HABER49-Elazığ Veterinerler Odası Başkanı, şap hastalığına yakalanan hayvanların kesiminin güvenli olduğunu belirterek, hastalığın insan sağlığını tehdit etmediğini açıkladı.

Şap Hastalığı Hakkında Bilinmesi Gerekenler

Elazığ Bölge Veterinerler Odası Başkanı Cazim Bulut, son dönemde artış gösteren şap hastalığı ile ilgili kapsamlı açıklamalarda bulundu. Bulut, hastalığın özellikle çiftlik hayvanları ve çift tırnaklı hayvanları etkileyen viral bir hastalık olduğunu belirterek, Türkiye genelinde ve Elazığ’da çeşitli köylerde karantina ve önlem çalışmalarının sürdüğünü aktardı. Şap hastalığının 7 serotipten oluştuğunu belirten Bulut, bu serotiplerin A, O, C, Asya1, Asya2, Asya3 ve SAT1 olduğunu söyledi. Hastalığın sığırlarda daha ağır seyrettiğini, koyun ve keçilerde ise hafif belirtiler gösterdiğini ifade eden Bulut, yüksek ateş, depresyon, ağız ve tırnak bölgesinde kesecikler gibi semptomların görüldüğünü vurguladı. Veterinerler, hayvanların direncini artırmaya yönelik destekleyici tedaviler uygularken, hastalığın viral doğası nedeniyle spesifik bir tedavi olmadığını belirtti.

Bitlis’te Şehit Mahsun Yeşildemir’in Adı Köy Kütüphanesinde Yaşatılacak
Bitlis’te Şehit Mahsun Yeşildemir’in Adı Köy Kütüphanesinde Yaşatılacak
İçeriği Görüntüle

Hastalığın Yayılma ve Mevsimsel Etkileri

Bulut, şap hastalığının hızla yayıldığını ve çeşitli bulaş yollarına sahip olduğunu belirterek, bakıcıların rolü, hayvanların ahırlarda yakın bulunması ve ortak meralarda otlamalarının hastalığın yayılmasında kritik etkisi olduğunu söyledi. Virüsün çevre koşullarına dayanıklılığına dikkat çeken Bulut, yüksek ısılarda virüsün hızlı denatüre olduğunu, kış aylarında ise daha uzun süre yaşadığını ifade etti. Yaz aylarında ve hayvanların stres altında olduğu dönemlerde ölüm oranlarının yükseldiğini belirten Bulut, buna karşın sığır, koyun ve keçilerde ölüm oranlarının genel olarak düşük olduğunu ve hastalığın ekonomik açıdan daha çok önem taşıdığını dile getirdi.

Şap Hastalığı ve İnsan Sağlığı

Elazığ Bölgesi Veterinerler Odası Başkanı, şap hastalığına yakalanan hayvanların kesiminde insan sağlığı açısından herhangi bir risk olmadığını açıkladı. Bulut, literatürde zoonotik bir hastalık olarak geçse de saha deneyimlerinde insanlara ciddi bir bulaş gözlemlenmediğini ifade etti. Etin tüketiminin güvenli olduğunu belirten Bulut, alınan tüm tedbirlerin öncelikle hastalığı kontrol altına almak ve hayvanları korumak amacıyla uygulandığını vurguladı. Ayrıca, yapılan aşılama programlarının yalnızca belirli bir virüs tipine karşı koruma sağladığını ve diğer suşlara karşı bağışıklık geliştirmediğini dile getirdi. Özellikle genç hayvanlarda kalp kasına virüs yerleşmesi sonucu ölümlerin kaçınılmaz olabildiğini belirten Bulut, veterinerlerin ve üreticilerin bilinçli ve tedbirli olmasının önemine değindi.

Kaynak: İHA