HABER49-Döviz kuru ve enflasyon kaynaklı maliyet artışları, en temel modellerin bile milyonlarca liraya ulaşmasına neden oldu. Bu durum, Hazine ve Maliye Bakanlığı ile Ticaret Bakanlığı’nı harekete geçirdi. Ankara kulislerinden gelen bilgilere göre, özellikle ilk kez araç sahibi olacak vatandaşlara yönelik kapsamlı bir destek paketi hazırlanıyor. Paket, Özel Tüketim Vergisi (ÖTV) indirimi ve kamu bankaları aracılığıyla sağlanacak düşük faizli araç kredisi uygulamalarını kapsıyor.
Hazırlık aşamasındaki paketin amacı, artan maliyetler nedeniyle ertelenmiş otomobil hayallerini canlandırmak. 30 Ekim 2025 itibarıyla Ankara’daki siyasi ve ekonomik kulislerde en çok konuşulan konu, “İlk Aracını Alana Destek Paketi” oldu. Hazine ve Maliye Bakanlığı ile Ticaret Bakanlığı’nın ortak çalıştığı bir çalışma grubu, iki ana destek modelini detaylı şekilde inceliyor. Yetkililer, düzenlemenin hem sektördeki stok sorunlarını dengelemesini hem de vatandaşın alım gücünü artırmasını hedefliyor.
ÖTV İndirimi: 5 Yıl Satmama Şartıyla Gerçekleşecek
Masadaki en radikal düzenleme, ÖTV indirimi veya muafiyeti olarak öne çıkıyor. Ancak bu indirim dar kapsamlı ve belirli şartlara bağlı uygulanacak. Piyasa spekülasyonunu önlemek ve kısa vadeli al-sat ticaretini engellemek amacıyla, yeni düzenlemede kilit şart, aracın alındıktan sonra 5 yıl boyunca satılmaması. Türkiye’de sıfır araçların karaborsada yüksek fiyatlarla el değiştirmesi, devletin sağlayacağı ÖTV avantajının gerçek kullanıcıya ulaşmasını zorlaştırıyor. Bu nedenle 5 yıllık taahhüt, spekülatörleri piyasadan uzak tutmanın temel yolu olarak görülüyor.
Düzenleme yalnızca sıfır araçları değil, aynı zamanda kayıt dışı kazanç elde edilmesini de engellemeyi amaçlıyor. 5 yılın sonunda araç satılmak istenirse, ÖTV indirimiyle sağlanan avantajın bir kısmının geri alınması gibi mekanizmalar da teknik çalışmalar arasında değerlendiriliyor. Bu sistem, hem piyasa istikrarını korumayı hem de devletin gelir kaybını minimize etmeyi hedefliyor.
Düzenlemenin Önündeki İki Büyük Engel
Kulislere yansıyan bilgilere göre, ÖTV indiriminin hayata geçmesinin önünde iki büyük engel bulunuyor. İlk olarak, devletin en büyük gelir kalemlerinden biri olan ÖTV’den önemli ölçüde vazgeçmek, bütçe disiplini ve parasal sıkılaşma politikaları açısından zorluk yaratıyor. Hazine ve Maliye Bakanlığı, ekonomik dengeleri korumak için indirimin boyutunu dikkatle belirleyecek.
İkinci olarak, bayilerdeki sıfır araç stoklarının yetersizliği, piyasada suni bir talep patlamasına neden olabilir. Bu durum, ÖTV indiriminden beklenen faydayı azaltabilir ve fiyatları daha da yukarı çekebilir. Yetkililer, bu riski azaltmak için stok durumu ve piyasa talebini analiz ederek düzenlemenin uygulanabilirliğini test ediyor.
0,49 Faizli Araç Kredisi Desteği
ÖTV indiriminin yanı sıra veya alternatif olarak sunulması planlanan ikinci destek modeli, kamu bankaları aracılığıyla sağlanacak yüzde 0,49 faizli araç kredisi. Krediden yararlanacak kişiler, ilk defa araç sahibi olacak ve aldıkları aracı 5 yıl boyunca satmama taahhüdü verecek. Kredinin Ziraat Bankası, Halkbank ve Vakıfbank aracılığıyla verilmesi planlanıyor.
Bu düşük faizli kredi desteği, yüksek faizlerin baskısı altında ezilen dar ve orta gelirli vatandaşları hedef alıyor. Araç alım maliyetlerini düşürmek ve otomobil sahibi olmayı kolaylaştırmak amacıyla tasarlanan bu model, hem ÖTV indirimi ile birlikte hem de tek başına uygulanabilir seçenekler olarak masada bulunuyor.