HABER49-Özellikle Akçadağ, Battalgazi ve Yazıhan ilçelerinde üreticiler, bahar aylarında yaşanan ani sıcaklık düşüşü nedeniyle büyük zarar gördü. Malatya’nın iklimine özgü olarak yılın belirli dönemlerinde karşılaşılan bu tip doğal afetler, üreticiyi alternatif arayışlara yöneltti. İşte bu noktada kavun ve karpuz, üreticinin umudu oldu.
Akçadağ ilçesine bağlı Karakıpnar ve Ilıcak mahallelerinde yapılan yoğun tarımsal çalışmalar sonucunda yaklaşık 600 dönümlük alanda kavun ve karpuz üretimi gerçekleştirildi. Yıllardır kayısı üretimiyle geçimini sağlayan çiftçiler, bu sezon meyve bahçelerinin yanı sıra sebze meyve tarlalarına da yönelerek alternatif tarımı benimsedi. Bu strateji, yalnızca ekonomik zararı azaltmakla kalmadı, aynı zamanda bölgedeki tarım çeşitliliğinin artmasına da katkı sundu.
KALİTELİ HASAT, GÜÇLÜ TALEP: ÜRETİCİNİN YÜZÜ GÜLÜYOR
Kavun ve karpuz tarlalarında başlayan hasat, bu yıl üreticinin beklentisinin üzerinde bir verim sundu. Özellikle sulama olanaklarının iyileştirildiği alanlarda yetiştirilen ürünlerde kalite oldukça yüksek. Üreticiler, ürünlerin aromasından görünümüne kadar her açıdan memnuniyetlerini dile getiriyor. Hasat edilen karpuzlar iri, sulu ve tatlı olurken; kavunlar da raf ömrü ve dayanıklılık açısından pazarın taleplerine yanıt veriyor.
Üretici Burak Ata, bu yılın meyve verimliliği açısından son yılların en iyisi olduğunu belirterek, “Verimli bir sezon geçiriyoruz. Karpuzun kilosunu toptan 3 TL, kavunu ise 12 TL’den satıyoruz. Toptancılardan yoğun talep var, bu da bize moral veriyor” dedi. Ata, aynı zamanda geleneksel yöntemler yerine modern tarım teknikleri kullandıklarını ve bunun hem kaliteyi hem de verimi artırdığını söyledi.
ALTERNATİF TARIM, BÖLGE EKONOMİSİNE CAN VERİYOR
Malatya’da tarımın yalnızca kayısıya bağımlı olmaktan çıkması gerektiğini her fırsatta dile getiren uzmanlar, Akçadağ’daki bu üretim modelini örnek gösteriyor. Kavun ve karpuz gibi yazlık ürünlerin hem kısa vadede gelir sağlaması hem de bölgedeki iş gücünü harekete geçirmesi açısından büyük avantaj sunduğu ifade ediliyor.
Alternatif tarıma yönelimin desteklenmesi gerektiğini belirten yerel yetkililer, çiftçilere fide desteği, sulama yatırımları ve pazar ağı geliştirme gibi alanlarda teşvik sağlanacağını açıkladı. Bu süreç, yalnızca çiftçinin değil, tarım işçisinin, nakliyecinin, pazarcının ve tüketicinin de kazandığı bir ekonomik döngü yaratıyor. Böylece don, dolu ve kuraklık gibi risklere karşı tarımsal direnç artırılmış oluyor.