HABER49-Sabah saatlerinde hava yoluyla Erzurum’a gelen Uraloğlu, ardından karayolu ile şantiye sahasına geçerek mühendislerden güncel bilgi aldı. Projenin yalnızca iki şehri birbirine bağlamadığını, ülkenin kuzey-güney yönlü lojistik koridorunda hayati bir rol üstlendiğini belirten Uraloğlu, Kırık Tüneli’nin Ovit Tüneli’nin tamamlayıcısı olduğuna dikkat çekti. Tünel ve bağlantı yollarının tamamlanmasıyla birlikte Erzurum ile Rize arasındaki mevcut 248 kilometrelik güzergâhın 196 kilometreye düşeceğini ifade eden Bakan Uraloğlu, fiziksel standartların yükselmesiyle ulaşım süresinin de 40 ila 60 dakika arasında azalacağını söyledi. Projenin 7 bin 100 metrelik çift tüplü tünelleri, viyadükleri, bağlantı yolları ve acil kaçış rampalarıyla Türkiye’nin dağlık coğrafyasında hayata geçirilen stratejik mühendislik yatırımlarından biri olduğunun altını çizen Bakan, güzergahın kış şartlarında yaşanan riskleri büyük ölçüde ortadan kaldıracağını aktardı. Bölgenin ulaşım yükünü hafifletecek bu yeni aksın, Karadeniz ile Doğu ve Güneydoğu Anadolu arasındaki lojistik trafiği daha hızlı ve güvenli hale getireceği vurgulandı.
“Dağların Kalbine Mühendislik İmzası Attık”: Zorlu Zemin ve Yoğun Su Baskısı Özel Çözümler Gerektirdi
Bakan Abdulkadir Uraloğlu, Kırık Tüneli’nin dünya ölçeğinde zorlu zemin koşullarına sahip alanlardan biri üzerinde inşa edildiğini belirterek kazı-destekleme çalışmalarının yüzde 90’ının, nihai beton kaplamasının ise yüzde 78’inin tamamlandığını açıkladı. Dağın içinde karşılaşılan jeolojik yapıların sıradan olmadığını, mühendislik ekiplerinin her bir metrede olağanüstü dikkat ve titizlikle çalıştığını belirten Uraloğlu, tünel inşaatının yoğun yeraltı suyu baskısıyla mücadele edilerek yürütüldüğünü söyledi. Saniyede 206 litreye ulaşan su deşarjının, özel tekniklerle kontrol altına alındığını belirten Bakan, bu miktarın bir yüzme havuzunu 15 dakikada doldurabilecek güçte olduğunun altını çizdi. Proje kapsamında zemindeki su yoğunluğunu azaltmak için açılan kuyular ve uygulanan jeoteknik güvenlik yöntemleri sayesinde tünel ilerlemesinin güvenli şekilde sürdüğü ifade edildi. Uraloğlu, “Bu yapı yalnızca bir ulaşım yatırımı değil, dağların içerisine mühendislik kabiliyetimizi nakşeden bir eser” diyerek Türkiye’nin mühendislik kapasitesinin en karmaşık coğrafyalarda dahi başarıyla çalışabildiğini vurguladı. Projenin hızından çok güvenli ve kalıcı bir şekilde tamamlanmasına önem verdiklerini ifade eden Bakan, Kırık Tüneli’nin tamamlandığında Erzurum’u Karadeniz’e bağlayan en güvenli ve modern ulaşım hatlarından biri olacağını söyledi.
“Hayalden Gerçeğe Dönüşen Proje”: Erzurum Ulaşım Ağı 23 Yılda Büyük Ölçüde Yenilendi
Erzurum ve çevresindeki ulaşım projelerine ilişkin kapsamlı değerlendirmelerde bulunan Bakan Uraloğlu, son 23 yılda yalnızca Erzurum’un ulaşım ve iletişim altyapısına 126 milyar liranın üzerinde yatırım yapıldığını açıkladı. 2002 yılında 49 kilometre olan bölünmüş yol uzunluğunun bugün 624 kilometreye çıktığını, bitümlü sıcak karışım kaplamalı yol uzunluğunun ise 40 kilometreden 629 kilometreye yükseldiğini hatırlatan Bakan, bölge genelinde 12 büyük karayolu projesinin devam ettiğini belirtti. Ovit Tüneli ve Pirinkayalar Tüneli gibi dev yatırımların hizmete alınmasıyla ağır kış koşullarında kesintiye uğrayan trafiğin artık güvenli şekilde devam ettiğini söyleyen Uraloğlu, Horasan-Karakurt Yolu, Aksukapı Köprülü Kavşağı, Erzurum-Çat-Karlıova ve Çobandede-Hınıs-Varto yolları gibi kritik güzergahların tamamlandığını aktardı. Demiryolu yatırımlarına da değinen Bakan, Erzurum Palandöken Lojistik Merkezi’nin bölge ekonomisine büyük katkı sunduğunu, Erzincan-Erzurum-Kars hızlı tren hattının etüt-proje çalışmalarının da sürdüğünü ve 2026’da tamamlanmasının hedeflendiğini açıkladı. Erzurum Havalimanı’nda uygulanan CAT-3 sistemiyle ağır sis koşullarında dahi uçuş operasyonlarının güvenle icra edilebildiğini vurgulayan Bakan Uraloğlu, Erzurum’un ulaşımda bölgesel bir merkez olma konumunu güçlendirecek projelere kesintisiz şekilde devam edeceklerini kaydetti.
