HABER49- Elazığ Su Ürünleri Araştırma Enstitüsü ile Fırat Kalkınma Ajansı arasında imzalanan protokolle, Bingöl, Elazığ, Malatya ve Tunceli’de su ürünleri sektörünün mevcut durumu analiz edilecek.
Elazığ Su Ürünleri Araştırma Enstitüsü ile Fırat Kalkınma Ajansı (FKA) arasında, su ürünleri sektörüne yönelik önemli bir adım atıldı. “Su Ürünleri Değer Zinciri Analizi” başlıklı iş birliği protokolü, Elazığ, Bingöl, Malatya ve Tunceli illerini kapsayan bir projeyi içeriyor. Bu iş birliğiyle, bölge ekonomisinin güçlendirilmesi ve su ürünleri sektörünün ihtiyaçlarının daha net bir şekilde tespit edilmesi amaçlanıyor.
İmzalanan protokol kapsamında yürütülecek olan proje ile özellikle alabalık üretimi ve işleme süreçleri detaylı şekilde incelenecek. Proje bölgesinde yer alan Bingöl, Elazığ, Malatya ve Tunceli illerinde faaliyet gösteren işletmelerin üretim kapasiteleri, işleme teknikleri, tedarik zinciri yapıları ve pazarlama stratejileri analiz edilecek. Analiz çalışmaları sonucunda sektörün mevcut durumu belgelenecek, eksiklikler tespit edilecek ve bu alanlara yönelik stratejik çözüm önerileri geliştirilecek. Sektörün yapısal sorunlarına müdahale edilmesi, üretici ve işletmecilerin daha rekabetçi hale gelmesini sağlayacak. Aynı zamanda bölgenin ekonomik yapısına doğrudan katkı sunacak bu çalışma, yerel kalkınmanın önünü açacak yeni fırsatların belirlenmesini hedefliyor.
Elazığ Su Ürünleri Araştırma Enstitüsü Müdürü Özkan Özbay, protokole ilişkin yaptığı açıklamada, bu iş birliğinin son bir ay içerisinde Fırat Kalkınma Ajansı ile gerçekleştirilen ikinci stratejik proje olduğunu vurguladı. Özbay, bunun tesadüf olmadığını belirterek, kararlılıklarının ve vizyonlarının bir sonucu olduğunu ifade etti. Su ürünleri sektörünün artık sadece tartışılan değil, uygulamaya geçirilen adımlarla ilerleyen bir alan haline geldiğini dile getiren Özbay, bölgenin potansiyelini bildiklerini ve bu potansiyeli hayata geçirmek için sahada olduklarını söyledi. Ayrıca bu projeyle sektörün tüm yönleriyle analiz edileceğini ve ihtiyaç duyulan noktalara doğrudan müdahale edileceğini kaydetti. Protokolün sektöre sağlayacağı katkının yanı sıra, bölge kalkınmasına da önemli bir ivme kazandırması bekleniyor.