HABER49-Özellikle Van Gölü ve çevresindeki Adilcevaz’daki Aygır ve Arin, Ahlat’taki Nazik ve Nemrut krater gölleri, ciddi su çekilmeleriyle karşı karşıya kalmış durumda. Bu durum sadece doğal yaşamı değil, bölge halkının tarım ve içme suyu kaynaklarını da tehdit ediyor. Kuraklık ve düşen su seviyeleri, göllerin ekolojik dengesini bozarken, tatlı su kaynaklarının tükenmesiyle birlikte daha büyük bir çevresel krizin habercisi olarak değerlendiriliyor.
Van Gölü’nün kıyılarında meydana gelen su çekilmeleri, tatvan, Ahlat ve Adilcevaz gibi ilçelerde mikrobiyalitlerin açığa çıkmasına neden oldu. Bu durum göl ekosisteminin önemli bir göstergesi olarak kabul edilirken, su seviyesindeki azalmanın sürdürülebilirlik açısından ciddi riskler taşıdığı uzmanlar tarafından sıkça vurgulanıyor. Ayrıca, plansız tarımsal sulama ve artan su kuyusu açılışları bölgedeki yeraltı sularının hızla azalmasına yol açıyor. Bu durumun uzun vadede göl ve çevresindeki tüm su ekosistemini olumsuz etkileyeceği kaydediliyor.
BİTLİS EREN ÜNİVERSİTESİ REKTÖRÜ PROF. DR. NECMETTİN ELMASTAŞ’TAN KRİTİK UYARILAR
Bitlis Eren Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necmettin Elmastaş, Van Gölü ve çevresindeki diğer göllerde gözlemlenen su seviyesindeki düşüşlere dikkat çekti. Elmastaş, son dört-beş yıldır bölgedeki kuraklığın giderek derinleştiğini ve su kaynaklarındaki azalma trendinin önümüzdeki yıllarda da devam edeceğini belirtti. Van Gölü’nün beslenmesinde en kritik faktörün yağışlar olduğunu vurgulayan Elmastaş, bölgeye yeterli yağış düşmemesi ve yeraltı sularının aşırı kullanımı nedeniyle göl seviyelerinin önemli ölçüde gerilediğini ifade etti.
Özellikle Tatvan, Ahlat, Adilcevaz ve Erciş çevresinde açılan binlerce sondaj kuyusunun yeraltı su tablasını olumsuz etkilediğine dikkat çeken Elmastaş, bu kuyulardan çekilen suların ekosistemdeki dengeyi bozduğunu söyledi. Ayrıca, kuruyan yeraltı suyu kaynaklarının gölü besleyememesi nedeniyle su seviyesindeki alçalmanın kaçınılmaz olduğunu ifade etti. Bu tablonun devam etmesi durumunda Van Gölü ve çevresindeki ekosistem için büyük tehlike arz ettiği uyarısında bulundu.
BÖLGESEL KURAKLIK BİTLİS’İN TÜM GÖLLERİNİ ETKİLİYOR
Prof. Dr. Elmastaş, kuraklığın sadece Van Gölü ile sınırlı kalmadığını, aynı zamanda Adilcevaz’daki Arin Gölü, Nemrut Kalderası’ndaki göller ve özellikle Nemrut ile Ilı Göllerinde de su seviyesinde ciddi azalmaların gözlendiğini belirtti. Göl tabanlarındaki kayalıkların ve zeminlerin yüzeye çıkması, bölgedeki kuraklığın boyutlarını net bir şekilde ortaya koyuyor.
Bu durumu bölgesel bir kuraklık olarak değerlendiren Elmastaş, Doğu Anadolu Bölgesi genelinde benzer su çekilmelerinin yaşandığını, özellikle Van Gölü Havzası’nda önümüzdeki yıllarda da bu trendin devam edeceğini söyledi. Uzmanlar, bölgedeki su kaynaklarının sürdürülebilir yönetimi ve çevre koruma politikalarının acilen uygulanması gerektiğini vurguluyor.