Gündem

Marmara Depremleri Sıklaşıyor: Uzmanlardan Kritik Açıklama

Marmara Denizi, Marmaraereğlisi açıklarında 5 büyüklüğünde bir depremle sallandı. Uzmanlar, depremin hissedilme şiddetinin derinlik ve merkez üssün yerleşim alanlarına yakınlığıyla doğrudan ilişkili olduğuna dikkat çekti.

Abone Ol

HABER49-Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nurcan Meral Özel, “Depremin derinliği sığ ise sarsıntı çok daha yoğun hissediliyor. Marmara içindeki Kuzey Anadolu Fay Zonu’nun segmentlerinde bu büyüklükte depremler sıklıkla yaşanıyor” ifadelerini kullandı. Özel, artçı sarsıntıların yönünün deprem sonrası gözlemlenerek netleşeceğini vurguladı. Ayrıca bu tür depremlerin öncü mü yoksa artçı mı olduğunu belirlemenin karmaşık fay yapısı nedeniyle anlık olarak mümkün olmadığını açıkladı. Marmara Denizi’nin jeolojik yapısının karmaşıklığı, bilim insanlarının artçı ve öncü sarsıntıları ayırt etmesini zorlaştırıyor. Uzmanlar, bölgedeki fay hatlarının farklı segmentlerde çalışmasının deprem riskini sürekli canlı tuttuğunu belirtiyor.

23 NİSAN DEPREMİ İLE BAĞLANTISI: TARİHSEL KIRIKLAR ÖNEMLİ

Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Fatih Bulut, Marmara Denizi’nde 1963 Çınarcık Depremi’nden bu yana 5 ve üzeri büyüklükte depremlerin sıklaştığını açıkladı. Bulut, “5 ve üzeri depremler artık Marmara’da daha sık görülüyor. Bu durum, istatistiki olarak deprem öncesi davranışları anlamlandırmada kritik bir gösterge” dedi. Uzman, son depremin 23 Nisan’da Silivri açıklarında meydana gelen 6,1 büyüklüğündeki depremin batı ucundaki kırıkla ilişkili olduğunu belirtti. Tarihsel verilere göre 1766 yılında yaşanan büyük depremlerin biri İstanbul, diğeri Tekirdağ açıklarında kaydedilmişti. Bulut, son depremin bu tarihsel kırıklar arasında gerçekleştiğine dikkat çekerek, Marmara Denizi’nin geçmişteki kırıkların etkisiyle hâlâ risk altında olduğunu vurguladı.

ÖNCÜ VE ANA DEPREMLERİ AYIRT ETMEK ZOR

Uzmanlar, Marmara Denizi’nde meydana gelen orta büyüklükteki depremlerin öncü olup olmadığının anlık veriyle belirlenemediğini söylüyor. Prof. Dr. Bulut, “Deprem istasyonlarından gelen ilk verilerde, öncü depremle ana şok arasında herhangi bir ayırt edici özellik bulunmuyor. Bu nedenle, hangi depremin öncü olduğunu söylemek mümkün değil” ifadelerini kullandı. Öte yandan, Marmara’da 5 ve üzeri depremlerin eskisine göre daha sık yaşandığına dikkat çekiliyor. Bu durum, bölgedeki fayların dinamik yapısını ve deprem riskini güncel olarak ortaya koyuyor. Prof. Dr. Özel de orta büyüklükteki depremlerin Marmara Denizi’nde olağan bir durum olduğunu belirterek, bölge halkının tedbirli olması gerektiğini vurguladı.