HABER49- Erzurum, Kurban Bayramı’nın manevi atmosferinde anlamlı bir yürüyüşe ev sahipliği yaptı. Kent merkezindeki Lala Mustafa Paşa Camii önünde toplanan sağlık çalışanları, doktorlar ve tıp fakültesi öğrencileri, İsrail’in Gazze’de süregelen saldırılarına dikkat çekmek ve yaşanan zulmü protesto etmek amacıyla yürüyüş düzenledi. Ellerinde Türk, Filistin ve Doğu Türkistan bayrakları taşıyan grup, döviz ve pankartlarla Yakutiye Medresesi’ne kadar yürüdü.
Yürüyüş boyunca atılan sloganlar ve taşınan pankartlarda, İsrail’in Gazze’de uyguladığı insanlık dışı politikalara tepki gösterildi. Özellikle sağlık çalışanlarının yoğun katılım gösterdiği etkinlik, bayram günü olmasına rağmen yüzlerce kişinin desteğiyle gerçekleşti. Katılımcılar, Gazze halkına yönelik vahşetin son bulması ve uluslararası kamuoyunun bu zulme sessiz kalmaması gerektiğini vurguladı.
Erzurum’daki yürüyüş, şehir halkı ve basın mensupları tarafından ilgiyle takip edilirken, sosyal medyada da geniş yankı buldu. Gazze’de yaşanan insanlık dramının Türkiye’nin dört bir yanında hissedildiğini bir kez daha gözler önüne seren bu etkinlik, vicdanların sesi olmayı başardı.
MADLEEN GEMİSİ VE 12 VİCDANLI İNSANIN SESSİZ ÇIĞLIĞI
Yürüyüş sırasında basın açıklaması yapan Abdurrahman Gazi Vakfı Başkan Yardımcısı Şerafettin Macit, 82 haftadır Gazze için seslerini yükselttiklerini hatırlatarak, yaşanan vahşeti bir kez daha dile getirdi. Macit, Gazze halkının sistematik şekilde katledilmesine ve aç bırakılmasına karşı uluslararası duyarsızlığa tepki gösterdi.
Açıklamasında, geçtiğimiz günlerde 12 aktivistin gıda ve tıbbi malzeme taşıyan Madleen isimli gemiyle Gazze’ye ulaşmaya çalıştığını aktaran Macit, bu sivil girişimin uluslararası sularda İsrail tarafından durdurulup aktivistlerin hukuksuzca gözaltına alındığını belirtti. Macit, bu olayın sadece bir insani yardım girişimi değil, aynı zamanda zulme karşı bir vicdan hareketi olduğunu vurguladı.
İsrail’in, dünyaya şirin görünmek amacıyla yardım gemisindeki aktivistlere su ve sandviç verdiği anların fotoğraflarını paylaşarak algı yönetimi yapmaya çalıştığını belirten Macit, gerçeğin bu olmadığını ve dünya kamuoyunun bu sahtekârlığa kanmaması gerektiğini ifade etti. Madleen gemisinin, adeta Nuh’un Gemisi gibi insanlığın son kalan vicdanını kurtarmak için yola çıktığını söyleyen Macit, bu girişimin dünya genelinde yankı uyandırması gerektiğinin altını çizdi.
ERZURUM’DAN GAZZE’YE UMUT VE MÜCADELE ÇAĞRISI
Yapılan açıklamada, Madleen gemisinin engellenmesinin Gazze için mücadele eden vicdan sahiplerini yıldırmayacağı mesajı verildi. Macit, bu olayın ardından dünyanın dört bir yanından yüzlerce yardım gemisinin aynı anda Gazze’ye doğru yola çıkması gerektiğini ve bunun için hazırlık yapılması çağrısında bulundu.
Açıklama, uluslararası hukuk yollarının zorlanması ve İsrail’in insan hakları ihlallerinin belgelenerek dünya kamuoyuna sunulması gerektiği yönünde de çağrılar içerdi. Özellikle sağlık çalışanlarının Gazze’deki insanlık dramına sessiz kalmayacağını ve bu konuda her türlü desteği vermeye devam edeceklerini belirten Macit, Erzurum’daki yürüyüşün sadece bir başlangıç olduğunu ifade etti.
Bu anlamlı etkinlik, bayram günü olmasına rağmen vicdan sahibi insanları bir araya getirerek İsrail’in işlediği insanlık suçlarını bir kez daha haykırdı. Katılımcılar, sosyal medya hesaplarından da bu yürüyüşe dair görüntü ve mesajlar paylaşarak geniş kitlelere ulaşmayı hedefledi. Gazze için atılan her adımın, insanlık adına bir umut ışığı olduğunu belirten sağlık çalışanları, mücadelelerinin süreceğini vurguladı.