HABER49-Son aylarda Balıkesir’in Sındırgı ilçesinde yaşanan yoğun sarsıntılar, bölge halkında tedirginliğe neden olurken, Fırat Üniversitesi Jeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ercan Aksoy yaşanan deprem hareketliliğine ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. Uzman isme göre, 10 Ağustos 2025’ten bu yana 3 büyüklüğü ve üzerindeki 14 binden fazla deprem, bölgede çok sayıda küçük fayın varlığını gözler önüne seriyor.
“Sındırgı’daki Deprem Fırtınası Normalin Dışında Ama Endişeye Gerek Yok”
Prof. Dr. Ercan Aksoy, Balıkesir Sındırgı’da meydana gelen sarsıntıların olağan dışı sıklıkta olduğunu ancak bunun büyük bir deprem habercisi olarak yorumlanmaması gerektiğini vurguladı. “10 Ağustos 2025’ten bu yana bölgede 14 binin üzerinde deprem kaydedildi. Bu kadar sık deprem aktivitesi gerçekten de normalin dışında. Ancak bu durum, çok sayıda küçük fayın bulunduğunu ve bu fayların enerjisini zaman zaman boşalttığını gösteriyor” dedi.
Aksoy, Türkiye’nin Akdeniz Deprem Kuşağı’nda yer aldığını hatırlatarak, bu coğrafyada küçük ve orta ölçekli sarsıntıların her zaman görülebileceğini belirtti. “Ülkemizin doğusundan batısına kadar uzanan çok sayıda fay hattı bulunuyor. Bu faylar, üzerlerinde biriken enerjiyi belirli aralıklarla deprem şeklinde boşaltıyor. Dolayısıyla panik yapmadan, bu tür küçük depremleri doğal süreçler olarak değerlendirmemiz gerekiyor” ifadelerini kullandı.
“Küçük Faylar 5 Büyüklüğünü Aşan Deprem Üretemez”
Prof. Dr. Aksoy, halk arasında sıkça dile getirilen “küçük sarsıntılar büyük depremin habercisi mi?” sorusuna da açıklık getirdi. Uzman jeolog, “Ülkemizde çok sayıda küçük fay var. Ancak bu fayların uzunlukları sınırlı olduğu için 5 büyüklüğünü aşan depremler üretmeleri mümkün değil. Yani bu sarsıntıların büyük bir depremi tetiklemesi beklenmemeli” dedi.
Elazığ, Diyarbakır ve Bingöl hattında da benzer sarsıntıların gözlendiğini belirten Aksoy, 26 Ekim’de Diyarbakır’ın kuzeyinde Hani ilçesi yakınlarında meydana gelen depremin de Doğu Anadolu Fay Zonu ile doğrudan bağlantılı olmadığını aktardı. “Bu tür küçük faylarda yaşanan depremleri bireysel olaylar olarak değerlendirmek gerekir. Ana fayları etkileyecek büyüklükte enerji üretmeleri söz konusu değil” diye konuştu.
“Depremle Yaşamaya Alışmalıyız, Ancak Uygulamada Eksiklerimiz Var”
Prof. Dr. Ercan Aksoy, Türkiye’nin deprem gerçeğiyle yüzleşmesi gerektiğini vurgulayarak, “Bizler sürekli ‘depremle yaşamaya alışmalıyız’ diyoruz, fakat bunu hayata geçirme konusunda eksiklerimiz var” dedi. 6 Şubat 2023 depremlerine değinen Aksoy, “O felakette binlerce yapımız yıkıldı ve çok sayıda vatandaşımızı kaybettik. Ancak aynı bölgede, yüzey kırığına çok yakın olup yıkılmayan yapılar da vardı. Bu durum, doğru mühendislik uygulamalarıyla güvenli binalar inşa edilebileceğini açıkça ortaya koyuyor” ifadelerini kullandı.
Sındırgı’da yaşanan depremlerin nedenlerine ilişkin detaylı çalışmaların devam ettiğini belirten Aksoy, “O bölgedeki hareketliliğin nedeni tektonik ya da magmatik olabilir. Ancak bu tablo, Türkiye’nin aktif fay haritasını ve jeolojik özelliklerini yeniden değerlendirmemiz gerektiğini de gösteriyor” dedi.
