HABER49- Muş’ta 5 Aralık Dünya Gönüllüler Günü kapsamında düzenlenen programda, arama kurtarma saha eğitimlerini başarıyla tamamlayan 309 Destek AFAD Gönüllüsü'ne sertifikaları ve kimlik kartları verildi. Muş AFAD Müdürlüğü tarafından organize edilen törende gönüllülüğün toplum için taşıdığı önem ön plana çıkarıldı.
VALİ ÇAKIR: GÖNÜLLÜLÜK İNSANLIK GÖREVİDİR
Törende konuşan Muş Valisi Avni Çakır, gönüllülüğün yalnızca bir fedakârlık değil aynı zamanda bir insanlık görevi olduğunu belirtti. AFAD gönüllülerini “Bir başkasının acısını hafifletmek ve yükünü omuzlamak amacıyla yola çıkan gönüllüler” olarak tanımlayan Vali Çakır, Dünya Gönüllüler Günü’nü kutladı.
Türkiye’nin son 4–5 yıl içinde yangınlar, seller ve büyük depremler dahil olmak üzere çok ciddi afetlerle karşı karşıya kaldığını hatırlatan ve hazırlığın önemine dikkat çeken Çakır, afetlere hazırlığı tam olan ülkelerin, süreçleri daha az hasarla atlattığını, hazırlıkların eksik olduğu durumlarda ise yükün ağırlaştığını kaydetti.
“NUH TUFANI'NA BENZER BİR AFET YAŞADIM”
Vali Çakır, Türkiye'nin son yıllarda yaşadığı afet süreçlerini aktarırken özellikle sel, yangın ve 6 Şubat depremleri gibi büyük felaketlerin, hazırlık ve müdahale kapasitesinin önemini açık biçimde gösterdiğini belirtti. Çakır, “Bildiğiniz gibi ülkemiz özellikle son 4-5 yıl içerisinde çok ciddi afetler geçirdi. Önce özellikle Orta Karadeniz ve Batı Karadeniz'de başlayan sel afetleri ve en son olarak da 6 Şubat depremleri ile beraber tarihte görülmemiş, en büyük afete maruz kaldı” dedi.
Çakır, 2021 yılında Kastamonu’nun Bozkurt ilçesinde yaşanan sel felaketinde karşılaşılan tabloyla ilgili olarak, “Resmen ben o gün Nuh Tufanı'nı yaşadım” ifadesini kullandı.
Konuşmasında Almanya’dan gelen genç bir gönüllünün destek çalışmalarında üstlendiği görevi örnek gösteren Çakır, genç nüfusun gönüllülük bilinciyle daha fazla sürece dahil olması gerektiğini söyledi.
“ELİ AYAĞI TUTAN HERKESİ AFAD GÖNÜLLÜSÜ OLMAYA DAVET EDİYORUM”
Vali Çakır, afet büyüklüklerinin zaman zaman dış destek olmaksızın yönetilemeyecek seviyeye ulaştığını ifade ederek, arama-kurtarma süreçlerinde vardiya zorunluluğu ve personel ihtiyacına dikkat çekti: “Bir binaya arama kurtarma ekibi vermeniz için en az 3 tane ekip yapmanız gerekiyor. Sadece bir binaya 50-60 kişi düşüyor."
Muş’taki AFAD gönüllü sayısının mevcut afetlerde yetersiz kalabileceğini vurgulayan Çakır, “O yüzden eli tutan, ayağı tutan, bu konuda en iyisi olan herkesi yaşına bakmadan AFAD gönüllüsü olmaya ben şahsen davet ediyorum” diye konuştu.
“AFAD GÖNÜLLÜ SAYISI YIL SONU HEDEFİ 7 BİN İLA 7 BİN 500 KİŞİ”
Çakır, 6 Şubat depremleri sonrasında bölgede görev yaptığı süre boyunca yaşanan zorlu çalışma koşullarından örnekler vererek, teknolojik altyapının önemine de değindi. Muş’ta yürütülen tatbikatlar, eğitimler ve hazırlık çalışmalarından bahseden Çakır, ildeki AFAD gönüllüsü sayısını açıkladı ve hedeflerini şu sözlerle aktardı:
“2025 yılı itibarıyla Muş’ta gönüllü sayımız 6 bin 437’ye ulaşmış durumda. Yıl sonu hedefimiz ise 7 bin ile 7 bin 500 gönüllüye erişmek. Bu sayının artırılması için çalışmalarımızı kararlılıkla sürdüreceğiz. Bugün sertifika alan 309 gönüllümüzün kurumlara göre dağılımını da paylaşmak isterim. Milli Eğitim’den 40, Tarım Müdürlüğü’nden 6, Emniyet’ten 2, Muş Alparslan Üniversitesi’nden 145, Müftülük'ten 2, Aile ve Sosyal Hizmetler'den 3, Sağlık Müdürlüğü’nden 5, Cemre Gençlik Vakfı’ndan 33 ve diğer kamu kurumları ile vatandaşlardan 73 kişi sertifika almaya hak kazanmıştır.”
“TÜRKİYE HER AN AFET RİSKİYLE KARŞI KARŞIYA OLAN BİR ÜLKE”
Törende konuşan İl AFAD Müdürü Ahmet Daştemir de afet yönetimi sisteminin temel yapı taşlarını ve gönüllülerin rolünü anlattı.
Türkiye’nin her an afet riskiyle karşı karşıya olan bir ülke olduğunu belirten Daşdemir, AFAD’ın kuruluşuyla birlikte tüm süreçlerin Bütünleşik Afet Yönetim Sistemi çerçevesinde planlandığını ifade ederek, “Kriz Yönetimi anlayışından Risk Yönetimi anlayışına geçen, afetin zararlarını en aza indirmeye çalışan bir afet yönetim sistemi oluşturulmuştur” dedi.
Daştemir, 6 Şubat 2023 depremlerinin büyüklüğünü hatırlatarak, afet sonrası toplumun sergilediği dayanışmaya vurgu yaptı:
“Deprem sonrasında devletiyle, milletiyle bir seferberlik hali oluşturuldu. O acının içinde bizi ayakta tutan bir şey vardı, yardımlaşma ve dayanışma."
AFAD gönüllülerinin afetlerin her aşamasında kritik rol üstlendiğini hatırlatan Daştemir, gönüllülerin beklentisiz şekilde topluma katkı sunduğunu belirtti.
“‘BEN DE VARIM’ DİYEN HER BİR GÖNÜLLÜMÜZE TEŞEKKÜR EDİYORUM”
Konuşmasında AFAD gönüllülük sisteminin işleyişine ilişkin bilgiler paylaşan Daştemir, “AFAD Gönüllü Eğitim Programı; çevrimiçi eğitimler, yüz yüze eğitimler ve saha eğitimlerinden oluşmaktadır” dedi ve e-Devlet üzerinden gönüllülük başvurularının yapılabildiğini ifade ederek, vatandaşların SMS ve e-posta yoluyla yönlendirildiğini hatırlattı.
Muş’ta gönüllü sayısının giderek arttığını açıklayan Daştemir, “İlimizde 2025 yılı itibari ile Müdürlüğümüz Temel Afet Gönüllüsü sayısı 5 bin 803 kişiye çıkmıştır. Toplamda AFAD gönüllüsü sayısı 6437 kişidir” ifadelerini kullandı.
Sertifika almaya hak kazanan 309 gönüllünün kimlik kartlarıyla birlikte AFAD sistemine dahil edildiğini belirten Daştemir, gönüllülerin önemine dikkat çekerek, “Yardımlaşma ve dayanışma ruhunun öncüsü olan gönüllülerimiz zor zamanlarda hep yanımızda olmuş ve görev almışlardır” diye konuştu.
Konuşmasını, afetlerde görev almayı taahhüt eden gönüllülere teşekkür ederek sonlandıran Daştemir, “Sertifika almaya hak kazanmış, ‘Ben de varım’ diyen her bir gönüllümüze teşekkür ediyorum. Rabbim ülkemizi her türlü afetlerden korusun” dedi.
AFAD GÖNÜLLÜSÜ AKARSU, GÖNÜLLÜLÜK SÜRECİNİ ANLATTI
Programda konuşan AFAD gönüllüsü Zehra Akarsu, gönüllü olma sürecini şekillendiren kişisel deneyimlerini paylaştı. İlk olarak 23 Ekim 2011 Van depremine tanıklık ettiğini belirten Akarsu, o dönemde 13 yaşında olduğunu ve depremi bir çocuğun anlayabileceği kadar hissettiğini söyledi. Van’da yaşayan kan kardeşi Şeyda’dan haber alamadığı süreyi hayatının en büyük korkularından biri olarak tanımlayan, 6 Şubat depremlerinin ise yaşamındaki en sarsıcı deneyimi oluşturduğunu belirten Akarsu, Van’da bile böyle bir sarsıntı hissetmediğini anlattı.
Deprem sonrasında yapılan yardımların yetersiz kaldığı yönündeki eleştirilerin kendisini harekete geçirdiğini dile getiren Akarsu, “Ben bu eleştirilere karşı AFAD gönüllüsü olmaya karar verdim. Eğitimsizdim, bilgisizdim ama gerekirse bir bardak çay bile vererek oraya destek olmak istiyordum” dedi.
Online eğitimlerini tamamladıktan sonra Muş AFAD koordinatörlüğünde yüz yüze eğitim aldığını belirten Akarsu, kendisine destek veren tüm AFAD gönüllü koordinatörlerine teşekkür etti.
Programa Muş Emniyet Müdürü Melih Kuzudişli, Muş Alparslan Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Talat Körpınar, Tarım ve Orman Müdürü Necattin Gönç, Aile ve Sosyal Hizmetler Müdürü Ahmet Kırtay, Gençlik ve Spor İl Müdürü Yusuf Kılıç, İl Müftüsü İbrahim Yavuz ve AFAD gönüllüleri katıldı.
