HABER49- Rutin tarama davetiyle merkeze başvuran Yıldırım’a yapılan mamografi ve tetkikler sonucunda meme kanseri teşhisi konuldu. Hızla başlatılan tedavi süreci, hem kemoterapi hem de radyoterapi ile yürütüldü ve altı aylık tedavi sonunda Yıldırım sağlığına kavuştu. Erken teşhisin önemine dikkat çeken Yıldırım, özellikle 40 yaş üzeri kadınların herhangi bir belirti olmasa bile düzenli taramaya gitmesi gerektiğini vurguladı.
Sağlıklı Hayat Merkezi, yalnızca teşhis ve tedaviye erişim sağlamakla kalmıyor, aynı zamanda hastaların tedavi sonrası süreçlerini de destekliyor. Ravza Nur Yıldırım, tedavi sürecinde oluşabilecek yan etkiler için diyetisyen, fizyoterapist ve psikolog desteği alarak iyileşme sürecini sorunsuz tamamladı. Bu kapsamlı yaklaşım, erken teşhisin hayat kurtarıcı etkisini bir kez daha ortaya koyuyor.
Erken Teşhis ve Tedavi Süreci
Elazığ İl Sağlık Müdürlüğü’ne bağlı 3 Nolu Sağlıklı Hayat Merkezi hekimi Uzm. Dr. Mehmet Akif Açıkkapu, erken teşhisin önemine dikkat çekti. Dr. Açıkkapu, “Hastamız Ravza Nur Yıldırım, merkezimize davet edilerek yapılan mamografi ve tetkikler sonucunda meme kanseri teşhisi aldı. İleri basamak tedavi için yönlendirme yapıldı ve tedavi süreci başlatıldı. Bakanlığımız, erken teşhis ve tedavi sürecinde tüm kurumlarıyla vatandaşlarımıza destek oluyor. 20 yaş üzeri kadınlara kendi kendine meme muayenesi, 40 yaş ve üzeri kadınlara yılda bir klinik muayene ve 40-69 yaş arası kadınlara mamografi çekimi öneriyoruz. Sağlıklı Hayat Merkezleri ve Aile Sağlığı Merkezleri bu hizmetleri ücretsiz sunmaktadır” dedi.
Erken teşhis, kanserin ilerlemesini önlemekle kalmıyor, hastaların hayat kalitesini artırıyor. Ravza Nur Yıldırım’ın deneyimi, erken teşhisin hayat kurtarıcı gücünü gözler önüne seriyor. Mamografi ve diğer taramalar sayesinde hastalık, belirti vermeden önce fark edilebiliyor ve etkin tedavi uygulanabiliyor.
Hasta Deneyimi ve Toplumsal Farkındalık
Ravza Nur Yıldırım, kendi yaşadığı deneyimi paylaşarak toplumda farkındalık oluşturmayı amaçlıyor. “Sağlıklı Hayat Merkezi tarafından mamografi çekimine davet edildim ve tetkikler sonucunda meme kanseri olduğumu öğrendim. Eğer aramasalardı bunu fark edemezdim. Başlarda mamografi ile ilgili önyargılarım vardı, ancak kabul ettim ve şimdi çok mutluyum. Tedavim sonrasında merkezin fizyoterapist, diyetisyen ve psikologlarından destek almaya devam ediyorum. 40 yaş üzeri tüm kadınlara, herhangi bir belirti olmasa bile taramaya gitmelerini öneriyorum” dedi.
Bu deneyim, erken teşhisin hem bireysel hem de toplumsal açıdan önemini bir kez daha ortaya koyuyor. Sağlık kurumlarının düzenli davet ve tarama programları, kanser gibi hayati riskler karşısında etkin bir önlem mekanizması oluşturuyor. Erken teşhis sayesinde hem tedavi süreci daha kısa ve etkili oluyor hem de yaşam kalitesi korunmuş oluyor.




