• Ana Sayfa
  • HER İNSAN KENDİ KADERİNİ YAŞAR

HER İNSAN KENDİ KADERİNİ YAŞAR

Kader konusu insanoğlunu var oluşundan beri etkilemiştir. Kader İslam dininde hep tartışılan bir konu olmasına rağmen; baktığınızda inançlı ya da inançsız, hangi dinden olursa olsun bütün insanlığı ilgilendirir. Her insan öyle ya da böyle kaderini yaşar. İslam dininin inancına göre imanın 6. şartı ‘ Kadere inanmak, hayır ve şerrin Allah’tan geldiğine inanmaktır. Kader sözlük anlamı […]

HER İNSAN KENDİ KADERİNİ YAŞAR
Saadet Sezer
Yayınlanma

14:10 - 04 Aralık 2019

Güncelleme

14:10 - 04 Aralık 2019

Okuma Süresi

7 dakika

Kader konusu insanoğlunu var oluşundan beri etkilemiştir. Kader İslam dininde hep tartışılan bir konu olmasına rağmen; baktığınızda inançlı ya da inançsız, hangi dinden olursa olsun bütün insanlığı ilgilendirir.

Her insan öyle ya da böyle kaderini yaşar. İslam dininin inancına göre imanın 6. şartı ‘ Kadere inanmak, hayır ve şerrin Allah’tan geldiğine inanmaktır. Kader sözlük anlamı olarak alın yazısı, yazı, talih anlamına gelmektedir. Her şeyi yaratan Allah’tır. Allah Dünyada olacakları önceden bilmektedir. Allah yarattıkları içerisinde insanı en üstünü kılmış ve onlara verdiği aklı en iyi şekilde kullanmalarını istemiştir. İnsanlar tedbirini almadan, aklını kullanmadan hata üstüne hata yapıp, işte bu kader ne yapalım derse hem İslamiyet’e hem de insanlığa uymaz. Onun için bizler tedbirimizi almalıyız ondan sonra takdiri Allah’a bırakmalıyız. ‘Biz her insanın kaderini boynuna yükledik. Kıyamet günü kendisine, açılmış olarak karşılaşacağı bir kitap olarak çıkaracağız.’ (İsra suresi 13. ayet) Ayetiyle insanları yaptıklarıyla sorumlu tutmuştur. Geçenlerde beni çok etkileyen bir olayı sizlerle paylaşmak istiyorum. Bir belgesel kanalında belgesel izliyordum. Belgeselin adı Uçak kazaları raporu… Belgeselde Çin hava yollarına ait bir uçağın inişte dağa çarpmasını anlatıyordu. Yolcuların çoğu Koreli’ydi. Uçak Güney Kore’ye inişe geçtiğinde rüzgârın ters olması nedeniyle kule görevlisi, uçağın pistin diğer tarafından inmesi yönünde pilotlara talimat verdi. Oraya kadar sorunsuz gelen uçak doğruca inişe geçseydi uçuşu tamamlamış olacaktı…

Uçağın yolcuları arasında Kore’li turist rehberiyle beraber turistler vardı. 40 kişiydiler. Turistler otelden yola çıkıp, hava alanına doğru hareket ettiklerinde rehber telefonunu ve notlarını otelde unuttuğunu hatırlar. Geri dönmek zorunda kalırlar. Havaalanına geldiklerinde geç kaldıkları için, uçağın arka tarafına oturtulurlar. Turistler buna çok kızar, kendi aralarında rehbere sert sözler söylerler. Onun bu unutkanlığı kariyerini ve işini çok etkileyecektir. Rehber buna çok üzülür.. Uçak inişe geçmek için pistin diğer tarafına doğru dolanır. Çok alçalır. Son anda dağı fark ettiğinde çok geçtir. Uçak dağa çarpar parçalanır. Uçaktan 35 kişi kurtulur. Kurtulan kişiler uçağın arkasında oturan rehber ve turistlerdir. Rehber ‘ Benim bu hatamın bizi kazadan sağ olarak kurtaracağını hiç bilemezdim’ diye anlatır. Ben bunu izlediğimde çok etkilenmiştim. ‘Sizin hayırsız gördüğünüz şey, aslında hayırlıdır; hayırlı sandıklarınız da hakkınızda hayırlı değildir siz bilmezsiniz cümlesi bir an düşüncelerimde yer etti. Bu olaydan sonra ertesi gün elime aldığım bir kitabımın arasına koymuş olduğum takvim yaprağında bununla ilgili bir ayet karşıma çıktı. Bu bir tesadüf olamaz diye düşündüm. Bana göre hayatta hiçbir şey tesadüf değildir. Takvimde Allah’ın sözü vardı. Allah bizlere şöyle diyordu:  Olur ki, bir şey sizin için hayırlı iken, siz onu hoş görmezsiniz. Yine olur ki bir şey sizin için kötü iken, siz onu seversiniz. Allah bilir siz bilmezsiniz. Bakara suresi ayet 216 Gerçekten de bazen hiç beğenmediğimiz bir şey için, ileride iyi ki bu şekilde olmuş demiyor muyuz? Ya da çok istediğimiz bir şey olduğunda keşke olmasaydı da sağlığım yerinde olsaydı gibi sözler söylemez miyiz? Bunları bütün insanlar yaşıyordur. Duygular, hisler, tepkiler evrenseldir. Hepimiz insanız sonuçta. Nitekim hepimizi o yüce güç Allah yarattı. Yaşadığım olaylarda anlayamadığım ya da bilemediğim konularda Kuranın Türkçesini okur, ne demek istediğini düşünür ve bize verdiği mesajı algılamaya çalışırım hep. Bu olaya benzer karşılaştığım olaylarda yaşadıklarımı Allah’ın bize mesajı olarak düşünür, ona göre hareket ederim.

Şimdiye kadar hiç bir zararını görmedim aksine bunun faydasını gördüm. Kader; Tanrı’nın yaratıldığımız anda bizler için öngördüğü yaşamdır. Çocukluğumuzda bizlere kaderin alnımızda yazılı olduğu öğretildi. Hiç unutmam bir arkadaşım alnını sıkı sıkı silerdi, kaderim silinsin diye. Çocukluk işte…  Şimdi anlamıştır kaderin silinmediğini…

Kaderimizi yaşarken her şeyin hayırlısını dilemek gerçekten çok önemli… Dilimizde de yerleşmiş bir sözdür hayırlısı. Bunu milletçe çok kullanırız. Bu bize güç verir ve çok da yabana atılacak alelade bir söz değildir. Çok önemlidir. Bir şeyi dilerken illa mutlaka böyle olsun diye kaderi zorlamamak, diretmemek gerekir. Bazen bir şeyleri oluruna bırakmak en iyisidir. Hani deriz ya zamana bıraktık. Allah en iyi şekilde bizim için en iyisini düşünmüştür. Çok tartışılan kaderi başka bir açıdan anlatmaya çalışayım. Şöyle düşünün gökyüzünden aşağıya doğru baktığımızda bir tren yoluna devam etmekte, aynı anda dönemeçten dönen bir araba hızla trene doğru yaklaşmakta. Siz onları görüyorsunuz, çarpışmaları an meselesi ama onlar birbirlerinden habersiz ilerliyorlar. Araba tam hemzemin geçidine geldiğinde durmakla durmamak arasında kalır. Saniyeler içinde geçmeye karar verir. O an tren çok yaklaştığı için kurtaramaz ve arabaya çarpar. Sürücü can ve mal kaybına sebep veren kararı kendisi vermiştir. O onun kaderinde önceden yazılmıştır. Yanlış karar vermesi onun hayatına mal olmuştur. Allah kaderi yaratmıştır fakat karar vermeyi insana bırakmıştır.

Kişi hemzemin geçitten geçip geçmemeyi ya da başka yoldan gitmeyi kendisi karar verir. Kendi kararlarımız olmadan başkalarının kararları yüzünden zarar gören çok insan vardır. İnsan kaderini yaşarken hastalanır, sakat kalır, işten çıkarılır. Bazen insan bunların gerçekleşmesini önleyemez fakat tedbirini alıp, gayret göstermesi gerekir. Yaşadığı bütün acılara sabredip, tevekkül eden kişilerin güzel şeylerle mükâfatlandırıldığını da şahit olmuşuzdur hep. Çevremizde çok sabrettin hakettin sen bunu dediğimiz sevdiklerimiz yok mu? Acıları kaderimizde yaşamak zor olsa da Allah kesinlikle sabrını veriyor. Her acının her zorluğun ilacı zaman…

Aman kaderimizde ne varsa o olacak deyip; tedbiri, yaşamı elden bırakmamalıyız. Zaten bu şekilde bir düşünce kesinlikle inancımıza aykırı…

‘Başarı, zenginlik, mutluluk, huzur’ için çalışmalı gayret etmeliyiz. Bütün insanlar için her şeyin hayırlısını diliyorum. Hayırlı kaderler olması dileklerimle…  Sevgiler…

giresun escort