Bölge

Erzurum'da Karaz Kültürü'ne farklı bir bakış: Arkeolojik bulguların ışığında yeni yorumlar

Erzurum Arkeoloji Müzesinde yapılan bir araştırma, erken dönem kazılarından çıkan Karaz Kültürü’ne ait pişmiş toprak hayvan figürinlerini mercek altına alarak ilginç bulgulara ulaşmıştır.

HABER49-Rabia Akarsu ve Elif Şener’in gerçekleştirdiği bu araştırma, Karaz Kültürü’nün sosyal yapısı ve dini inançları hakkında yeni ipuçları sunuyor. Bu kültürün, Kafkas Dağları'ndan Orta Anadolu’ya, Hazar kıyılarından Doğu Akdeniz’e kadar geniş bir coğrafyada etkili olduğu bilinmektedir. Erzurum Arkeoloji Müzesinde, özellikle Pulur Höyüğü, Güzelova Höyüğü ve Sos Höyük’te yapılan kazılarda, 20 adet pişmiş toprak hayvan figürü bulunmuştur. Araştırmanın bulguları, bu figürlerin Karaz Kültürü’nün sosyal ve dini yaşamını anlamada ne denli önemli olduğunu ortaya koyuyor.

KARAZ KÜLTÜRÜ’NÜN ZENGİN TARİHSEL ARKA PLANI VE HAYVAN FİGÜRİNLERİNİN ANLAMI

Karaz Kültürü, özellikle Erken Tunç Çağı’nda etkili olmuş bir kültürdür ve bu döneme ait pek çok arkeolojik buluntu, kültürün geniş bir coğrafyaya yayıldığını gösteriyor. Geç Kalkolitik ve Erken Tunç Çağı’na ait olduğu belirlenen hayvan figürinleri, dönemin dini ve toplumsal yapısı hakkında önemli bilgiler sunuyor. Araştırmacılar, figürinlerin yalnızca çocukların oyuncakları ya da yetişkinlerin çocukları eğitmek için kullandığı nesneler değil, aynı zamanda dini ve kültürel ritüellerde yer alan objeler olduğunu ileri sürüyorlar. Bu figürlerin farklı yorumlarla ele alınmasının, o dönemin toplumsal yapısını ve inançlarını anlamamıza yardımcı olduğu vurgulanmaktadır. Hayvan figürinlerinin dinî amaçlarla, tapınaklarda ve ocak etrafında kullanılması, bu figürlerin kültürel bağlamda ne kadar önemli olduğunu ortaya koyuyor.

HAYVANCILIKLA İLİŞKİLİ KARAZ KÜLTÜRÜ VE DİNÎ İNANÇLAR

Karaz Kültürü'nün bir diğer önemli yönü ise dönemin halkının büyük ölçüde hayvancılıkla geçimini sağlamış olmalarıdır. Bu bağlamda, boğa, koyun, koç gibi evcilleştirilmiş hayvan figürlerinin, Karaz halkının dini inançları ve tapınak ritüellerinde önemli bir yer tutması büyük olasılıktır. Sos Höyük’teki kazılar, hayvan figürlerinin özellikle ocakların etrafında bulunmasının, ateşin kutsal bir anlam taşıdığını düşündürmektedir. Araştırmalara göre, Karaz Kültürü’nün halkı, hayvancılığı bereketin ve yaşamın bir simgesi olarak kabul etmiş ve bu figürleri dini tapınaklarında kullanmışlardır. Pulur ve Sos Höyük’te bulunan figürler, bu kültürün dini inançlarıyla ilişkili olarak büyük bir sembolik değere sahiptir.

KUŞ FİGÜRLERİ VE KARAZ KÜLTÜRÜ’NDEKİ ANLAMI

Karaz Kültürü’ne ait figürinler arasında kuş figürlerinin yer alması, çok dikkat çeken bir diğer unsurdur. Kuş figürleri, arkeolojik çalışmalarda genellikle yaşamın yenilenmesi ve ruhun sembolü olarak değerlendirilmiştir. Karaz Kültürü’ne ait kazılarda, özellikle Pulur-Sakyol Höyük’te kuş figürlerinin yer aldığı küplerin bulunması, bu figürlerin dini anlam taşıdığını ve dönemin halkı için özel bir öneme sahip olduğunu düşündürmektedir. Kuş, geçmişteki diğer kültürlerde de ruhu simgeleyen bir öğe olarak yer almış ve yaşamın yenilenmesiyle ilişkili kabul edilmiştir.