Kültür Sanat

Muş’ta su değirmeni, asırlardır dönüyor!

Abone Ol
HABER49-Muş'ta, tarımın kalbinde yer alan köyler, yaz boyunca özenle yetiştirdikleri buğdayları geleneksel değirmencilik yöntemleriyle un haline getiriyor. 120 yıllık bir geçmişe sahip olan bu meslek, Abdullah Tosun’un çabalarıyla Muş’un Erzurum Caddesi Bağlar Mahallesinde devam ediyor.

Muş'ta köylerde ve merkezde hasadı yapılan buğdaylar, kış aylarına hazırlık için değirmenlere götürülerek un yapılıyor. Tarımın yoğun olarak yapıldığı Muş’ta, çiftçiler yaz boyunca özenle yetiştirdikleri buğdayları hasat ettikten sonra geleneksel yöntemlerle un haline getiriyorlar.

Bu süreç, özellikle köylerde hala büyük önem taşıyor. Köylüler, kendi ürettikleri buğdayları değirmenlere götürerek, doğal ve katkısız un elde ediyor. Kış aylarında kullanılmak üzere hazırlanan bu unlar, ailelerin ekmek yapımında ve diğer ihtiyaçlarında kullanılıyor.

Değirmencilik mesleğini 14 yaşında babasından öğrendiğini söyleyen Abdullah Tosun, “14 yaşımdan itibaren bu mesleği yapıyorum, babamdan öğrendim. Muş’ta 15 yıldır bu işi yapıyorum ama dedelerim 47 yıl boyunca Denek Dağından akan sular ile değirmencilik yapmışlar. Fakat orada imkanlar kısıtlı olduğu için ve savaşların çıkması ile dedelerimiz Çanakkale’ye göç etmişler. 1945 yılında makineleşme ile birlikte dedem ve babam motorlu üretime başlamış.” dedi.

“ESKİYE ORANLA İŞLERİMİZ AZALDI”

Değirmende birçok tahıl ürününden un yaptıklarını belirten Tosun, “Şu an Muş’ta bulunan tesisimiz 135 KVA gücünde. Hayvan yemi de üretmekteyiz. Ayrıca fasulye unu, nohut unu tam buğday, taş unu, beyaz un ve az kepekli ununu da üretiyoruz. Eskiye oranla işlerimiz azaldı, 10 yıl önceki işlerimiz devamlı azalmaktaydı çünkü insanlar rahata alıştı hazır unu daha çok tercih ediyor, her geçen yıl işimiz % 30 azalıyor.” ifadelerini kullandı.

“KANSEROJEN OLAN KATKI MADDELERİ KULLANIMYORUZ”

Büyük fabrikalarla rekabet içerisinde olmadığını dile getiren Tosun, “Biz büyük fabrikalarla rekabet etmiyoruz. Büyük fabrikalarda olan makinalar burada bulunmaktadır. Herhangi bir katkı maddesi olmadan değirmenden doğal ve organik un öğütüyoruz. Unun daha beyaz olması için bazı katkı maddeler kullanılıyor biz bu kanserojen maddeleri ve asitleri kullanmıyoruz. Bizim işletmemiz diğer fabrikalar gibi ticari amaç gütmüyor.” diye konuştu.

“120 YILLIK DEDE MESLEĞİNİ SONUNA KADAR SÜRDÜRMEK İSTİYORUM”

Muş’un topraklarının tarım için verimli olduğunu söyleyen Tosun “Muş tarımsal üretimin bol olduğu verimli topraklara sahip. Bu verimli toprakların çoğu buğday, mısır ve arpa tarımı yapılıyor. Köylüler kendi un ihtiyaçlarını ekmiş oldukları buğdaylardan girerek, değirmene getirip öğütüyorlar. Evde yapılan unlar ve ekmekler daha sağlıklı. 120 yıllık dede mesleğini sonuna kadar sürdürmek istiyorum. Bu mesleği gerçek anlamda öğrenmek isteyen kişi sayısı çok az. Kimse çocuğunun çırak olarak çalışmasını istemiyor.” şeklinde konuştu.