HABER49-Prof. Dr. Naim Sağlam öncülüğünde gerçekleştirilen çalışmalarda, özellikle Sivrice ve Maden ilçelerinde bulunan iki farklı sülük türü bilim dünyasına tanıtıldı. Yeni türler, “Dina sivricensis” ve “Erpobdella madenensis” adlarıyla dünya literatürüne kazandırıldı. Yapılan araştırmalar, bu türlerin ekosistem dengesi ve potansiyel tıbbi faydaları açısından büyük önem taşıdığını ortaya koydu.

YENİ TÜRLERİN EKOSİSTEM VE SAĞLIK ÜZERİNDEKİ POTANSİYELİ ARAŞTIRILIYOR

Fırat Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Naim Sağlam, keşfedilen yeni türlerin ekosistemde üstlendiği rolleri ve insan sağlığı açısından taşıdığı potansiyeli değerlendirdi. Bugüne kadar dünya genelinde bilinen sülük türü sayısının 700’ü aştığını belirten Sağlam, Türkiye’den yeni keşfedilen türlerle bu sayının giderek arttığını ifade etti. Elazığ’ın doğal su kaynaklarında yaşayan bu türlerin, bilinen tıbbi sülüklerden farklı olarak kan emmeden beslendiğini vurgulayan Sağlam, bu yönleriyle yeni türlerin sağlık sektörü için alternatif enzim ve hormon kaynakları olabileceğini kaydetti.

Keşfedilen türlerin, bulundukları yaşam alanlarında biyolojik temizlik işlevi gördüğü, ölü ve zayıf organizmaları tüketerek su kaynaklarının ekolojik dengesine katkı sağladığı belirtildi. Ayrıca, bu sülüklerin taşıdığı biyokimyasal maddeler üzerine DNA ekstraksiyonu ve genetik analiz çalışmalarının devam ettiğini açıklayan Prof. Dr. Sağlam, yapılacak detaylı araştırmaların ardından bu türlerin insan sağlığına yönelik kullanımlarının netleşebileceğini duyurdu.

TÜRKİYE’NİN BİYOLOJİK ZENGİNLİĞİ DÜNYA BİLİM DÖKÜMANLARINDA

Türkiye’nin biyolojik çeşitliliği açısından dünyanın en zengin ülkeleri arasında yer aldığını söyleyen Prof. Dr. Naim Sağlam, yapılan keşiflerin sadece bilim dünyasına değil, ülke adına da prestij kazandırdığını belirtti. Özellikle Elazığ’ın Sivrice ve Maden ilçelerinde keşfedilen ve adını bu bölgelerden alan yeni türler sayesinde, bölgenin adının uluslararası literatürde yaşatıldığını vurguladı. Dünya genelinde tıbbi ve biyoteknolojik alanlarda değerlendirilen sülüklerin, keşfedilen bu yeni türlerle birlikte farklı kullanım alanlarına da kapı aralayabileceğini dile getirdi.

Prof. Dr. Sağlam, bu canlıların sadece tıbbi değil, ekosistem düzenleyicisi olarak da önem taşıdığını belirtti. Ortamlarda ölmüş veya hastalıklı canlıları tüketerek biyolojik temizlik yapan bu türlerin, ekolojik dengede kritik bir görev üstlendiklerini ifade etti. Sağlam ayrıca, yeni türlerin taşıdığı enzim ve hormonların tespit edilmesi halinde, doğal veya biyoteknolojik yöntemlerle yeni ilaçların geliştirilmesinin mümkün olabileceğini sözlerine ekledi. Fırat Üniversitesi’nin bu çalışması, Türkiye’nin biyolojik çeşitliliğini dünyaya duyururken, bilim dünyasında da büyük yankı uyandırdı.

Sarıkamış’ın Yaban Hayatı Zenginliği Bir Kez Daha Gözler Önüne Serildi Sarıkamış’ın Yaban Hayatı Zenginliği Bir Kez Daha Gözler Önüne Serildi

Kaynak: İHA