öne çıkıyor. Kadınlarda ise meme kanseri, en yaygın ölüm nedeni olarak öne çıkıyor; ancak bazı ülkelerde akciğer ve karaciğer kanserleri de ilk sıralarda yer alabiliyor.
YAŞLA BİRLİKTE ARTAN KANSER RİSKİ
Yaş, kanser riskini önemli ölçüde artıran bir faktör. DNA hasarının birikmesi, bağışıklık sisteminin zayıflaması ve risk faktörlerine daha uzun süre maruz kalma, yaşla birlikte kanserin daha yaygın hale gelmesinin nedenlerini açıklıyor. Özellikle yaşlı nüfusun yoğun olduğu ülkelerde, kanser ölüm oranları yüksek seyrediyor.
MİDE KANSERİNDE DÜŞÜŞ
Bir zamanlar dünyanın en ölümcül kanser türlerinden biri olan mide kanseri, gelişmiş ülkelerde büyük bir düşüş yaşadı. Örneğin, ABD’de 1950’lere kıyasla 2021’de mide kanserinden kaynaklanan ölüm oranı dokuz kat daha düşük seviyelere indi. Bu başarı, temiz su, daha iyi hijyen koşulları ve Helicobacter pylori bakterisiyle mücadele sayesinde mümkün oldu.
yüzyılda sigara kullanımının yaygınlaşması, akciğer kanserini önemli ölçüde artırdı. Sigara, sadece akciğer kanseri değil, aynı zamanda mesane, böbrek, pankreas, mide ve rahim ağzı kanserlerinin de risk faktörlerinden biri olarak öne çıkıyor. İçerdiği zararlı kimyasallar, vücudun onarım mekanizmasını bozar ve bağışıklık sistemini zayıflatır. Sonuçta, kontrolsüz mutasyonlar ve ölümcül tümörler ortaya çıkar.
Sigaranın etkisiyle, 1950’lerden itibaren akciğer kanserinden ölümler hızla arttı. Oysa mide ve kolorektal kanserlerde bir azalma gözlemlendi. Bu değişim, hijyen koşullarındaki iyileşmeler, tarama yöntemlerindeki gelişmeler ve bakteriyel enfeksiyonlarla mücadelenin etkinliğiyle doğrudan ilişkili.
SAĞLIK POLİTİKALARI VE GELECEĞE YÖNELİK ADIMLAR
Kanserin küresel haritası değişmeye devam ederken, akciğer kanserindeki artış ve mide kanserindeki düşüş, sağlık politikalarının önemini bir kez daha gözler önüne seriyor. Ancak yaşlanan nüfusla birlikte kanser, önümüzdeki yıllarda da büyük bir tehdit olmaya devam edecek. Risk faktörlerinin azaltılması ve yeni tedavi yöntemlerinin geliştirilmesi bu mücadelede kritik bir rol oynayacak.