HABER49-Iğdır’da 2025-2026 av sezonu açıldı. Doğa Koruma ve Milli Parklar İl Müdürlüğü ekipleri, kaçak avcılığa karşı sahada sıkı denetimlerle doğal yaşamı koruma altına aldı.
Iğdır’da 2025-2026 av sezonu 23 Ağustos itibarıyla açıldı. Doğa Koruma ve Milli Parklar İl Müdürlüğü ekipleri, avcılığın yasal çerçevede sürdürülmesi ve doğal yaşamın korunması amacıyla sahada yoğun denetimlere başladı.
Iğdır’da Av Sezonu Açıldı: Denetimler Aralıksız Devam Ediyor
Iğdır’da 2025-2026 av döneminin başlamasıyla birlikte sahada hareketlilik arttı. Doğa Koruma ve Milli Parklar İl Müdürlüğü ekipleri, avcıların yasal sınırlar içinde kalması için kontrol faaliyetlerini aralıksız sürdürüyor. Özellikle hafta sonları ve avın yoğun olduğu bölgelerde denetim noktaları kuruluyor. Bu kapsamda, avcıların ruhsat belgeleri, avlanma izinleri, avlanan türlerin korunma statüsü ve kota sınırları titizlikle inceleniyor. Yetkililer, sürdürülebilir avcılığın ancak kurallara uyumla mümkün olabileceğini vurgularken, doğal yaşamı tehdit eden kaçak avcılığa karşı sıfır tolerans uygulanacağını ifade ediyor. Sahadaki uygulamalar sayesinde hem biyolojik çeşitliliğin korunması hem de nesli tehlike altında olan türlerin güvence altına alınması amaçlanıyor.
Kaçak Avcılığa Geçit Yok: Sürdürülebilirlik Vurgusu
Yeni sezonun başlamasıyla birlikte özellikle kaçak avcılığa yönelik tedbirler artırıldı. Doğa Koruma ve Milli Parklar ekipleri, hem kırsal bölgelerde hem de avcıların yoğun olarak bulunduğu alanlarda devriye faaliyetlerini sıklaştırdı. Denetimlerde, avlanma kurallarını ihlal eden kişilere idari yaptırımlar uygulanıyor. Bu kapsamda, belgesiz avlanan ya da yasaklı türleri hedef alanlara ciddi para cezaları kesiliyor. Yetkililer, doğal dengenin korunmasının yalnızca devletin değil, avcıların da sorumluluğunda olduğunu vurguluyor. Ayrıca, Merkez Av Komisyonu Kararı çerçevesinde belirlenen türlerin ve kotaların aşılmasının önüne geçilmesi, gelecek nesillerin de avcılıktan faydalanabilmesi için kritik bir öneme sahip. Iğdır’da yürütülen çalışmalarla hem doğa koruma bilincinin artırılması hem de yerel halkın sürece daha aktif katılım göstermesi hedefleniyor.