HABER49-Erzurum’da okul öncesi öğretmenlere yönelik düzenlenen otizm farkındalık eğitimi, öğretmenlerin gelişimsel farklılıklara karşı bilinçlenmesini sağladı. Eğitimde otizmin tanımı, tanılama yöntemleri ve sınıf içi yaklaşımlar detaylı şekilde ele alındı.
“Happy City” Projesi Kapsamında Öğretmenlere Özel Eğitim
Erzurum’da otizm spektrum bozukluğu konusunda toplum farkındalığını artırmayı hedefleyen kapsamlı bir eğitim programı düzenlendi. Avrupa Birliği Eğitim ve Gençlik Programları Merkezi Başkanlığı (Türkiye Ulusal Ajansı) tarafından desteklenen ve Erzurum İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nün proje ortağı olduğu “Happy City” adlı proje kapsamında hayata geçirilen program, Aziziye, Palandöken ve Yakutiye ilçelerindeki resmî ve özel okullarda görev yapan okul öncesi öğretmenlerini kapsadı. Eğitimin ana teması, öğretmenlerin otizmli bireyleri daha iyi anlayabilmeleri ve sınıf içi etkileşimlerini bu doğrultuda geliştirebilmeleri üzerine kuruldu.
Palandöken Necip Fazıl Kısakürek Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen eğitim seminerine İl Millî Eğitim Müdürü Yakup Yıldız’ın yanı sıra Atatürk Üniversitesi’nden alanında uzman akademisyenler de katıldı. Seminere gösterilen yoğun ilgi, hem öğretmenlerin konuyla ilgili duyarlılığını hem de otizmli bireylerin toplumsal hayata katılımı açısından eğitimcilerin üstlendiği kritik rolü bir kez daha ortaya koydu. Bu tür etkinliklerin, okul öncesi dönem gibi temel eğitim süreçlerinde farkındalık kazandırmak açısından büyük önem taşıdığı vurgulandı.
Uzmanlardan Otizm Üzerine Bilimsel ve Uygulamalı Sunumlar
Seminerin en dikkat çekici bölümlerinden biri, Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk ve Ergen Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Uzm. Dr. Özgür Esmeray’ın yaptığı sunum oldu. Esmeray, otizmin tanımı, belirtileri, tanılama süreçleri, davranış problemleri ve bu sorunlarla baş etme yöntemleri üzerine detaylı bilgiler verdi. Katılımcı öğretmenlere, otizmli çocukların eğitim sürecinde nasıl daha etkili bir yaklaşım benimseyebilecekleri uygulamalı örneklerle anlatıldı. Sunum sırasında sınıf içi stratejiler, iletişim kurma yolları ve aile-öğretmen iş birliğinin önemi üzerinde duruldu.
Ayrıca öğretmenlerin bireysel soruları da tek tek cevaplandırıldı. Seminer boyunca otizme yönelik önyargıların kırılması, farklılıkların birer zenginlik olarak kabul edilmesi ve bu çocukların potansiyellerini en iyi şekilde ortaya koyabilecekleri eğitim ortamlarının sağlanması gerektiği vurgulandı. Eğitim sonunda katılımcılara katılım belgeleri takdim edildi. Etkinlik, öğretmenlerin ve akademisyenlerin hep birlikte çektirdiği hatıra fotoğrafıyla son buldu. Bu eğitim, yalnızca bilgi kazandırmakla kalmadı, aynı zamanda öğretmenlerin mesleki motivasyonuna da güçlü bir katkı sundu.
