HABER49-2025 hac ibadetini tamamlayan ilk Malatyalı kafile, memleketlerine döndü. 191 kişilik grup, yakınları tarafından Malatya Havalimanı’nda güllerle karşılandı. Kafile başkanı Şükrü Koç, hacda yalnızca kendileri için değil, Filistinli Müslümanlar için de dua ettiklerini belirtti.
Kutsal Yolculuk Tamamlandı: İlk Kafile Malatya’ya Ayak Bastı
2025 yılı hac dönemi kapsamında kutsal topraklara giden Malatyalı hacıların yurda dönüş süreci başladı. Diyanet İşleri Başkanlığı organizasyonuyla hac farizasını yerine getiren ilk kafile, Suudi Arabistan’dan Malatya’ya ulaştı. 191 kişiden oluşan kafile, Malatya Havalimanı’nda coşku ve duygusal anlarla karşılandı. Aralarında 7 din görevlisinin de bulunduğu grup, yakınları ve Diyanet yetkilileri tarafından güllerle karşılanırken, havalimanı adeta bir sevgi seline dönüştü.
Karşılama töreninde duygu dolu anlar yaşandı. Aileler aylar sonra kavuştuğu yakınlarına sarılırken, birçok hacı gözyaşlarını tutamadı. Malatya İl Müftüsü Ramazan Dolu da karşılamada hazır bulundu ve hacılara "hoş geldiniz" diyerek çiçek takdim etti. Kutsal topraklarda geçirilen her anın manevi derinliğiyle dolu olduğunu ifade eden hacılar, dönüş yolculuklarının huzurla tamamlandığını belirtti.
Kafile Başkanı: Hem Kendimiz Hem Tüm Müslümanlar İçin Dua Ettik
Malatya İl Müftülüğü Hac ve Umre Hizmetleri Şube Müdürü ve kafile başkanı Şükrü Koç, yurda dönüşlerinde yaptığı açıklamada önemli mesajlar verdi. 2025 hac döneminde Malatya’dan toplamda yaklaşık 750 kişinin hac ibadetini yerine getirmek üzere kutsal topraklara ulaştığını belirten Koç, kendilerinin Diyanet İşleri Başkanlığı'nın ikinci kafilesi olduğunu ancak yurda dönen ilk grup olduklarını kaydetti.
Koç açıklamasında, “Bu kutsal görevi bizlere nasip eden Rabbimize hamdolsun. Hac boyunca yalnızca kendi ibadetlerimiz için değil, dünyanın dört bir yanındaki mazlum Müslümanlar, özellikle de Filistinli ve Gazzeli kardeşlerimiz için de dua ettik. Cenab-ı Allah Filistin’e zafer, mazlumlara ferahlık nasip etsin” ifadelerine yer verdi. Hacıların, hac sürecinde yaşadığı manevi tecrübeler ve birlikte edilen dualar, İslam dünyasındaki birlik ve dayanışma ruhunu bir kez daha pekiştirdi.