Gündem değiştirmede bir numarayız! Son zamanlarda nerdeyse her gün farklı bir gündemle uyanıyoruz..
Halkın alım gücü düşmüş, dolar bahanesiyle fiyatlar tavan yapmış, ekonomik kriz kapıları zorlamaktan vazgeçip kırmaya, parçalamaya niyetlenmiş durumda.. Halk madden tükenme noktasına gelmiş, kısık sesle değil, artık yüksek sesle feryat edip duyun bizi artık derken.. Ama başka gündemler var ülkede!
Kriz her alanda kendini göstermeye başlarken, esnaf kepenk kapatıp, çek ve senedini ödeyememe durumuna gelirken, dar gelirliler de markete gitmekten korkar hale geldiler. Krizle birlikte Devlet kurumlarında da tasarruf tedbirleri alınmaya israftan bahsedilmeye başlandı. Zamanında tedbirler alınsaydı bugün halk bu zorlukları yaşar mıydı acaba? Giden gitti kalan sağlar bizimdir! Ama başka gündemler var ülkede!
Bir tarafta evine ekmek götürmeye zorlanan çok büyük bir kesim var ülkede, diğer tarafta ise sayıları çok olmayan ama ülkenin kaymağını yiyen, millete tepeden bakan akıl vermede de geri durmayan bir kesim. Altta kalanın canı çıksın misali! Ama başka gündemler var ülkede!
Dün ‘ekmek aslanın ağzındaydı’ para kazanmak zordu. Aslanın ağzındaki ekmeği bin bir güçlükle çıkarıp evinde çoluk çocuğuna taşıyan onların geçimini sağlamaya çalışan halk, ne yazık ki bugün o aslanları uzaklarda bile olsun göremiyor! ‘Aslanlar şimdi zengin mahallesinde’ cirit atıyor. Ama başka gündemler var ülkede!
Kendisi sigara içerken evladına ‘sigara içme!’, direksiyona geçince arabayı adeta uçuran ama oğluna ‘sakın hız yapma’ diyen bir baba, ne kadar etkili, inandırıcı olur? Külfeti çeken vatandaş nimeti de paylaşmak ister. Ne güzel söylemiş Cennet mekan ‘Bu millet, gömleğini satar ama devletinin yanında yerini alır. Yeter ki, kendisini idare edenlerin samimiyetine, açıklığına inanmış olsun’…
Bir inekten sağdığı sütle geçimini sağlayan yaşlı kadının oğlu hergün litrelerce süt içince satacak süt kalmıyormuş, Yaşlı kadın Bir Allah dostuna gidip ‘buna bir dua et süt içmesin yoksa aç kalacağız’ diye ricada bulunmuş. O da kırk gün sonra gelmelerini istemiş. Kırk gün sonra döndüklerinde sadece çocuğa ‘’artık süt içme’’ demiş göndermiş.Çocuk artık o günden snra süt içmemeye başlamış, yaşlı kadın bunun hikmetini sorunca Allah dostu da ‘geldiğinizde ben de süt içiyordum, kırk gün bende süt içmedim ki sözümün tesiri olsun’ demiş..!
İdarecilerimiz elbette halkın sorunlarını dinliyor, duyuyor, tedbir almak için çaba sarf ediyor! Çözüm yollarını her alanda dile getiriyor!.. O zaman niye sorunlar devam ediyor, niye kimse hayatından memnun değil? Halkın sorunları ancak halkın yerine kendini koyan, derdiyle dertlenen, bunu da halkına hissettiren, seçimden seçime değil alışkanlık haline getiren idarecilerle halledilir! Ama başka gündemler var ülkede!
Milletin derdiyle dertlenen bu uğurda da şehit edilen Muhsin Yazıcıoğlu ”Bu millet, kendisinin yapmış olduğu fedakârlıkların aynısını yönetenlerinin yapacağına inandığı zaman onun etrafında kenetlenir, hiç tereddüt etmez.” diyerek milletin nabzını ölçemeyen üst makamlara bu mesajla yön vermeye çalışmıştı..
Gündem de ne yok!
Şimdilik ülke gündeminde Gençlerin uyuşturucu bağımlılığı, Ahlakın çöküşü, İşsizlik, Ekonomik Kriz, Fiyat pahalılığı, Halkın yaşadığı geçim darlığı, Doların yükselmesi yok… Bunlar birinci öncelikli gündem maddeleri değil!
Gündemde peki ne var!
Yaklaşan Yerel Seçimler, İttifaklar yapılacak mı? CHP nin İş Bankası hisseleri hazineye devredilecek mi? Rahip Brunson’un serbest bırakılması, Arda Turan ahlaksız olayı, Suudi Arabistan’lı Gazeteci Kaşıkçı suikasti, Danıştay kararıyla geri dönen Andımız okunmalı mı okunmamalı mı?
İlimizde ise,
Zaten işleri iyi gitmeyen esnafın Ekonomik krizle iflasın eşiğine gelmesi, Alt yapı ve Üst yapı çalışmaları, Yerel seçimlerde partilerde aday adayları, çetin geçen kış şartlarında kömür ve doğalgaz fiyatlarının tavan yapması, İşsizlik,….
önceden ayda, üç ayda bir gündemi meşgul eden tartışmaların yerini artık günü birlik gündemler tutmaya başladı…
Herşeye rağmen ne olursa olsun “İnancınızı, ümidinizi ve hayallerinizi asla kaybetmeyin!”
Vesselam…