HABER49- Güneydoğu’nun kadim kenti Diyarbakır’ın yarım asırlık sosyal yaşamına ışık tutan tarihi arşivler ilk kez yayımlandı. Fotoğraflarda, kentin iz bırakan isimlerinin halkla iç içe kentin sorunlarını yerinde tartıştığı samimi anlar dikkat çekiyor.
Medeniyetlerin buluşma noktası Diyarbakır’ın zengin tarihinden süzülüp gelen ve bugüne kadar gün yüzüne çıkmamış fotoğraflar, kentin 50 yıl önceki zarafetini ve sosyal dokusunu yeniden canlandırdı. 1970’li yıllara ait bu özel kareler, sadece bir şehri değil; nezaketin, merhametin ve dayanışmanın hâkim olduğu bir dönemin ruhunu yansıtıyor.
MAKUS TALİHİ DEĞİŞTİREN "AKİL" İNSANLAR
13 bin yıllık geçmişiyle 40 medeniyete ev sahipliği yapan "Peygamberler ve Sahabeler Diyarı" Diyarbakır, bir zamanlar dışarıdan gelenlerin hürmeten temizlenmeden adım atmadığı bir nezaket merkeziydi. "Taşı kara, bahtı kara" denilen kentin kaderini değiştirmek için ömürlerini adayan şehrin ileri gelenleri, arşivden çıkan bu fotoğrafların başrolünde yer alıyor.
Dönemin Belediye Başkanı Nejat Cemiloğlu, Diyarbakırspor’un efsanevi başkanları Çelebi Eser, Ali Kahraman ve kentin diğer saygın eşrafları; sadece birer yönetici değil, aynı zamanda küskünleri barıştıran ve toplumsal huzuru sağlayan "akil insanlar" olarak bu karelerde boy gösteriyor.
SORUNLAR DAĞKAPI’DA, HALKLA BİRLİKTE ÇÖZÜLÜYORDU
Yayımlanan karelerde en dikkat çeken detay, protokol duvarlarının olmadığı bir Diyarbakır portresi. Dağkapı Meydanı ve Ulu Cami karşısındaki eski belediye binası önünde çekilen fotoğraflarda, yöneticilerin vatandaşlarla omuz omuza kentin sorunlarını istişare ettiği görülüyor.
SAHABELERİN GÖLGESİNDE DUA VE DAYANIŞMA
Diyarbakır’ın manevi kalbi olan Hz. Süleyman ve Şehit Sahabeler Türbesi’nde çekilen bir diğer fotoğraf ise kentin spor ve maneviyatla harmanlanmış sosyal yapısını gözler önüne seriyor. Şehrin eşraflarının yanı sıra dönemin Diyarbakırsporlu futbolcularının da eşlik ettiği dua anları, "kimsenin yatağa aç girmediği" o eski dayanışma kültürünü anımsatıyor.
BİR HİZMET SEVDASI: ÇELEBİ ESER VE YOL ARKADAŞLARI
1972 yılına ait kayıtlarda, Diyarbakırspor’un altın dönemine imza atan isimlerin şehre olan bağlılığı vurgulanıyor. Özellikle hayırseverliğiyle tanınan merhum Çelebi Eser’in okul, cami ve eğitim kurumlarıyla kente bıraktığı kalıcı eserler, o dönemki "hizmet odaklı" eşraf kültürünün en somut örneklerinden biri olarak gösteriliyor.
Bu arşivlik kareler, Diyarbakır’ın sadece taş binalardan ibaret olmadığını; asıl gücünü insanı yaşatan, halkına değer veren beyefendilerinden aldığını bir kez daha kanıtlıyor.






