HABER49-Şimşek, geri dönüşüme olan ilgisi ve ustalığıyla adeta bölgenin kültürel mirasını yaşatıyor. Şenyurt Mahallesi’ndeki atölyesinde bugüne kadar 500’ün üzerinde ahşap ürün ortaya çıkaran usta, eserlerini satmayarak kendi koleksiyonunda biriktiriyor. Üzerinde uyguladığı eskitme teknikleri sayesinde ahşap oymalar, Osmanlı döneminden çıkmış gibi bir antika görünümü kazanıyor ve görenleri kendine hayran bırakıyor. Bu eserler, hem geçmişe bir yolculuk hem de doğaya saygının sanatla buluştuğu örnekler olarak dikkat çekiyor.
Abdulkadir Şimşek’in yarattığı eserler kadar onları üretmek için kullandığı makineler de oldukça ilgi çekici. Hurdalardan topladığı parçalarla kendi atölye düzeneklerini kuran usta, inovatif çözümlerle üretim yapıyor. Örneğin, hidrolik sistemli dut sıkma makinesi, araba sileceği motoruyla çalışıyor ve dut suyunun ziyan olmadan verimli şekilde elde edilmesini sağlıyor. Bu yaklaşım, hem doğa dostu hem de ekonomik açıdan sürdürülebilir bir üretim modeli sunuyor. Şimşek’in çalışmaları, geri dönüşüm kavramını sanata dönüştürmenin yanı sıra, el işçiliği ve yaratıcılığın önemini de gözler önüne seriyor.
Ustanın yaşam felsefesi, kendi kendine yetebilmek üzerine kurulu. El emeği ürünlerinin yanı sıra evinde kaşar peyniri, beyaz peynir, meyve suyu gibi birçok gıdayı da doğal yöntemlerle üreten Şimşek, hem doğaya hem de kültürel değerlerine sahip çıkıyor. Atölyesi, sadece bir üretim alanı değil, aynı zamanda geçmişin izlerini bugüne taşıyan bir kültür köşesi olarak dikkat çekiyor. Bölgede yaşayan halk, Şimşek’in eserlerine ve geri dönüşüm konusundaki ustalığına büyük ilgi gösteriyor. Bu sayede Tortum, sanat ve doğa dostu üretimle buluşuyor ve yerel kültürün yaşatılmasına katkı sağlanıyor.




