ÇALIŞAN GEBE KADINLARIN YASAL HAKLARI

Abone Ol

Çalışan anne ve anne adaylarının yasal haklarıyla ilgili olarak bazı konulara açıklık getirmek istiyorum. Çocuk sahibi olma heyecanı yaşayan ebeveyn ve adaylarının yasal olarak birçok hakları mevcuttur.

Çalışma hayatı, kadınların ekonomik ve sosyal yaşamın her alanında var olabilmeleri açısından büyük bir kazanımdır. Ancak bu kazanım, özellikle anne adayları için çoğu zaman bir mücadele alanına dönüşebilmektedir. Oysa ki gebelik, bir hastalık değil; hayatın devamlılığının en temel unsurudur. Dolayısıyla çalışan gebe kadınların korunması hem bir insan hakkı hem de yasal bir zorunluluktur. İşverenler cinsiyet veya gebelik nedeniyle doğrudan veya dolaylı farklı işlem yapamaz.

Ayrıca hamile kadınların 6331 Sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği kanunu gereğince çeşitli hakları bulunmaktadır. Hamile kadınlar gece çalışmasında ve ağır işlerde çalıştırılması yasaktır. İşyeri hekim raporu ile gerekli görüldüğü takdirde, hamile kadın işçi sağlığına uygun olan daha hafif işlerde çalıştırılır. Bu halde işçinin ücretinde bir indirim yapılamaz.

Türkiye’de bu konuda başta 4857 sayılı İş Kanunu ve 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu olmak üzere birçok düzenleme bulunmaktadır. Kanun açıkça der ki: Gebe veya yeni doğum yapmış kadın işçiye, işyerinde diğer çalışanlarla aynı koşullarda davranılamaz; çünkü onların bedensel ve ruhsal durumları özel koruma gerektirir.

Hamileliğin tespitiyle birlikte kadın çalışan, doktor raporuna göre daha hafif işlerde görevlendirilme hakkına sahiptir. İşveren bu talebi reddedemez. Ayrıca, gece vardiyalarında gebe kadınlar çalıştırılamaz; doğum sonrası ise en az bir yıl gece çalışması yasaktır.

Kadın çalışanlar, doğumdan önce 8 hafta, doğumdan sonra 8 hafta olmak üzere toplam 16 haftalık ücretli izin hakkına sahiptir. Çoğul gebeliklerde bu süreye 2 hafta eklenir. Doktor raporu ile doğuma 3 hafta kala çalışabilir. Gerekli hallerde doktor raporuyla doğum öncesi kullanılmayan izinler doğum sonrasına aktarılabilir. Ayrıca, doğumda veya doğum sonrasında annenin ölümü hâlinde, doğum sonrası kullanılamayan süreler babaya kullandırılır. Üç yaşını doldurmamış çocuğu evlat edinen eşlerden birine veya evlat edinene çocuğun aileye fiilen teslim edildiği tarihten itibaren sekiz hafta analık hâli izni kullandırılmaktadır.

Doğumdan sonra ilk altı ay günde 1,5 saat, ikinci altı ay ise günde 1 saat süt izni verilir. Kamuda ise; doğumdan sonra ilk altı ay günde 3 saat, ikinci altı ay ise günde 1,5 saat süt izni verilir. Bu süre işçinin tercihine göre bölünerek veya topluca kullanılabilir. Bu zaman dilimleri çalışma süresinden sayılır ve maaştan kesinti yapılamaz.

Gebe olduğu için işten çıkarılan kadın işçi, ayrımcılığa maruz kaldığı gerekçesiyle işe iade davası açabilir. Ayrıca bu durumda işveren, ayrımcılık tazminatı ödemek zorundadır. Gebelik, iş sözleşmesinin feshi için hiçbir şekilde geçerli sebep sayılamaz.

İşveren gebe çalışanlar için yasal çerçeveler içerisinde özel politikalar uygulayabilir. İşveren, gebe çalışan için işyeri ortamında gerekli iş sağlığı ve güvenliği tedbirlerini almak zorundadır. Ağır kaldırma, kimyasal madde maruziyeti, radyasyon veya aşırı sıcak-soğuk ortamlarda çalışma gibi riskler kesinlikle engellenmelidir.

Bu haklar, sadece bir mevzuat detayı değil, aynı zamanda kadının onurunu ve anneliğin değerini koruma sorumluluğudur. Ancak uygulamada hâlâ birçok işyerinde, kadınlar bu haklarını bilmedikleri için mağduriyet yaşamaktadır. Bu nedenle işverenler kadar, sendikalar ve meslek örgütleri de bu bilinçlendirme sürecinde aktif rol almalıdır.

İş Kanunumuza göre hamilelik süresince kadın işçiye periyodik kontroller için izin verilmesi zorunludur. Bunun bir sınırı yoktur. Hamileliğin ilk tespitinden itibaren işçi çalıştığı sürece geçerlidir. Çalışan kadın kontrollere gittiği süre içerisinde işveren tarafından ücretinde kesinti yapılamaz. Psikolojik olarak baskı uygulanamaz. İşveren tarafından periyodik kontroller için izin verilmez ise kadın çalışanın bu konuyu ilgili Bakanlığa şikâyet etmesi mümkündür. İşine sırf hamile olduğu için son verilen bir kadın işe iade isteyebileceği veya kötü niyet tazminatı talep edebileceği gibi ayrımcılık yasağı kapsamında Türkiye İnsan Hakları Kurumu’na da başvuruda bulunabilir.

Gebe veya emziren kadınların izin süreleri: Gebe çalışanlar günde 7,5 saatten fazla çalıştırılamaz. Yeni doğum yapmış 1 yıl boyunca gece çalıştırılmaları yasaktır. Gebe oldukları sağlık raporuyla tespitinden itibaren doğuma kadar Gece çalışmaya zorlanamazlar. Periyodik kontroller Ücretli izin verilir. 100-150 kadın çalışanın olduğu iş yerlerinde En çok 250 metre uzaklıkta bir emzirme odası, 150 ‘den çok kadın çalışı olan işyerlerinde Yurt zorunlu. Mesafe 250 m fazla ise araç zorunludur.

Unutulmamalıdır ki, bir toplumun ilerlemesi; sadece çalışan sayısının artmasıyla değil, çalışanların haklarının korunmasıyla mümkündür. Gebe kadın, üretimden dışlanacak değil; korunarak desteklenecek bir değerdir.

‘’Hamile kadın, geleceği bedeninde taşır; ona saygı, insanlığa saygıdır.’’