HABER49-Millet Hanı’nda düzenlenen anma programı, Gemuhluoğlu’nun hem memleketine olan bağlılığını hem de ülke edebiyatına kazandırdığı eserleri hatırlatma amacı taşıdı. Etkinlik, yerel halkın yoğun ilgisi ve katılımıyla dikkat çekerken, konuşmacılar Gemuhluoğlu’nun hayatı, eserleri ve Arapgir kültürü ile kurduğu derin bağ üzerine kapsamlı bilgiler verdi. Program, sadece bir anma etkinliği değil, aynı zamanda gelecek nesillere kültür ve edebiyat sevgisini aktarma fırsatı olarak değerlendirildi.
Mahmut Bıyıklı’dan Gemuhluoğlu’na Övgü
Etkinliğe konuşmacı olarak katılan Türkiye Yazarlar Birliği İstanbul Şube Başkanı ve Bakan Danışmanı Mahmut Bıyıklı, Fethi Gemuhluoğlu’nun Arapgir’e olan güçlü bağını anlattı. Bıyıklı, Gemuhluoğlu’nun annesi tarafından Arapgir kültürüyle yetiştirildiğini ve memleketine olan sevgisini hayatının her alanında gösterdiğini vurguladı. “Röportajlarında ‘Arapgirliyim’ demekle yetinirdi, bu bile onun memleket sevdasını anlatır” diyen Bıyıklı, Gemuhluoğlu’nun sadece yerel bağlarını değil, evrensel perspektifini de yazılarında ortaya koyduğunu ifade etti. Arapgir Postası’nda kaleme aldığı yazılarla, ulusal dergilerde görünmekten kaçınarak yerel gazetelerde derin meseleleri işlediğini belirtti. Bu yaklaşım, Gemuhluoğlu’nun fikir dünyasının ve edebi duruşunun güçlü bir göstergesi olarak dikkat çekiyor.
Gemuhluoğlu’nun Büyük Türkiye İdeali ve Dostluk Anlayışı
Konuşmasında Gemuhluoğlu’nun hayat felsefesine de değinen Bıyıklı, merhumun büyük Türkiye idealine adanmış bir yaşam sürdüğünü aktardı. Gemuhluoğlu’nun dostluğu ibadet gibi gördüğünü ve milletin yeni fetihler yapmasının ancak yeni Fethiler yetiştirmekle mümkün olduğunu belirtti. Bu sözler, Gemuhluoğlu’nun hem bireysel hem de toplumsal vizyonunu ortaya koyarken, eğitim ve kültür alanındaki mirasının önemini bir kez daha gözler önüne serdi. Etkinlik, soru-cevap bölümü ile izleyicilerin merak ettikleri sorulara yanıt bulmasını sağladı ve program, musiki dinletisi ile son buldu. Katılımcılar, hem kültürel hem de duygusal bir atmosferde Gemuhluoğlu’nu anmanın anlamını derinden hissetti.
