HABER49- İzmir Trekking Kulübü ve Gençlik ve Spor Bakanlığına bağlı Dağcılık Kulübü’ne kayıtlı lisanslı sporculardan oluşan 30 kişilik ekip, Türkiye’nin doğusundaki saklı cennetlerden biri olan Hakkari’deki Cilo-Sat Dağları’na tırmandı. 3 bin 320 metre rakıma sahip bu dağ silsilesi, zorlu tırmanış rotaları ve doğanın büyüleyici manzaralarıyla katılımcıları adeta kendine hayran bıraktı. Etkinlik kapsamında bölgeyi çok iyi bilen yerel bir rehber de gruba eşlik etti. Katılımcılara bölgedeki buzul yapıları hakkında bilgi veren rehber, özellikle buzulların üzerine çıkmanın hem yasak hem de tehlikeli olduğunu vurguladı. Geçmişte buzula çıkan bir kişinin hayatını kaybettiğini belirten rehber, katılımcıları dikkatli olmaları konusunda uyardı. Rehber eşliğinde yapılan doğa yürüyüşü sırasında katılımcılar, vadinin hem görsel hem de iklimsel çeşitliliğinden oldukça etkilendi.
CENNET-CEHENNEM VADİSİ’NDE DÖRT MEVSİM BİR ARADA YAŞANDI
Doğa yürüyüşü boyunca Cennet-Cehennem Vadisi’nde adeta dört mevsim bir arada yaşandı. Vadideki iklim geçişleri ve doğal dokular, doğa severler için benzersiz bir deneyim sundu. İzmirli doğasever Canan Taşkın, bu özel doğa yürüyüşünün ardından yaptığı açıklamada, bölgenin eşsiz manzarası karşısında büyülendiklerini dile getirdi. “Burada dört mevsimi aynı anda yaşadık. Bu kadar güzel bir coğrafyayı daha önce keşfetmemiş olmak bizi çok üzdü. Aslında bu bir keşif değil, bir geç kalmışlık. Her doğaseverin burada olması gerektiğini düşünüyorum,” diyen Taşkın, Hakkari'nin sahip olduğu doğa zenginliğine dikkat çekti. Katılımcıların birçoğu, bu bölgeye dair daha önce medyada yeterince bilgiye ulaşamadıklarını, ancak yerinde gördüklerinde Hakkari’nin sadece doğasıyla değil, misafirperver insanlarıyla da dikkat çektiğini vurguladı.
HAKKARİ’NİN DOĞASI, KÜLTÜRÜ VE MİSAFİRPERVERLİĞİ DAĞCILARI ETKİLEDİ
İzmir’den gelen bir diğer dağcı olan Özgür Alageyik, Hakkari’ye ilk kez geldiğini ve beklentilerinin çok üzerinde bir deneyim yaşadığını ifade etti. “Buralar gerçekten muhteşem. Hem doğa hem de insanlar çok güzel. Halk çok misafirperver. Gittiğimiz her yerde samimiyetle karşılandık. Özellikle halk oyunlarına tanıklık etmek, buradaki kültürel zenginliği daha iyi anlamamızı sağladı,” dedi. Cilo-Sat Dağları’nın eteklerinde yer alan köylerde yöre halkının da misafirlere olan ilgisi ve desteği, dağcıların ziyaretini unutulmaz kıldı.